Aykut Kocaman ve ekibi uzun zamandır futbol dışı olaylarla uğraşmak zorunda kalan oyuncularını maçlara motive etmek için olağanüstü çaba harcıyor. Geride kalan 2 haftada alınan Orduspor ve Gaziantepspor galibiyetleri Kocaman’ın son derece başarılı olduğunu ortaya koyuyor.
Peki, Kocaman futbolcularını maçlara nasıl hazırlıyor? Başarının formulü ne?
Teknik heyet, futbolcular ve idari personelle yaptığımız görüşmelerden sonra bu işin sırrını öğrendik. Öncelikle şunu belirtelim; mevcut şartlar gereği Aykut Hoca geçen sezonkinden daha farklı bir çalışma metodu uyguluyor. İlk hedef oyuncunun zinde ve moralli tutulması. Antrenmanların mümkün olduğunca eğlenceli geçmesi sağlanıyor. Böylelikle hem futbolcuların performansı artırılıyor hem de moralleri yükseltiliyor. Taktik çalışmalar da uzun tutulmuyor. Futbolculardan ne istendiği mümkün olan en kısa ve kolay şekilde anlatılıyor. Peki, Aykut Kocaman, futbolcularından ve Can Bartu Tesisleri’ndeki personelden neler istiyor?
Masajı aksatmayın
Bütün futbolcular maç öncesi ve sonrası rehabilitasyon sürecini mutlaka uygulayacak. Herkes antrenmanlardan sonra masaj yaptırıp, kasların rahatlamasını sağlayacak.
Beslenmeye dİkkat
Her oyuncu beslenmesine azami özen gösterecek. Diyetisyenlerin hazırladığı beslenme programına harfiyen uyulacak. Ayrıca bol bol su ve sıvı gıda tüketilecek.
Gece yaşamı önemlİ
Taraftarlar, yöneticiler, Fenerbahçeli ünlüler bir yarış halinde kulüp için neler yapabiliriz diye kafa patlatıyorlar... Bunda bir nebze de olsa başarılı oldular... Fenerbahçe krizden çıkmak için ışığı gördü...
1) Taraftarlar ceplerini boşalttı
Fenerbahçe taraftarı, yaşanan süreçte Fenerium’lara adeta akın etti. Ceplerini boşalttılar ve sabah 4’lere kadar taraftar kartı alabilmek için kuyruklarda beklediler.
2) Yönetim elini cebine attı
Fenerbahçe yönetiminde Ali Koç, Nihat Özdemir, Cihan Kamer ve Ali Yıldırım gibi yöneticiler ellerini ceplerine atarak kulübün bu zor günlerinde ceplerinden para verdiler. Bu yöneticiler kulüpte para akışını sağlayabilmek adına fedakarlıklar yaptı.
3) F.Bahçeli ünlüler seferber oldu
Cem Yılmaz, Beyaz, Acun Ilıcalı gibi Fenerbahçeli ünlüler sarı lacivertlilere katkıda bulunabilmek adına pazar günü bir kampanyaya imza atacaklar.
Geçtiğimiz yıllara göre belki de ilk kez bu kadar hazırlıklı bir sezon başlangıcı yapılacak. Her yıl ya hoca belirsizliği yaşanır ya da takıma yapılması planlanan takviyeler ile ilgili gecikmeler olurdu. Bu belirsizlik takımın sezon çalışmasını yapacağı yerin belirlenmesini bile etkilerdi. Tüm bu sebeplerden ötürü hep sıkıntılı sezon başlangıçları ile start alınırdı.
Planlama 10’da 9
Aykut Kocaman ile bu durum değişti. Yönetim de geçmiş yıllardan belki de ilk kez ders çıkardı ve planlamayı bu sezon 10’da 9 yerine getirdi. Takımın kamp yapacağı yer belli. Topuk yaylasındaki tesisler ile ilgili edindiğimiz bilgi mükemmelin üzerinde. Her türlü ortam mevcutmuş. Her yıl yurt dışı kamp yerlerine gittiğimizde ülkemizin güzelliklerinin içinde neden böyle tesisler olmaz diye iç geçirir dururduk.
Şimdi başkan Aziz Yıldırım ve yönetimi tarafından hazırlanan bu ortam sayesinde oyuncular tam bir kamp havası içinde çalışmalarını sürdürecek. Yurt dışında yaşanan kamplardaki olası taraftar yoğunluğu, yakın akraba ziyaretleri de takımın çalışmasını engellemeyecek. Bu da tamamıyla takımın kafasını antrenmanlara vermesini sağlayacak. Buraya kadar her şey güzel aslında. Yıllardır takip ettiğim Fenerbahçe’nin ilk kez bir sezon başlangıcına bu kadar hazırlıklı girdiğini görüyorum.
Eksikler giderildi
Takımın ihtiyacı olan bölgelere asları bile yedek bırakması muhtemel oyuncular alındı. Serdar Kesimal, Orhan Şam, Sezer Öztürk ve Emenike. Bir de bu isimlere Selçuk İnan eklenebilseydi -Kocaman’ın en büyük isteği bu oyuncunun takıma dahil edilmesiydi- her şey 10’da 10 olacaktı o zaman. Ancak oyuncu hem Galatasaray tercihini kullandı hem de daha yüksek gelir elde edeceği takımı tercih etti...
Fenerbahçe’nin ise kadrosunda 30’un üzerinde oyuncu var. Hepsi takıma girebilmek için büyük bir mücadele vermek zorunda. Uzun yıllar sonra sarı lacivertli takım bu kadar alternatifli kadroyu bir arada barındırıyor. Şu an ki kadro ile ligde 2 takım ile mücadele edebilecek durumda. Ancak bana göre hala eksik var.
Orta sahaya savaşçı şart
Hatta iş öyle noktalara geliyor ki yaklaşık 25 yıldır içinde bulunduğum futbol camiasında ilk kez duyduğum şeylerle karşılaşıyorum.
Bu sezon Fenerbahçe Kulübü bilindiği gibi bu tarz dedikoduların ne içine girdi, ne de bir yorumda bulundu. Onlar doğru olanı yapıp dedikoduları dikkate almayarak sadece işlerine odaklandılar. Hiçbir zaman da çıkıp konuşmadılar, rakiplerini rencide etmediler. Ancak önceki gün kulağıma gelen bir dedikodu bana bile “pes artık” dedirten düzeydeydi. Hem de bu dedikodu ismi bende saklı olan, çok güvendiğim ve futbol camiasında saygın bir yere oturtulan bir kişiden gelmişti. Bu sözleri oturup haber yapamazdım. Çünkü ispatlayabilmem imkansızdı. Ama bir gazeteci olarak bunu kamuoyu ile de paylaşmam gerekiyordu. Sonunda hiç yorum yapmadan sadece bana anlatılanları yazıp yorumu tamamen size bırakmak istedim.
Hedef kart göstermekOlay önceki gün gerçekleşiyor. Ankaragücü’nde futbol oynayan önemli bir oyuncu, bu dostumu arayarak durumu anlatıyor. Bana anlatılanların noktasına virgülüne dokunmuyorum. Yorum sizin. “Ağabey bu iş artık çığrından çıkmaya başladı. Bizler bir yandan olmayacak dedikodularla yıpratılıyoruz, bir yandan da öyle şeylere tanık oluyoruz ki insanlığımızdan utanıyoruz. Ankaragücü taraftarı içinde bir grup var. Bu grup karşılaşma boyunca Emre’ye, ailesine varan çok ağır hakaretler edecek. Böylece Emre sinirlendirilmeye çalışılıp kart görmesinin sağlanması hedefleniyor.”
“Sakin ol” uyarısı yapıldı
Sarı lacivertliler yarın iki ayrı heyecanı bir arada yaşayacak . Kalpleri bir yandan şampiyonluk kovalayan futbol takımları için çarparken, diğer taraftan da Mali Genel Kurul’da yönetim ve muhalefetin sert hesaplaşmasına tanık olacaklar. Peki yarınki büyük hesaplaşma öncesi neler oluyor? Gelin hep birlikte göz atalım...
Tüm üyelere telefon açılıyor
F.Bahçe Yönetimi kulüp personelini görevlendirerek kongre üyelerine tek tek telefon açıp Mali Genel Kurul’a davet ediyor. Aziz Yıldırım’a yakın olan dernekler de kongre üyelerine mesajlar göndererek kongreye davet ediyor. Kongrede yaşanacak sert tartışmalarda muhalefete karşı güçlü olmak isteyen yönetim bu nedenle seferber olmuş durumda.
İlan karmaşaya yol açtı
Konuşan Fenerbahçe Platformu’nun verdiği ilan karmaşa yaratmış durumda. Platform üyeleri hafta sonu aralarında seçecekleri kişilere kürsüde sert konuşmalar yaptırarak yönetimi eleştirecek. Kongrelerde eleştirdikleri zaman sert tartışmalar çıktığını belirten platform üyeleri bu nedenle tıpkı Fenerbahçe yönetiminin yaptığı gibi kongre üyelerini tek tek arayarak destek almaya çalışıyor.
Antu.com’dan destek verdi
F.Bahçe’nin eski başkanlarından Ali Şen platform üyelerini arayarak verdikleri ilandan dolayı tebrik ederken “Yaptığınız hareket çok demokratik” sözlerini kullandı. Oğlu Metin Şen’in sahibi olduğu Antu.com sitesinde yayınlanan bildiride ise “Ligin bitimine üç maç kala, gereksiz işlerle meşgul olanları tarih ve camiamız affetmez. Yapılacak iş çok basit, sadece üç maç boyunca, konsantrasyonumuzu bozacak söz ve eylemlerden kaçınmak. O kadar! Bu kadarcık şeyi umarız herkes başarabilir” denildi. Baba-oğul ters düştü.
200 üye ibra etmeyecek
Aykut Kocaman, yanından geçen Güiza’ya önce omuz attı, sonra onu şaka yollu yumrukladı. İspanyol golcü şaşkına döndü. Oysaki hocası onunla ilişki kurmaya çalışıyordu.
FUTBOL hayata benzer derler... Haklılar... Sevinciyle, üzüntüsüyle, başarısı ya da başarısızlıklarıyla “futbol hayattır.” Kimi zaman çıldırasıya sevindiren, kimi zaman da ölesiye hüzünlendiren....
Sözü nereye getireceğimizi tahmin ediyorsunuz elbette. O muhteşem geri dönüşü başaran adam; Daniel Güiza’dan söz edeceğiz bugün. İspanya Birinci Ligi’nin gol kralı olarak geldiği F.Bahçe’de, neredeyse yok olmaya, kariyerini noktalamaya yaklaşan ama Bucaspor’a attığı golle hem ağlayan, hem de ağlatan Güiza’dan...
Futbolun ve hayatın bu anlarında, gazete manşetlerini hep birbirinin benzeri haberler süsler.
- Güiza’nın dönüşü...
- Mucize adam.. vs vs...
Birbiri ardına övgüler sıralanır. Aylarca, haftalarca kaleme alınan eleştiriler bir yana bırakılır. Hepsi unutulur.