Paylaş
Nurhan Olcayto ve Serhan Yedig’in ‘Bestecilerle Baş Başa’ kitabı bu tür bir çalışma. Kitap sizi müzikal bir geziye çıkarıyor.
Kitabın içerik sıralaması:
Önsöz
BÖLÜM I
BESTECİLERİMİZ ESERLERİNİ ANLATIYOR
- Cenan Akın: Küçük şairin şiirleriyle çocuğun kendine özgü dünyasına baktım.
- Okan Demiriş: Askerlik görevim sırasında Sarıkamış’ın korkunç güzelliğinin etkisinde kaldım, kurtulmak amacıyla gördüklerimi seslendirmeyi düşündüm.
- Ertuğrul Oğuz Fırat: “Eğlenceler”, gönül eğlendirmek isteyene yazılmış, biçemi önceden kotarılmamıştır.
- Nevit Kodallı: “Sinfonietta”yı Nadia Boulanger istemişti.
- Cemal Reşit Rey: Cortot sipariş verdi, bir türlü ilham bulamıyordum, imdadıma sokaktan geçen kör dilenci kadın yetişti.
- Bülent Tarcan: Kızıma egzersiz parçası yazmak istemiştim, ortaya konser parçası çıktı.
- Yalçın Tura: “Keşanlı Ali”de müzik dünyasındaki zıt üslupların analizini yapıp yeni bir halk müziğine varmaya çalıştım.
- Ekrem Zeki Ün: Çağdaş akımların ve mistik dünyanın kapılarını zorluyorum.
BÖLÜM II
SÖYLEŞİLER, PORTRELER
- Kit Armstrong: Üç yıl önce kesin kararımı verdim, matematik yerine müziği seçtim.
- Ali Darmar: Öyküyü oluşturmadan müzik düşünemem.
- Michael Daugherty: Atonali kolayca yazarım, marifet hafızada kalacak melodi bestelemek.
- Carlo Domeniconi: Gitar kaderim, Anadolu esin kaynağım.
- Zeynep Gedizlioğlu: Esin kaynağım karşılaşmalar, yoksa sanat yapmak bence anlamsız.
- Philip Glass: İnsan sesini iyi kullanmayı 40 yılda öğrendim.
- Betin Güneş:10. Senfoni’nin “Kupa” bölümü finalde Brezilya’ya yenildiğimiz Dünya Kupası maçındaki hayal kırıklığımı yansıtır.
- Krzysztof Penderecki: Tüm büyük besteciler mezarda.
- Giya Kangeli: En büyük trajedi müzik yazmaktır.
- Eleni Karaindrou: Kongumuz için ağlamayı bilmiyoruz, işte bütün sorun bu.
- Michael Nyman: Piyano filminin müziğini bestelemek sonraki yıllarda hayatımı kararttı.
- Arvo Pärt: Eserlerimde sürekli değişiklik yaparım.
- Fazıl Say: Her yeni eserimde hırsla hakkımdaki yalanları cevaplıyorum.
- Muammer Sun: Cumhuriyet musikisi cumhura sunulmuyor, cahiller saçma yorumlar yapıyor.
- John Tavener: Bugünlerde karşılaştığım herkes “Müslüman mı oldun?” diye soruyor.
- Yalçın Tura: Küğbilime ayırdığım zaman benim için bir kayıptı.
- Hasan Uçarsu: Adnan Saygun’la tanışmak, öğrencisi olmak hayatımı kolaylaştırdı.
- İlhan Usmanbaş: Eserlerimin seslendirilmemesinden şikâyet etmedim, hatta bazen avantajını yaşadım.
NURHAN OLCAYTO’NUN VASİYETİ
Önsöz’de Serhan Yedig kitabın öyküsünü anlatıyor:
“12 Eylül Darbesi’nin hemen ardından gelen karanlık dönemdeydik. Terör yılları ve sonrasındaki askeri darbenin yarattığı büyük şokun izleri yavaş yavaş siliniyor, kültür hayatı yeniden canlanıyordu. Hürriyet gazetesinin yan yayınlarında stajyer muhabirlik, İTÜ Radyosu’nda gönüllü yayın teknisyenliği ve programcılık yapıyordum. Çalıştığım yayında kullanacağım program bültenlerini almak üzere haftada bir Harbiye Radyoevi’ne uğradığımda TRT Radyo 3 Batı Müziği program yapımcılarından Nurhan Olcayto’yla müzik, kitap, sinema üzerine sohbet ederdik. Bir süre sonra sohbetlerimize Denetim Müdürlüğü’nde çalışan Turgay Olcayto da katıldı. Ve bu dostluk hayatımı aydınlattı.
Olcayto çifti sayesinde dünyam önce Schubert’in müziğiyle zenginleşti. Ardından Wolfgang Borchert, Ingeborg Bachmann’ın edebiyatı ilgi alanıma girdi. Stefan Zweig’a sevgim arttı. Dünya sinemasını da yakından takip ediyorlardı. Tavsiyeleriyle birçok iyi filmi izleme fırsatını buldum. Kültüre, öğrenmeye, hayatı keşfetme çabasına odaklı kişilikleriyle pek çok konuda bana örnek oldular. Onların teşvikiyle, tek yayıncılı radyo çağında, hayranlıkla dinlediğim Radyo 3’te açıklamalı caz programları hazırladım. Türkiye’nin dört bir yanındaki binlerce müziksevere ulaşmanın onurunu yaşadım.
*
Nurhan Olcayto, 2004 Eylül’ünde emekli oldu. 1972 yılında hazırladığı 13 programlık ‘Bestecilerimiz Anlatıyor’ dizisinin dosyası hâlâ arşivindeydi. Hayata veda etmiş kimi bestecilerin eserlerini anlattığı el yazısı notlar kaybolmadan yayımlanmalı, bir müzik müzesi ya da arşivinde korumaya alınmalıydı. Ancak ne bu değerli bilgileri yayımlamaya gönüllü yayınevi vardı ne de belgeleri teslim alacak müzik müzesi.
O günlerde yeni bir klasik müzik dergisi yayımlanmaya başlamıştı. Gönüllü destekçileri arasındaydım. Nurhan Olcayto, okura sunulması arzusuyla tüm dosyayı bana teslim etti. Dergi ilk yazının ardından diğerlerini yayımlamadı. 23 Aralık 2021’de Nurhan Olcayto’yu kaybettik. Arzusunu yerine getirmek üzere, Turgay Olcayto’yla birlikte bir kez daha müzik alanına odaklanan yayınevlerinin kapısını çaldık. Sonuç alamadık.
Bestecilerle Baş Başa işte bu uzun sürecin sonunda, iki müziksever basın emekçisinin 50 yılda derlediği bilgilerin bir araya getirilmesiyle oluştu. Umarım arşivlerde yerini alıp geleceğe ulaşır, 20. yüzyıldan 21. yüzyıla geçiş sürecinin bestecilerini incelemek isteyecek geleceğin araştırmacılarına ışık tutar.”
‘Bestecilerle Baş Başa’, Nurhan Olcayto’nun 1972’de sekiz Türk bestecisine yönelttiği soruların yanıtlarıyla Serhan Yedig’in 2002-2017 arasındaki 17 röportajını bir araya getiriyor.
Nurhan Olcayto’yu rahmetle anıyorum.
Turgay Olcayto’ya da selâmlarımı, sevgilerimi gönderiyorum
Sevgili dostum yıllarca Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin başkanlığını üstlendi. Şimdi emekliliğin tadını çıkarıyor.
(KDY Yayınları)
Paylaş