Türkiye’de gezi yazıları yazan kişilerin dahi, Yalova’yı, İznik’i ve hatta Gemlik’i çok iyi tanıdıkları bir dönemde, Orhangazi bu 3 şehrin ortasında yer almasına rağmen bilinen bir şehir hiç olamamıştı.
Oysa, Orhangazi’nin kendine has çok fazla değeri vardı.
Güçlü sanayisi, kaliteli zeytin üretimi, tarımı,
İznik Gölü’ne kıyısı olmasına rağmen bilinen bir yer değildi.
Ama Orhangazi’nin bu makus talihi son 8-10 yılda değişmeye başladı.
İlçe biraz daha tanınır olmaya, ürettiği ve bünyesindeki bazı değerlerle öne çıkmaya başladı.
Bugün gelinen nokta tanınırlık yada bilinen kent özellikleri ile istenen seviyede olmasa da, Orhangazi, geçmişin o hantal yapısından da yavaş yavaş kurtulmaya başladı.
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel seçimleri geride kaldı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti seçimden zaferle ayrıldı. Türkiye genelinde ortaya çıkan tablo, bizim bölgemize, Orhangazi, Gemlik ve İznik’e de yansıdı. Öncelikle şunu söylemekte yarar var.
Geçmişten bugüne kadar yapılan tüm seçimleri incelediğimizde şunu görebiliyoruz, Gemlik, İznik ve Orhangazi seçmeni son derece bilinçli, Hangi durumda, hangi şartta nasıl bir karar vereceğini de çok iyi bilen bir seçmen kitlesi var bu bölgede.
***
Seçim sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni dönemin işaretlerini vermeye başladı. Eğitimden sosyal yaşama kadar bir çok alanda artık yeni bir dönemin başlatılması da her vatandaşın beklentisi. Türkiye genelindeki bu beklenti tabiki de bizim bölgemiz için de geçerli olacak.
Şöyle ki, yaşadığımız bu bölgenin de bekleyen sorunları, talepleri ve yapılması öncelikli konuları mevcut.
Bursa’nın İstanbula açılan bu kapısında 3 ilçenin ortak değerleri de var, farklı değerleri de...
İznik’in tarih turizmi ile ilgili acil beklentileri varken, Orhangazi’nin termal turizmden, doğa turizmine, sanayiden tarıma kadar bekleyen önemli meseleler, Gemlik’in yüksek öğrenimden, sanayiye kadar öncelikleri var.
***
Son hasat dönemini saymazsak, öncesinde bölgede zeytin üreticinin yüzünü pek güldürmemişti.
Bunun kendine göre nedenleri vardı.
Öncelikli nedeni maliyet artışlarıydı.
Buna ilave olarak da zeytin üretiminde bölgenin artık rekabet etmek zorunda olduğu daha ciddi bölgeler oluşmasıydı.
Son yıl üretimin ve üretimdeki kalitenin üst seviyede olması zeytin üreticisini artırması ile üreticinin yüzü de gülmüş oldu.
Bu üretim kapasitesine her yıl ulaşılabilir mi bilmiyorum; ama bildiğim bir gerçek var ki, sadece Türkiye’nin değil belki de dünyanın en kaliteli zeytinini üreten Orhangazi, Gemlik ve İznik bölgesi zeytin konusuna artık ortak bakmak zorunda.
Bu 3 ilçeye Mudanya’yı da eklediğimizde,
Üst yapı, asfalt, kaldırım, parke çalışmaları...
Bunun yanı sıra öncelikli çalışmalar, derken...
Büyük projeler ve şehrin vizyonunu değiştirecek çalışmaların yapımı da geride kalan son 1 yılda yavaş yavaş hayata geçirilebildi.
Kavşak düzenlemeleri, yeni park alanları, vizyon görsel çalışmalar, Bal-Göç Sosyal Tesisi gibi çalışmalar da işte geride kalan son 1 yılda yapılabilmişti.
Bundan sonraki süreç ise artık şehrin ihtiyacı olan, sosyal, sportif ve öncelikli ihtiyaçlara yönelik çalışmalar olacak.
Bunun adımları da zaten öteden beri atılıyor.
Şehit Erhan Öztürk parkında yapılan yeni düzenlemeler, kavşaklar, yollardaki yeni düzenlemeler ve halen devam eden üst bölgelerdeki kaldırım çalışmalarına ilave olarak, artık yeni projeler de teker teker yola çıktı geliyor.
Bursa ve bölgesinde bir çok yerde olduğu gibiOrhangazi’de de termal sıcak su kaynakları mevcut olmasına rağmen, ilçe bu konuda hak ettiği ekonomik payı da, sosyal yansımasını da alamamış bir yerleşim.
İnsanların sadece bildikleri, Keramet Ilıca tesisleri.
Ilıca tesisleri de yüksek sıcaklık oranına rağmen, minik bir havuzdan ibaret, hiçbir sosyal tesisi, konaklaması olmayan, yıllardır sadece bölge insanının günübirlik gidebildiği bir yer olmaktan öteye gidememiş.
İlk kez yine bu dönemde Keramet Ilıca tesisleri için bölgede gelecekte sosyal ve ekonomik anlamda getirisi olacak adımlar atıldı.
Ve bu girişimleri de sadece Keramet Ilıca ile sınırlı olmayıp, Çakırlı’ya kadar uzanacak yeni bir alan olarak planlandı.
İlk etapta Çakırlı’da imar planında Termal Tesis alanı olarak belirlenen bir arsa özel bir yatırımcıya satıldı.
Çakırlı’da yıllardı mahallenin yanıbaşında duran gizli bir değer böylece su yüzüne çıkarılabilecek.
Genelge kısaca şunu içeriyor,
Söz konusu değişiklik kapsamında Islah OSB için başvuru şartları yeniden belirlenmiş ve başvuru taleplerinin de önü açılmıştı.
Bu kapsamda belirlenen şartların yer aldığı sanayi bölgeleri Islah OSB’ye dönüşebilecek.
Bunun için son başvuru tarihi 1 Temmuz 2018
***
Islah OSB’nin önünün açılması ile gözler Bursa’nın sanayisi ile güçlü ilçesi Orhangazi’ye çevrilmiş oldu.
Tüm siyasi partiler aday listelerini belirleyip kamuoyu ile de paylaştılar.
Beklentisi olup hayal kırıklığı yaşayanlar da oldu, listelerde yer alıp sevinen de, listeleri kendine göre yorumlayanlar da oldu.
Bilindiği gibi, Bursa artık bu dönemden itibaren iki seçim bölgesine ayrıldı.
Ayrıca milletvekili sayısı da 18’den 20’ye yükselmiş oldu.Bu durumda bizim yakından takip ettiğimiz bölge olan, Gemlik, İznik ve Orhangazi bölgesi de Bursa’da ikinci bölgede yer aldı.İkinci bölge içinde kalan Orhangazi, Gemlik ve İznik’in kendine has bir özelliği vardı.
Yine bu satırlardan sıkça vurguladığımız, birlikte hareket, birlikte koordinasyonu kısmen iyi yürüten 3 ilçe, siyasette de genelde birlikte hareket ediyordu.Bu 3 ilçeyi temsilen mecliste son 2 dönemdir Ak Parti’nin milletvekili İsmail Aydın vardı.
Yeni dönem için de yine bu 3 ilçeden 20’nin üzerinde aday adayı vardı.
Bunların 14’ü Orhangazi’den olunca, ve iki dönemdir Orhangazili isim İsmail Aydın bu bölgenin vekili olarak bilinince, yeni dönem nasıl olacak, listelerde kim nasıl yer alacak bu da merak konusuydu.
Biliyorsunuz, 1980’li yılların sonu ve 1990’lı yıllar Orhangazi’nin hızla göç aldığı, nüfusunun hızla arttığı bir ilçeydi.
Ancak 2000’li yıllar ile birlikte artık nüfus artışı da durağanlaştı. Bunun nedeni 1973 yılından, 2000 yılına kadar geçen sürede Orhangazi’de yaşanan sanayileşme.
1970’li yılların başında Cesa Çember Sanayi ile başlayan ardından Ormo ve Döktaş fabrikasının kurulması ile başlayan sanayileşme, 1990’lı yıllarda hızlanmış, özellikle bölge otomotiv yan sanayinin de merkezi olmuştu. Durum böyle olunca da o dönemlerde ilçe hayli ciddi oranlarda göç almıştı.
*
Şehrin coğrafi konumu, lojistiğin merkezinde olması, İstanbul gibi metropol bir kente yakınlığı, sanayi bölgelerine ve limanlara yakınlığı sanayileşmeyi de hızlandırmıştı.
Bu durum 2000’li yıllara kadar sürmüş, bu tarihe kadar ilçede bir çok sanayi kuruluşu faaliyete girmişti.
Yeni sanayi kuruluşu demek işçi ihtiyacı demekti. Dolayısıyla fabrikalar nedeniyle ilçe özellikle Anadolu’dan hayli göç almış oldu.