Paylaş
Bir süredir Eurofighter uçaklarının alımı için İngiltere’nin de dahil olduğu konsorsiyum ile görüşmeler yürüten Türkiye’ye Almanya’nın sorun çıkardığı biliniyordu. İngiltere, Alman hükümetini ikna için görüşmeler yürütüyordu. Birleşik Krallık Dışişleri, İngiliz Milletler Topluluğu ve Kalkınma Bakanı David Lammy gelinen olumlu noktayı şu sözlerle özetledi, ayrıca iki ülke arasındaki savunma sanayi ticaretine ilişkine önemli mesajlar verdi:
* “Birleşik Krallık, önemli bir NATO müttefiği olarak Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliğinin korunmasına yaptığı katkıdan dolayı müteşekkir.
* Eurofighter Typhoon uçaklarının Türkiye’ye olası ihracatında mükemmel ilerlemeler kaydetmeye devam ediyoruz ve Eurofighter’in dört ortağının da bu satışı desteklediğine eminiz.
* Türkiye’nin bir Typhoon kullanıcısı olması, kilit NATO müttefikleri arasında onlarca yıldır gelişmiş olan dostluk bağlarının daha da güçlendirilmesini sağlayacaktır.
SAVUNMA SEKTÖRÜ ORTAKLIĞIN TEMEL SÜTUNU
* Türkiye ile zaten güçlü bir savunma sanayi ortaklığımız var ve daha fazla fırsat yakalamayı da istiyoruz. Örneğin Birleşik Krallık’ın ileri savunma sanayileri, ticaret, yatırım ve teknoloji işbirliğini besleyerek Türkiye’nin dinamik tedarik zincirini tamamlıyor.
* Bu sektörde yükselmekte olan uluslarımız için mevcut tüm fırsatları değerlendirebilmemizi sağlayan bir hükümet ve sanayi grubu olan Türkiye/Birleşik Krallık Savunma Sanayi Konseyi aracılığıyla da savunma sanayi işbirliğimizi geliştirmenin yollarını arıyoruz.
* Birleşik Krallık ve Türkiye, uzmanlığı, yeteneği ve inovasyonu birleştirerek küresel savunma sanayiinin taleplerini karşılayabilecekleri çok iyi bir konuma geldi.
* Savunma sektörü, Birleşik Krallık ve Türkiye arasındaki işbirliğinin ekonomik büyüme ve ortaklığı güdüleyen temel stratejik sütunudur ve tabii ki yakın NATO müttefikleri olarak, savunma sanayii işbirliği bizler için çok önemli bir konu.
İNGİLTERE-TÜRKİYE ORTAKLIĞININ GÜCÜ
* Birleşik Krallık – Türkiye ortaklığının gücü, çok açık görülüyor.
* Örneğin Canik’in Birleşik Krallık tabanlı AEI Systems’a yatırımı, teknolojilerini küresel olarak kullanılan platformlara entegre etmelerini sağladı.
* TUALCOM’un Birleşik Krallık piyasasına yatırımı, pek çok fırsatın önünü açtı ve öte yanda Rolls-Royce ve BAE Systems, yeni büyüme fırsatlarını keşfederek Türkiye’deki uzun soluklu varlıklarını derinleştirmeye devam ediyor.”
TÜRKİYE GÜVENLİKTE VAZGEÇİLEMEZ BİR ÜLKE
Gelelim, Ortadoğu başta olmak üzere dünyada yaşanan son gelişmelere ve Türkiye’nin NATO’daki rolüne... İnglitere Dışişleri Bakanı Lammy Türkiye’nin kilit bir ortak olduğunu söyledi:
* “Radikal bir belirsizlik dönemi yaşıyoruz. Orta Doğu genelindeki durum hala tehlikeli ve Putin, Ukrayna’yı yasa dışı işgalinin bir parçası olarak Ukrayna’nın sivil altyapılarına yönelik saldırılarını arttırarak barış çabalarına direnmeyi sürdürüyor.
* Türkiye’nin bölgesel ve küresel güvenlik alanında oynadığı hayati rol ve jeopolitik durum, Birleşik Krallık’ın Türkiye ile ilişkisini daha da önemli kılıyor.
* Karadeniz, Kafkaslar, Orta doğu ve Afrika’nın kesiştiği noktada yer alan Türkiye, Birleşik Krallık’ın, Avrupa’nın ve dünyanın güvenlik çıkarları açısından vazgeçilemez bir ülke ve güçlü askeri entegrasyonu ve savunma sanayi işbirliği ile Birleşik Krallık için NATO’da ve ikili ilişkilerinde kilit bir ortak.
* Biz, halklarının daha güvenli ve daha refah geleceği için birlikte çalışan mutlak ortaklarız.”
İSRAİL-İRAN ATEŞKES SÜRMELİ
İngiltere Dışişleri Bakanı, Ortadoğu’daki son gelişmeleri değerlendirirken çarpıcı mesajlar verdi. Önceliklerinin Ortadoğu’da istikrarın sağlanması olduğuna dikkati çeken Lammy şöyle devam etti:
* “İsrail ve İran arasında ABD aracılığıyla sağlanan ateşkes sürdürülmeli. Birleşik Krallık olarak bunu desteklemek için uluslararası düzeyde temaslarda bulunuyoruz ve tüm tarafları ateşkese saygı göstermeye davet ediyoruz.
İRAN’A MÜZAKERE MASASI ÇAĞRISI
* Birleşik Krallık olarak, İran’ın nükleer programı konusunda uzun süredir endişelerimiz var ve bu konuya diplomatik bir çözüm getirebilmek için yıllarca çalıştık. İran’ın nükleer tehdidine kalıcı bir çözüm bulunması için İran’ı artık müzakere masasına dönmeye davet ediyoruz.
GAZZE’DE SİVİL KAYIPLAR DEHŞET VERİCİ
* Gazze’deki çatışmanın ilk gününden itibaren Birleşik Krallık hükümeti, Hamas tarafından zalimce alıkonulan rehinelerin serbest bırakılması, sivillerin korunması, Gazze’ye önemli ölçüde daha fazla yardımın istikrarlı bir şekilde erişiminin sağlanması ve bölgede uzun vadeli barış ve istikrar için bir yol belirlenmesi ile derhal bir ateşkes ilan edilmesi gerektiği konusunda oldukça net oldu.
* İsrail saldırılarından kaynaklanan sivil kayıplar, dehşet verici. Bu krize kalıcı bir son sağlanması için tüm tarafların tekrar müzakerelere başlaması şart.”
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜME GİDEN SİYASİ SÜREÇ
* Daha uzun vadede ise uzun vadeli barış ve istikrarın ancak iki devletli çözüme giden siyasi bir süreç ile sağlanabileceği açık. Dolayısıyla, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış için gereken koşulları destekleyecek çatışma sonrası bir çerçevede uzlaşı sağlamak amacıyla bölgedeki ortaklarımızla çalışmaya devam ediyoruz.
* Bizi Orta Doğu’da güvenliğe götürecek olan yol, daha fazla kan dökmek değil diplomasidir.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
NESİLSEL BİR TEHDİT
İngiltere Dışişleri Bakanı’na Rusya-Ukrayna savaşını da sorduk. Dünyanın değiştiğine dikkati çeken Lammy, “Şu anda radikal bir belirsizlik dönemindeyiz. Teknoloji, savaşın doğasını dönüştürüyor, aşırılıkçı ideolojiler yükseliyor” dedi ve devam etti;
* “Bu küresel sınamaların arasında Rusya’nın saldırganlığı, ortak güvenliğimiz için nesilsel bir tehdit oluşturmaya devam ediyor.
* Ukrayna’ya açtığı yasadışı savaşı, Ukrayna’nın kararlı direnci ile karşı karşıya kalan Putin ve destekçilerinin, Avrupa ve küresel güvenliği zayıflatmaya çalışırken hibrid taktiklerin kötü niyetli bir karışımını kullandıklarını görüyoruz.
* Nesilsel tehditler, nesilsel müdahale gerektirir ve işte bu yüzden, Birleşik Krallık ve Türkiye’nin, diğer NATO müttefiklerimizle birlikte, mümkün olduğunca yakın bir çalışma içerisinde olması kesinlikle çok kritik.
SERBEST TİCARET ANLAŞMASI
Türkiye ve İngiltere arasında yürütülen serbest ticaret anlaşması çalışmaları sürüyor. Müzakerelerin ilk oturumu başlamak üzereyken Türkiye’yi ziyaret eden İngiltere Dışişleri Bakanı’nın bu konudaki mesajları ise şöyle oldu:
* “Hizmetler, yatırım ve dijital hizmetlere odaklanan yeni bir anlaşma, ülkelerimiz arasındaki yılda neredeyse 28 milyar GBP’ye varan ticaret ile birlikte, ticari ilişkilerimizi 21inci yüzyıla taşımak için mükemmel bir fırsat olacak.
* Aslında, gerek Britanya gerekse Türk halkı için iş imkanı ve refah sağlayacak olan bu anlaşma ile, zaten gelişmekte olan ilişkilerimizi, ülkelerimizin ekonomilerinde daha da büyük gelişmeler yaratacak şekilde güçlendirmiş oluyoruz diyebiliriz.”
İNGİLTERE ABD’DEN BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA YÜRÜTÜYOR MU?
Son dönemde İngiltere’nin artık ABD’den bağımsız bir dış politika izlediğini iddia edenler oldu. Ancak İngiltere Dışişleri Bakanı bu yorumlara açıkça karşı çıkan açıklamalar yaptı:
* “Amerika Birleşik Devletleri ile olan bağımız daha güçlü olamazdı.
* Başkan Trump, ülkelerimiz arasındaki özel ve kalıcı ilişkinin sadık bir destekçisi oldu ki bu ilişki köklü güvenlik, askeri ve istihbarat bağlantılarına dayanan ve eskiden beri süregelen kültürel ve halklar arası bağlarla tamamlanan bir ilişki.
* Bizleri çok daha etkin ortaklar yapan şey, ABD ile aramızdaki bağın gücü ve ortak hedeflerimizde ilerleme kaydetmek için ABD’li müttefiklerimizle çalışmaya devam edeceğiz.”
Paylaş