Fikret Bila

Fırat Kalkanı’nın sınırları

5 Eylül 2016
TÜRK Silahlı Kuvvetleri (TSK), Cerablus’tan sonra ikinci bir cephe açarak IŞİD’i 98 kilometrelik sınır hattından çıkardı.

Cerablus-Azez arasında bir kuşak oluşturarak, Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) alan kontrolünü sağlamış oldu.

 

TSK siyasi otoritenin bu bölgede kurmak istediği terörden arındırılmış bölgeyi oluşturuyor.

 

Türk ve dünya kamuoyunun merak ettiği Fırat Kalkanı operasyonunun sınırları...

 

TSK, ÖSO’yla birlikte amaçladığı sınırlara Çobanbeyli operasyonuyla ulaşmış oldu mu?

 

Yazının Devamını Oku

TSK’ya geri dönüş

2 Eylül 2016
KUMPAS davaları ve disiplin kurulu kararlarıyla emekli edilen ve ilişiği kesilen subay ve astsubayların yeniden göreve dönmelerinin Türk Silahlı Kuvvetleri’ni (TSK) birkaç yönden rahatlatacağını dün belirtmiştim.

Böyle bir uygulamanın adaletin gerçekleşmesi, mağduriyetin giderilmesi, TSK’nın yetişmiş personel ihtiyacının giderilmesi, moral ve motivasyonunun yükselmesi, kendini bugüne kadar gizlemeyi başarmış FETÖ mensuplarının araştırılması, terfilerinin engellenmesi gibi yararları olacağı açık.

 

TSK’da bir kademeyi tasfiye etmeye yönelik olduğu anlaşılan kumpas davalarının amaçlarını engellemenin en etkili yollarından biri tasfiye edilen askerlerin yeniden TSK’ya kazandırılması olacaktır.

 

Bu konuyu işlediğim dünkü yazıma çok fazla destek ve olumlu geri dönüşler oldu.

 

Gelen yanıtlar, birçok kumpas mağduru subay ve astsubayın göreve dönmeye hazır olduğunu gösteriyor.

 

Yazının Devamını Oku

Komuta heyetine düşen görev

2 Eylül 2016
GENELKURMAY Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları, Cumhuriyet ve Türk Silahlı Kuvvetleri TSK) tarihinin en ağır olaylarından biriyle karşılaştı.

Deniz Kuvvetleri Komutanı hariç diğer komutanlar en yakınlarındaki silah arkadaşları tarafından derdest edildiler. 15 Temmuz gecesi yaşanan kanlı darbe girişimi, FETÖ’nün TSK içinde ne kadar etkin hale geldiğini gösterdi. 

15 Temmuz gecesinin bütün Türkiye, TSK için ağır bir travma yarattığı kuşkusuz. Komuta heyeti için bunun daha da ağır olduğu bir gerçek.

Bu olay karşısında Genelkurmay Başkanı da dahil komutanların istifaya hazır olduklarını Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ilettikleri ve takdire bıraktıkları biliniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “Dere geçilirken at değiştirilmez” diyerek, komuta heyetinin görevine devam etmesinden yana tercih kullandı.

Komuta heyeti bu karardan sonra bir yandan TSK’nın asli görevini eksiksiz yerine getirmesi için çalışırken bir yandan da TSK içinde kendini gizlemeyi başarmış diğer FETÖ mensuplarını saptamaya çalışıyor. Saptananların TSK ile ilişkisi kesiliyor ve suç isnadı olanlar yargıya gönderiliyor.

Yazının Devamını Oku

KCK'nın kolu olarak PYD-YPG

1 Eylül 2016
SURİYE’deki içsavaş nedeniyle PYD-YPG uzun süredir gündemde.

ABD’nin terör örgütü olarak kabul etmediği, Türkiye’nin ise PKK-KCK’nın devamı olarak nitelediği örgüt.

ABD’nin Suriye’deki müttefiki konumunda ve bu nedenle koruması altında.

ABD’nin, Türkiye’nin Cerablus operasyonu nedeniyle, “PYD-YPG’ye vurmayın” diye Ankara’yı sıkıştırması, iki ülke arasında ciddi sorun haline gelmeye başladı.

Türkiye’nin özellikle “çözüm süreci”ne noktayı koymasına neden olan gerçekler ortaya çıkınca, resmin tamamı da daha belirginleşti.

Yazının Devamını Oku

ABD ile çıkar çatışması

30 Ağustos 2016
DIŞ politika ulusal çıkarlara göre yapılır.

Silahlı kuvvetler de dış politika amaçlarına ulaşmak için kullanılan araçlardan biridir.

 

Suriye konusunda Türkiye ile ABD’nin çıkarları örtüşmüyor.

 

Ulusal çıkarlar örtüştüğünde devletler arasında işbirliği doğar, ulusal çıkarlar çeliştiğinde ise çatışma başlar.

 

Türkiye’nin Cerablus harekâtı, Rusya ve İran’ın yanında ABD ile de varılan bir uzlaşmaya dayanıyor. Söz konusu devletlerin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Cerablus bölgesinden IŞİD’i çıkarması konusunda kolayca uzlaştığını daha önce de bu köşede vurgulamıştım. Ancak, YPG söz konusu olduğunda ABD’nin tavrının ne olacağının belli olmayacağına da işaret etmiştim.

 

Yazının Devamını Oku

‘Ulusal kurtuluş’u taçlandıran zafer

29 Ağustos 2016
GAZİ Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını bir kez daha sevgi ve saygıyla anmamız gereken bir gün bugün...

Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı nihai zafere ulaştıran Büyük Taarruz’la, Mondros Antlaşması’nın çöpe atılıp Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş belgesi olan Lozan’a giden kapının açıldığı 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun...

 

Başkomutan olarak Gazi Mustafa Kemal’in komuta ettiği Büyük Taarruz 26 Ağustos 1922’de başlamış, 30 Ağustos 1922’de düşmanın yenilmesinin ardından 9 Eylül 1922’de İzmir kurtarılmış ve böylece Ulusal Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlanmıştı.

 

Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın taçlandığı Büyük Taarruz, Gazi Meclis’in bir kez daha “Başkomutan” olarak görevlendirdiği Mustafa Kemal önderliğinde kazanıldığı için aynı zamanda “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” olarak da tarihe kaydedilmiştir.

 

TOPYEKÛN MÜCADELE

 

Yazının Devamını Oku

Darbe ve suikast hamlesinin nedeni

26 Ağustos 2016
FETÖ, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı öldürmeyi de hedefleyen bir darbe girişiminde, PKK da CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu ortadan kaldırmak üzere bir suikast girişiminde bulundu.


İki terör örgütünün bu girişimlerinin nedeni, Türkiye ile ilgili gizli ajandalarının ortaya çıkması ve oyunlarının bozulmasıdır.

 

Bu iki girişim iktidar ve muhalefetin Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehlikeyi fark etmesinden kaynaklandı. İktidar ve muhalefet, her iki terör örgütünün de “demokratik haklar ve özgürlükler” perdesinin arkasında, demokrasiyi ortadan kaldırmak ve Türkiye Cumhuriyeti devletini yıkmak için yoğun faaliyet içinde olduklarını geç de olsa kavradı.

 

FETÖ’nün, “Alnı secdeye değenden zarar gelmez, bu inanç özgürlüğü içinde hoşgörü ve hizmet kadrolarıyla devlet daha iyi kontrol edilir ve dönüştürülür” anlayışından faydalanarak, devleti işgal ettiği ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı ve AK Parti iktidarı bunu fark edip asker ve sivil bürokrasiden FETÖ’yü temizlemeye yönelince, örgüt vahşi ve kanlı bir darbe girişimiyle iktidara el koymaya çalıştı, başaramadı.

 

Darbenin başarısızlığa uğramasında CHP ve MHP’nin demokrasinin ve devletin yanında yer almaları da çok etkili oldu. Liderler ve siyasi partiler arasındaki dayanışma FETÖ’nün oyununu bozdu.

Yazının Devamını Oku

Kılıçdaroğlu'na saldırının anlamı

25 Ağustos 2016
ANAMUHALEFET Partisi CHP’nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu, jandarma ekibinin dikkati sonucu, roketli bir suikast girişiminden dakikalarla kurtuldu.

Kılıçdaroğlu’na ve CHP konvoyundaki arkadaşlarına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Şehidimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum.

CHP Lideri’nin ancak dakikalar önce önlenebilmiş bu saldırı girişiminden sonra gösterdiği metanet takdire şayandır. Olayın vahametine karşın soğukkanlılığını kaybetmeyen Kılıçdaroğlu’nun, toplumu sakinleştirici söylemi ve tutumu övgüye değerdir.

Kuşku yok ki bu saldırı demokrasiyi hedef almış, Türkiye’yi kaos ortamına sürüklemeyi hedefleyen bir saldırıdır.

Kısa bir süre önce 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın canına kastederek gerçekleştirilen kanlı darbe girişiminden sonra, Kılıçdaroğlu’na suikast girişiminde bulunulması düşündürücüdür. Belli ki, terör örgütleri ve arkalarındaki karanlık güçler Türkiye’yi iç çatışmaya sürükleyerek demokrasisini yıkmak, oluşan yeni siyasi iklimi tahrip etmek ve Suriye’ye çevirip çökertmek istiyorlar.

Yazının Devamını Oku