Paylaş
Anadolu’nun verimli topraklarının, çiftçinin küstürülmesi nedeniyle giderek az ürün vermesine dikkat çekmişti.
“ Tarım, öz kaynaklarımız her zamankinden önemli. Ama buğday, çay, fındık, şekerpancarı, pirinç aklınıza ne gelirse tehdit altında” demişti.
Refika’nın bu haklı isyanına Mardin’den sosyal girişimci Ebru Baybara Demir’den müthiş bir projeyle ses geldi.
Mardin’ deki ünlü Cercis Murat Konağı’nın kurucusu olan şef Ebru Baybara Demir’in yaratıcı projelerine bir kez daha şapka çıkartıyorum.
Hatırlarsanız, Demir, Mardin’de turizmin zor günler geçirmesi üzerine lokantasında çalışan kadınların işsiz kalmaması için el emeklerini değerlendiren “Hayatım Yenibahar” projesini hayata geçirmişti.
Demir, şimdi “Hayatım Yenibahar” dernekleştirdi ve derneğin şemsiyesi altında Mardin’de “Yaşayan Toprak, Yerel Tohum” projesini başlattı.
Tarımın kan kaybettiği günümüzde projenin adı bile kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi?
Cercis Murat Lokantası için yıllardan beri yerel ürünlerin peşinde koşan Demir’e bu son projesini sordum.
MEZOPOTAMYA’NIN SORGÜL BUĞDAYI
“Bizim işimiz mutfakta değil toprakta başlıyor” diyen Demir “Bir süreden beri tükenmeye yüz tutmuş tohumları takipteyim. Karşıma önce Mezopotamya’nın en eski, en değerli durum buğday çeşitlerinden Sorgül çıktı” diye anlatıyor.
Sorgül buğdayının kehribar rengindeki o güzelim tohumları yılbaşından hemen önce Mardin Ovası’nda toprakla buluştu.
Geleneksel tarım teknikleriyle ilk hasadını 2018 haziran ayında verecek.
BM Gıda ve Tarım Örgütü FAO ile yerel yöneticilerin desteğini arkasına alan “Yaşayan Toprak, Yerel Tohum” projesinin amacı şöyle:
Hemen bir parantez açayım.
Resmi verilere göre, Mardin’deki mülteciler nüfusun yüzde 11.35’ini teşkil ediyor.
Dolayısıyla onlara yeni iş alanları açmak önemli.
“Yaşayan Toprak, Yerel Tohum” projesinin yine FAO tarafından desteklenen ikinci ayağında, toprağı buğday ekimine uygun olmayan Mardin’in Savur ilçesinde kadınlar mantar üretecek.
Bu arada “Hayatım Yenibahar” Derneği toprakla hayatlarını kazanacak kadınların kooperatifleşmesi için kolları sıvamış.
Proje kadını Ebru Baybara Demir, ürünlerin bize ulaşması için Carrefour gibi perakende markalarıyla görüşmeye başlamış.
Bugünlerde vaktinin büyük bölümünü arazide geçiren Demir’in hayali yerel tohum bankası kurmak.
Mardinli şef ve sosyal girişimci prestijli sosyal gastronomi yarışması diye bilinen Bask Dünya Aşçılık Ödülü’nde finale kalmıştı.
İRANLI ŞİRİN EBADİ'NİN 'ELEKTRİK FATURALARINI ÖDEMEYİN' ÇAĞRISI
YILLAR önce İstanbul’da tanışma fırsatını bulduğum 2003 Nobel Barış ödülü sahibi İranlı muhalif hukukçu Şirin Ebadi bir İtalyan gazetesine verdiği demeçte İran’daki gösterilerin büyüyeceğini iddia etmiş.
Ülkedeki derin gelir uçurumuyla, yolsuzluğu gösterilerin nedenleri arasında gösteren Ebadi’nin Twitter’da İran halkına yönelik bir çağrısına rastladım.
Şöyle diyor Ebadi:
“Barışcıl gösteriler hakkınızdır. Bu rejimi ekonomik olarak dize getirin. Elektrik faturası ve diğer faturalarınızı ödemeyin. Bankalardan paranızı çekin. Bu rejim size 38 yıl kulak vermedi. Şimdi siz ona kulak vermeyin”.
Yazıları merak eden okurlara not: Şimdilik Çarşamba günleri burada sizlerle buluşacağım.
Paylaş