Paylaş
Pek çok antik kentte bir yandan bilimsel kazılar yürütülürken diğer yandan ortaya çıkan yapılar hızlı bir şekilde ayağa kaldırılıyor. Bakanlığın verdiği bu desteğe özel kurumların katkısı da eklenince arkeoloji dünyasında neredeyse bir altın çağın yaşandığını söylemek mümkün.
Laodikeia antik kenti Septimius Severus Anıtsal Çeşmesi
Türkiye İş Bankası geçen hafta Denizli’deki UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Laodikeia ile önemli ticari yolların geçiş güzergâhındaki stratejik konumuyla tarihte önemli bir yerleşim yeri olan Tripolis antik kentlerindeki bilimsel kazı ve araştırma çalışmalarına destek vermeye başlaması nedeniyle bölgeye bir basın gezisi düzenledi. Banka, Laodikeia antik kentinde Pamukkale Üniversitesi tarafından Prof. Dr. Celal Şimşek başkanlığında, Tripolis antik kentinde ise Prof. Dr. Bahadır Duman başkanlığında yürütülen bilimsel kazı ve araştırmalara 5 yıl boyunca destek sağlayacak.
Prof. Dr. Celal Şimşek
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, şu ana kadar Gaziantep’te Zeugma, Antalya’da Patara, İzmir’de Teos, Aydın’da Nysa, Muğla’da Stratonikeia antik kentlerine ve Kırşehir-Kaman’daki kazı çalışmalarına katkıda bulunduklarını söyledi. Sözen, “Köklü bir geçmişin sessiz tanıkları olan tiyatrolardan agoralara, sütunlu caddelere birçok anıtsal yapıya ev sahipliği yapan bu antik kentlerde önümüzdeki dönemde de arkeolojik mirasımıza dair pek çok yeni bilgi ortaya çıkacaktır” dedi.
Prof. Dr. Bahadır Duman
EN ÇOK ZİYARETÇİ GÜNEY KORE’DEN GELİYOR
İlk önce Anadolu’nun en önemli arkeolojik kazı alanları arasında yer alan, antik dönemlerde ticaret, kültür ve inanç açısından önemli bir merkez olan Laodikeia’yı ziyaret ediyoruz.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek 2003 yılında başlatılan kazı çalışmalarıyla antik kentin yavaş yavaş ayağa kaldırıldığını, özellikle 2013 yılında yürütülen çalışmalarla burayı UNESCO’nun Dünya Geçici Kültür Mirası listesine aldırdıklarını belirtiyor. Laodikeia’nın Anadolu’nun en çok gezilen 10 ören yeri içinde yer aldığını söyleyen Prof. Şimşek, 2016’da da İncil’de adı geçen yedi kiliseden biri olan Laodikeia Kilisesi’nde yaptıkları titiz restorasyon ve konservasyon çalışmaları sayesinde Avrupa Birliği Europa Nostra ödülünü aldıklarının altını çiziyor. Hıristiyanlık için önemli yapılardan biri olan Laodikeia Kilisesi’ni en çok ziyaret edenlerin başında ise Güney Koreliler geliyormuş. Bunun nedenini de Güney Kore’de Hıristiyanlığı kabul edenlerin sayısının hızla artmasına bağlıyor.
Denizli’nin Buldan ilçesi sınırlarında yer alan ve yaklaşık iki kilometrelik bir alana yayılan Tripolis antik kenti ikinci durağımız. Kazı Başkanı Prof. Dr. Bahadır Duman, 2012 yılından bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Pamukkale Üniversitesi adına yılın 12 ayı devam eden kazı çalışmaları yürüttüklerini, Tripolis’in aynı zamanda Bakanlığın başlattığı Geleceğe Miras projesinin bir parçası olduğunu söyledi.
Kentte bu zamana kadar Agora, Konut alanı ve Mozaikli Ev, Sütunlu Cadde, Kilise, Ana cadde, Taberna, Granarium (Tahıl Ambarı), Kemerli Yapı, Anıtsal Çeşme, Agora Hamamı, Latrina (Roma Tuvaleti), Taş Kesim Atölyesi, Roma Dükkânları, Kutsal Alan, Tiyatro, Nekropoller (Mezarlık) alanlarında kazı ve yüzey araştırma çalışmaları gerçekleştirilmiş.
KAMAN MUCİZESİNİN MİMARINA VEDA
BOZKIRIN ortasında bir Japon mucizesi gerçekleştiren, Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü’nün kurucusu ve Kırşehir Kaman – Kalehöyük kazılarının başkanı Dr. Sachihiro Omura hayatını kaybetti.
Türkiye’ye yaklaşık 50 yıl önce gelen ve buradaki çalışmalarına Ankara Üniversitesi’nde başlayan Dr. Sachihiro Omura, eşi arkeolog Masako Omura ile birlikte görev aldığı Kaman’da binlerce eserin ortaya çıkarılmasını sağlamış, bölgenin arkeolojik geçmişine ışık tuttuğu kadar sosyokültürel yapısına da büyük bir katkı sunmuştu.
Kalehöyük’teki kazılar, Altes Prens Takahito Mikasa öncülüğünde 1978 yılında Tokyo’da kurulan Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü tarafından 1985’te başlatıldı. Kazılardan çıkan eserler, Kalehöyük’teki Japon Bahçesi içinde yer alan ve höyük şeklindeki tasarımı Dr. Sachihiro Omura’ya ait Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.
Prens Mikasa’nın Kaman-Kalehöyük kazılarını başlatması anısına kurulan Mikasanomiya Anı Bahçesi, Japonya dışındaki en büyük Japon bahçelerinden biri.
2018 yılında Kaman'da ziyaret ettiğimiz Dr. Sachihiro Omura kazı alanını, müzeyi ve Japon Bahçesi'ni bizzat gezdirip bilgi vermişti.
Paylaş