Güler Sabancı’nın elindeki kitapçık ne?

FAZLA merakta bırakmadan hemen kitapçığın ne olduğunu söylüyorum.

“Flört Şiddetine Hayır...”

Haberin Devamı

Nevşehir Üniversitesi tarafından hazırlanmış.
Genç kızları, partnerlerinin “şiddetine” karşı uyarıyor.
Fiziksel şiddet, psikolojik şiddet ve cinsel şiddeti tarif ediyor.
Şiddetin her türlüsüne maruz kalan genç kızlarımız için son derece yararlı bir kitapçık.
Nevşehir Üniversitesi, Sabancı Vakfı Hibe Programı’ndan aldığı maddi destekle ayrıca erkek öğretim görevlilerine “Cinsiyet Eşitliği” ve “Kadının İnsan Hakları” eğitimi vermiş.
Deklanşöre bastığımda, Güler Sabancı’nın önünde durduğu panodaki fotograflar pek net değil.
Bir tanesinde yüzü geleneksel dövmeli Şanlıurfalı bir kadın “Mahallemizde internet cafe değil, sosyal tesis istiyoruz” pankartı taşıyor.
Bir diğerinde yine Şanlıurfalı iki kadın ellerinde “Kadının El Kitabı”nı gösteriyorlar.
Sabancı Holding’in girişindeki panoda başka çarpıcı fotograflar da var.
Karadeniz’in dağ köylerinden, Şanlıurfa, Van, Kars’ın yoksul mahallelerinden.
KOCA BOŞATAN DERNEK
Sabancı Vakfı Hibe Programı’ndan projeleri için destek alan kurum ve dernekler Türkiye’nin en ücra köşelerine kadar “cinsiyet eşitliği”ni anlatmış.
Önceki sabah dinlediğimiz hikâyeler, DEF’in Türkiye’yi en alt sıralara yerleştiren “Cinsiyet Uçurumu” Raporu’ndan sonra ilaç gibi geliyor.
Çünkü Türkiye’de bazı şeylerin değişebileceğine işaret ediyor.
Ne hikayâler ama...
Van’da “Mavi Göl Derneği”nin kurucusu Suna Şahin’in anlattıklarından film olur.
Şahin, iki üniversite mezunu olup, kadın haklarını savunduğu için adı “anarşiste” çıkmış.
Ama ancak bir “anarşist” Van’ın göç almış, kadınlarının çoğunun okuma yazma ve hatta Türkçe bilmediği yoksul mahallelerinde “kadın haklarının” ne olduğunu anlatmaya kalkabilirdi.
Kadınlara ulaşmak kolay, erkekleri ikna etmek zor.
Akşam karısının eğitimden geçmesine “evet” diyen koca sabah kalktığında “hayır” diyor.
“10 kez aynı eve gittiğimiz oldu. Kız almaya gidenlerle birlikte bile evlere girdik” diye anlatıyor Şahin.
Sonuçta “Mavi Göl Derneği”nin “Koca boşatan kadın derneği olmadığını anlatabildik” diye ekliyor.
VAKIFTAN 1.8 MİLYON DOLAR
Van Gevaş’ta kızların ilkokuldan sonra eğitimlerine devam etmeye yönelik projeyi yürüten Erhan Işık’a göre, bölgede şiddete uğrayan kadınların oranı yüzde 99.
Eşinin, babasının, erkek kardeşlerinin hatta okulda öğretmenin şiddetine maruz kalıyor.
İşte böyle bir ortamda kadınlara haklarının ne olduğunu anlatmak kolay değil.
Ama yol alınıyor.
Erhan Işık kocasından izinsiz sinemaya giden kadının “adam olsaydın koluna takıp sen beni sinemaya götürseydin” noktasına geldiğini anlatıyor.
“Cinsiyet Eşitliği’nin yanı sıra kadının “insan hakları”, “kamu hizmetlerinden yararlanma hakları”, “miras hakları”, “siyasette temsil hakkı”.
Sabancı Vakfı’nın 2009 yılında desteklediği 13 proje bunları hedefliyor.
Vakıf, BM  ve İçişleri Bakanlığı’nın desteğiyle 2006 yılından bu yana yürüttüğü programa 1 milyon 800 dolar vermiş.
Doğrudan 13 bin, dolaylı 300 bin kişiye ulaşmış.
Projelerin hepsine değinmeme imkân yok.
Ancak şunu söyleyebilirim.
Birkaç yıl sonra  DEF’in “Cinsiyet Uçurumu” Raporu’nda daha üst sıralara tırmanmayı başarırsak bunlar ve benzer projelere gönül vermiş insanlar sayesinde olacak.

Haberin Devamı

‘Cinsiyet Uçurumu’yla ilgili açıklama geliyor

Haberin Devamı

SABANCI Vakfı’nın projelerine kulak verenler arasında AKP İstanbul milletvekili Nursuna Memecan da vardı.
DEF’in, 134 ülke arasında Türkiye’yi 126. sıraya yerleştiren “Cinsiyet Uçurumu” raporundan haberdardı.
O da rapora isyan halindeydi. Dünyanın 17. ekonomisi için büyük bir ayıp olduğunda hemfikiriz.
Raporla ilgili yazım üzerine yine önceki gün  Kadın ve Aileden sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf aradı.
Kavaf, sonucun siyasette temsil oranının düşük olmasından kaynaklandığı görüşünde.
“Ne olursa olsun. Resmi ağızlardan DEF’in Cinsiyet Uçurumu Raporu’yla ilgili bir açıklama gerek” diye ısrar edince yarın böyle bir açıklama yapılacağını belirtti.

Yazarın Tüm Yazıları