TAHAR Ben Jelloun, kitaplarını Fransızca yazan Faslı bir yazar.
‘‘Ben Fransızca da yazsam, bir Arabım’’ diyor.
Kum Çocuk, Kutsal Gece gibi kitapları Türkçe'ye çevrilmiş.
Kutsal Gece, Fransa'nın önemli edebiyat ödüllerinden Goncourt'u kazanmış.
Ben Jelloun'un geçenlerde bir yazısına rastladım...
Başlığı şöyleydi: ‘‘Saddam Hüseyin olsaydım.’’
Yazı çok hoşuma gitti ve sizlerle paylaşmak istedim.
Kısaltmak zorunda kaldığım yazı ‘‘Saddam Hüseyin olsaydım işe bıyığımı traş ederek başlardım’’ diye başlıyor ve devam ediyor:
‘‘Kopyalarımı başımdan savıp önce doğduğum köye giderdim. Atalarımın mezarı başında halkımın beni affetmesi için dua ederdim. Neden olduğum iki tane saçma sapan savaş yüzünden yakınlarını kaybeden ailelerden özür dilerdim. Kanın sudan daha fazla aktığı kahramanlık destanlarıyla büyümüş biri olarak kaderin beni bu ulusun kahramanı tayin ettiğine inanmıştım. Yanılmışım: Zira halkıma sadece yıkım ve felaket getirdim. İşte bu yüzden dizüstü çöküp, gururum ve ölçüsüz hırsım nedeniyle ölüme gönderdiğim şehitlerden de özür dilerdim...
Sonra korkunç koşullar altında yaşamlarını sürdürmeye çalışan halkıma dönüp, Irak'ın yeniden canlı, özgür, onurlu bir ülke olması için beslediğim umutları ve maddi zenginliğimi onlarla paylaşırdım.
BM kararlarına uyar ama bunun yanısıra kuşkularımı dile getirirdim.
Bush ailesiyle diyalog kurardım. Hatalarımı tamire hazır olduğumu ve yeni bir savaşı engellemek için onların da aynı şeyi yapmalarını isterdim.
Bana inanmayacaklarını biliyorum.
Ama yine de oğul Bush'un eline bana saldırmak için hiçbir koz vermezdim. Oyununu ortaya çıkartır ve onu halkının ve dünyanın önünde çıplak bırakırdım.
Ülkemi barışsever bir ülke olarak ilan eder ve yüzümü bu kez Arap ülkelerine döner, onlardan Irak'ın içinde bulunduğu karanlık tünelden çıkması için destek vermelerini talep ederdim.
Arap Dünyası'nın güvenilirliğini yeniden kazanması için beni örnek almalarını isterdim...
Tüm saraylarımı ve tozlu dosyaları açardım.
Siyasi tutukluları salıverir, ailelerine kendi paramdan tazminat öderdim.
Petrolün namuslu ekipler tarafından işletilmesini sağlardım.
Petrolü olmayan Arap ülkelerine petrol verirdim.
Tüm bunları yaptıktan, komşularımı ve düşmanlarımı iyi niyetim konusunda ikna etmeyi başardıktan, kibrin şeytanını ve erkekliğin boş gururunu yendikten sonra istifamı verirdim.
İstifamı verir ve laiklik, insan hakları, çok parti üzerine kurulmuş gerçek bir demokrasinin doğuşunu izlerdim.
Bana yapacak son birşey kalırdı...
Halepçe'de uykularında zehirlediğim, kendi ellerimle boğduğum, çılgın hırsımın kurbanları olmuş insanların hesabını uluslararası bir mahkemede vermek.
Bunu da yaptıktan sonra tarihe daha saygın ve daha yüce bir kapıdan girerdim.
Ama ben Saddam Hüseyin değilim.’’
Fransızlar dışarı Amerikalılar içeri
DÜNYADA şu an Amerikalılara sevgiyle bakan tek halk Fildişi Sahili halkı.
Başkan Gbagbo'nun partizanları geçtiğimiz günlerde yine başkent Abidjan sokaklarına dökülmüş.
Ama ellerinde bu kez Amerikan bayrakları varmış ve şöyle bağırıyorlarmış: ‘‘Fransızlar dışarı, Amerikalılar içeri.’’ ''Chirac eşittir Bin Laden''. ''Sevgili Amerikalı dostlarımız terörist Fransızları kovmamıza yardımcı olun.''
Eski Fransız sömürgesi Fildişi Sahili'nde yaklaşık 16 bin Fransız yaşıyor.
Fransa iç savaşın patlak vermesi üzerine bunları korumak gerekçesiyle bu ülkeye iki bin kadar askerini göndermiş durumda. Ne var ki, Gbagbo yanlıları hem bunlara karşı çıkıyor, hem de Fransa'nın önderliğinde imzalanan barış planına...
Geriye de galiba Amerikalılara umut bağlamak kalıyor.
Davos'taki mini anketten ne çıktı?
IRAK bu yıl Davos'un tüm toplantılarına damgasını attı.
O kadar ki, Katarlı ve Dubaili bakanların katıldığı, Ortadoğu ile ilgili panelde, biz izleyiciler arasında mini anket düzenlendi.
Toplantıya girerken, elimize verilen küçük aletlerden büyük ekrana yansıyan sonuçlar tam tahmin edebileceğiniz gibi.
‘‘Irak'ta savaş olacak mı’’ sorusuna ‘‘evet’’ diyenlerin oranı yüzde 82.
‘‘Uzun sürecek’’ diyenlerin oranı yüzde 67.
‘‘Savaşın bölgedeki diğer ülkelere etkisi negatif mi, pozitif mi olacak’’ sorusuna ‘‘negatif’’ yanıtını verenlerin oranı yüzde 64.