1970’li yıllarda başlayan sanayi hamlesi Orhangazi’nin özellikle otomotiv yan sanayinde bir çok sanayi kuruluşuna kavuşmasına sebep olmuş. 2000’li yılların başına kadar ilçe sanayisi sürekli büyüme eğilimi göstermiş. Ancak, 2000’li yıllardan itibaren bu büyüme tamamen durağanlaşmış durumda.Mevcut sanayi kuruluşlarının kapasite artırımı dışında Orhangazi ne yeni yatırıma kavuşturulabilmiş, ne de istihdam için yeni alanlar oluşturabilmiş.
2000’li yıllarda istihdama katkı sağlayacak sadece iki yatırım gerçekleşmiş. Birincisi Marzim tesisleri, diğeri ise Orzim ile birlikte çevrede kurulan birkaç zeytin entegre tesisi. Bunların dışında istihdam artırıcı, ekonomiye direk katkı sağlayacak yeni yatırımlar bir türlü yer almamış. Ve bugün gelinen noktada ise ciddi ve sıkıntılı bir sürecin Orhangazi’yi beklediğini söyleyebiliriz. Çünkü, zaten bugün yaşanan ekonomik sıkıntılar, sanayi kuruluşlarının iş yoğunluğunun günden güne azalması gelecekte ciddi işsizlik sorunlarına neden olabilecek durumlar. Dolayısıyla Orhangazi bu hususta önlem almak zorunda.
***
Son 5 yılda aslında alternatifler için de ciddi ve somut adımlara rastladık. Örneğin, zeytin üretiminde her geçen yıl üretim miktarı artıyor. Bununla birlikte zeytinin ticaretinin merkezi olma yolunda da Orhangazi ciddi mesafeler katetti. İlçede son 10 yılda oluşturulan zeytin entegre tesisleri ile ticaret hacmi artarken, kısmi olarak istihdama da yansımaları oldu.
Turşu üretiminde de her geçen gün artan kapasite yine sevindirici gelişme olarak görülüyor.
Turizm konusunda yapılan hamleler, termal turizm konusunda Çakırlı ve Keramet Mahallelerinde devam eden yatırımlar gelecekte ilçe ekonomisine de, turizmin canlanmasına da istihdama da katkı sağlayacak diğer unsurlar.
Turizm konusunda yeni atılımlar ile birlikte güzel şeyler de ilçeyi bekliyor olabilir. Ancak sanayi yatırımları ne yazık ki gelecek adına çok da iç açıcı görünmüyor. Bu hususta gelecek konusunda endişeler var. O halde yapılması gereken hangi sektörde olursa olsun ilçedeki sanayi yatırımlarına da direk katkı sağlayacak adımlar atmak. Bu konuda önümüzde duran en önemli konu Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi.
Büyükşehir yasası ile birlikte tüm ilçeler Büyükşehir merkez ilçe statüsüne girmişti.
Bu düzenleme yerel belediyeler için de farklı anlamlar ihtiva ediyor.
Bunların başında ise, yerel belediyelerin gelirlerinin çok büyük bir kısmının Büyükşehir’e aktarılmasıydı.
Bununla birlikte, yerel belediyelerin maliyeti yüksek bir çok projesinin de Büyükşehir eli ile yapılmasını öngörüyor yeni düzenleme.
***
Elbetteki yeni yasal düzenlemenin kentler için köklü değişiklikler getirdiğini de söyleyebiliriz.
İşte bu noktada insanların en çok konuştuğu konu yerel belediyelerin gelirlerinin aşırı azalmasından dolayı hizmet üretmekte zorlanmaları geliyor.
Belki de Cumhuriyet tarihinin en büyük otoyol projesi olan Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolu 2004 yılında planlanmış, ihalesi 9 Nisan 2009 tarihinde yapılmıştı.
Yani yaklaşık 9 yıllık mazisi olan Otoyol projesini Nurol-Özaltın-Makyol-Astaldi-Yüksel-Göçay Grubu üstlenmişti.
Projede yüklenicilerin işletme süresi ise 22 yıl 4 ay olarak belirlenmişti.
Bu 24 yılın 9 yıllık dönemi geride kaldı.
Gebze’den İzmir’e kadar uzanan, içerisinde körfez geçiş köprüsü olan Osmangazi Köprüsü ve çok sayıda viyadük ile kavşağın yer aldığı, çok sayıda tünelin bulunduğu projenin planlandığı ve hayata geçirilmeye başladığı dönemlerde sadece Orhangazi bölgesinde değil, tüm Türkiye için heyecan verici bir proje olmuştu.
Bu heyecandan en fazla nasibini alan ise Yalova ve Orhangazi olmuştu.
Çünkü, proje ile birlikte Orhangazi’nin İstanbul’a bağlantısı artık çok daha kolay ve hızlı olacağı gibi, İstanbul gibi dev bir metropol kentin de Orhangazi ve bu bölgeye ilgisini de artıracaktı.
Özellikle sanayide otomotiv yan sanayi Orhangazi’nin en önemli sanayi yapılanması olarak biliniyor. Asil Çelik hem otomotiv hem de çelik sektörünün ihtiyaçlarını karşılayan dev firma.
Componenta ise dökümde tüm otomotiv sektörü için en önemli üretim merkezi. Buna karşılık Aka, Polifleks ve Kırpart otomotiv yan sanayinin önemli kuruluşları arasında yer alıyor.
Geçmişten bugüne gelen tekstil ve gıda sanayi de ilçenin güçlü taraflarından birisi. Ancak en önemlisi otomotiv yan sanayi.
***
Orhangazi sanayisi 40 yılı aşkın süredir her zaman yükseliş göstererek bugünlere geldi. Hem üretim kapasitesi, hem de istihdam rakamları ile ilçenin en önemli gelir kapısı konumuna kadar yükseldi. Ancak artık durum değişti. Yeni sanayi alanlarının olmaması, buna karşılık artan ihtiyaçlar, Türkiye ve dünyanın artık teknolojisini yenilemesi, geliştirmesi ile birlikte Orhangazi sanayisinin de bu değişime ayak uydurması gelişmeleri yakından takip edip buna göre vaziyet alması da şart.
Elbetteki özel sektör kendi içinde özellikle Arge çalışmaları ile bu konularda gelişimini sürdürüyor. Aynı zamanda tesislerini yeni teknolojiye göre dizayn edip bu gelişime ayak uyduruyor. Fakat ülke olarak artık yeni teknolojiler, yeni gelişimlere açık bir yapıya kavuştuğumuz için bu konuda da yenilikler şart. Örneğin, yerli otomobil konusunda Türkiye’de sevindirici gelişmeler yaşanıyor.
Yerli otomobil üretimi ile ilgili yan sanayi oluşumlarının Orhangazi bölgesinde olmaması için de hiç bir neden yok. Türkiye’de yerli otomobil için ortaya çıkan üretici firmalar da daha önce belirlenmişti. Anadolu Grubu, BMC, Kıraça Holding, Turcell ve Zorlu Holding. Bu grubun içinde Orhangazi’de tesisi bulunan Kıraça Holding’e bağlı Kırpart fabrikası da bulunuyor. Bu grubun yerli otomobil üretimi ile ilgili özellikle yan sanayi konusunda Kıraça Holding Orhangazi için bir şans olabilir.
Orhangazi’ye bir Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kazandırmak.
Yer belirlendi, ön incelemeler, Valilik raporları olumlu sonuçlandı, Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası ön talepleri aldı.
Süpürgelik Bölgesinde düşünülen Gıda İhtisas OSB ile ilgili işin zor kısmı bir anlamda halledilmiş oldu.
Şimdi konu ile ilgili Çed Raporu için hazırlıklar başlıyor.
Bu hazırlık aşaması geçilip ÇED Raporu da alınırsa,
Orhangazi’nin Gıda İhtisas OSB’ye kavuşması için sadece son bir kaç adım kalmış olacak.
***
Bilirsiniz,bir kenti yönetirken hiç bir şey yapmazsanız, eleştirecek şey de bulamazlar dolayısıyla da hiç konuşulmazsınız. Ama bir kentte çok iş üretme çabası içindeyseniz insanlar sizi sıklıkla eleştirebilirler.
***
Hiç bir şey üretmeyen, durumu idare etme gayreti içinde olanlar,
Küçük olsun benim olsun mantığında olanları bu kent geçmişte çok gördü.
Zaten ne geldiyse de bu mantık ve bu mantıkla şehri yönetmeye çalışanlardan çekti bu kent.
***
Durum bugün biraz değişti.
Ekim sonu, kasım başı ile birlikte bölgede hummalı bir zeytin hasadı başlayacak.
Ocak ayına kadar da hasat devam edecek.
Zeytin üretiminde Orhangazi’de bu yılın tahmini rekolte miktarları da belli oldu.
Hatırlanacağı gibi, daha önce Ziraat Odası yaptığı araştırma ile bu yılki zeytin maliyet hesaplamalarını yapmıştı.
Yapılan tahmini araştırmalara göre Orhangazi bölgesinde zeytinin kilo maliyeti 3,9 TL olarak belirlenmişti.
Bu rakam, ortalama bir rakam olarak açıklandı.
***
Hem gölün, hem çevresinin doğal güzelliği, bunlardan da önemlisi tarımsal sulama için tam bir hayat kaynağı göl.
***
İçindeki balık türleri ile ekonomiye de katkısı olan, dört mevsim balıkçılık yapılabilen önemli bir değer, İznik Gölü.
Gölün bölgeye bir çok katkısı bulunurken, olması gereken bazı hususlarda ise bugüne kadar hiç bir katkısı olmamıştı bugüne kadar.
Birincisi sahil ve doğa turizmi, ikincisi su sporları.
İznik gölünün doğal güzellikleri olması ve üstelik Türkiye’nin nüfus ve ekonomik yoğunluğunun en iyi olduğu bir bölge olan Marmara bölgesinin göbeğinde olmasına rağmen, işte bu iki hususta bir türlü albenisi yaratılamamış bir değer.