Senegalli golcü için Lille Kulübü’ne ödenen 10 milyon Euro’luk bonservis ücreti için kulübün kasasından para çıkmadı. Camianın önde gelen isimleri ve yöneticiler bu bedeli kendi ceplerinden karşıladı. 10 milyon Euro’nun dağılımı şöyleydi: Ferit Şahenk 4 milyon Euro, Nihat Özdemir 2 milyon Euro, Ali Koç 2 milyon Euro. Kalan 2 milyon Euro’yu da yöneticiler kendi aralarında paylaşmışlardı.Bir süredir bu paraların karşılığında yukarıda adlarını zikrettiğim üç yöneticiye tahvil senedi verileceği dedikodusu yayılmıştı. Doğru olup olmadığı konusunda küçük bir araştırma yaptım.
Borç değil hibeymiş
Bu üç önemli isimden Ferit Şahenk’in cebinden verdiği 4 milyon Euro karşılığında kulüpten teberru makbuzunu aldığını duydum. Kısacası Sow transferinde kullanılmak üzere verdiği 4 milyon Euro için Şahenk kulübü kendine borçlandırmamış, tahvil senedi karşılığı bu rakamı vermemiş. Resmen ‘hibe’ etmiş.Teberru makbuzunu da kurumuna kulüp yetkilileri göndermiş. Diğer iki isim; Özdemir ve Koç da verdikleri 2’şer milyon Euro’yu henüz hibe etmemiş. Aldığım duyum, bu iki ismin de verdikleri bu paraları önümüzdeki günlerde Ferit Şahenk gibi teberru edip hibe makbuzlarını alacakları yönünde.
Muhalefetin ‘M’si yok
TÜM camia 26 Mart’taki şike duruşmasına odaklanmış. Çünkü o tarihte Aziz Yıldırım’ın davası var. Başkan adayları sessiz sedasız çalışıyor. Hepsi ama hepsi bu ayın sonunda yapılacak davada çıkacak sonucu dört gözle bekliyor. Belli ki, hamlelerini bu davadan çıkacak sonuca göre yapacaklar.
Hala bir korku, hala bir endişe var.
“Öyle köşemde oturayım, fırsat kollayım. İmparator belki düşer ben de aday olurum” diye bekleyenler varsa, kusura bakmasınlar.
Hatta çok önemli isimlerin kadroya bile giremeyeceği söyleniyordu. Ama beklenen olmadı. Peki Aykut hoca neden bu değişikliğe gitmedi? Haftalardır sahada gezinen Cristian, Ziegler, Mehmet Topuz ve Gökhan yine ilk 11’deydi. Belli ki maç öncesi yapılan son toplantıda Kocaman’ın verdiği mesajlar yerini bulmuştu. Kötü bir sonuç halinde sezon sonunda hesaplaşılacağının altını kalın çizgiyle çizmişti Kocaman. Uyuyanlar da uyanmıştı.
Para mı, tribün korkusu mu?
FENERBAHÇE neden deplasmanlarda kazanamıyor da, Kadıköy’de coşuyor, Bu sorunun yanıtını Aykut Kocaman dahi kimse bulamıyor. Üstelik Kadıköy’de sadece kazanmıyor, (Bir kaç maç hariç) seyir zevki vererek, oyunun hakimiyetini eline alarak oynuyor F.Bahçe. Deplasmanda dökülenler Saraçoğlu’nda canlanıyor.
Bunun 3 nedeni olmalı.
1-Futbolcular taraftardan çekiniyor, ya da taraftarla coşuyor.
2-Tahvil satışı yapıldı, paralar ödenecek dopingi.
3-Kocaman’ın yaptığı sert uyarılar. Bu 3 şık, dün akşamki futbola “Cuk” oturuyor.
Deneyimli teknik adam, oldukça zor bir dönemden geçtiklerini hatırlatarak Brezilyalı yıldıza, “Takım arkadaşların ve oyun sistemimizle ilgili yaptığın eleştiriler, oldukça zor bir dönemden geçen takıma ve camiaya zarar veriyor” dedi.
Görüşlerine saygı duyuyorum ama...
“Senin görüşlerine her zaman saygı duyacağım ama şunu unutma ki, takımdaki kararları ben veririm” diyerek Kaptan Alex’e ultimatom veren teknik direktör Aykut Kocaman’a, sambacı, “Sadece takımı değil, yazdığım tweet’lerde kendimi de eleştiriyorum. Ayrıca takımla ilgili kararları sizin verdiğinizi de biliyorum” yanıtını verdi. Brezilyalı kaptanın bu cevabı üzerine teknik direktör Aykut Kocaman, Alex’in twitter’dan maçla ilgili yorum yapmasını yasakladı. Süper Lig’de kalan 8 haftada yıldız futbolcu, takım arkadaşları ve kulüp hakkında karşılaşma sonları haricinde asla konuşmayacak.
Resmi site veya FBTV kullanılacak
Kocaman ve yöneticiler, açıklamaların resmi site veya F.Bahçe Televizyonu’ndan yapılmasının daha doğru olacağını söyledi. Bundan sonra açıklama yapmak isteyen futbolcular, bu iki yayın organından birini kullanacak.
Alex’in bazı tweet’leri
Taraftar: F.Bahçe neden kontratağa çıkamıyor. Çalışmıyorsunuz?
Aylardan bu yana da bu krizden çıkış yolunu bulamıyor.Bugünden itibaren yeni bir sayfa açılıyor. Silivri’de “Şike davası”nın duruşmaları başlıyor. Tüm yüreğimle yargılanan isimlerin hepsinin beraat etmesini diliyorum. Bir yanda mahkeme, duruşma derken diğer yanda da kulislerde çalışmalar devam ediyor. Herkesin kendine göre belirlediği bir yol haritası, başka bir deyişle bir senaryosu var. Gelin son günlerde dillendirilen o senaryoları sizinle paylaşalım.
Başkanlığa devam
FEDERASYON: Mehmet Ali Aydınlar, Anadolu Kulüpleri’nin öncülüğünde yeniden Futbol Federasyonu Başkanı olmaya sıcak bakıyor. Başkanlığa devam etmesinin ardında 2 neden var.
A Futbol camiası içinde güçlü konumu devam edecek.
B İzlediği politikaların haklılığını zaman içinde herkes görecek.
Böylece Mehmet Ali Aydınlar çok istediği Fenerbahçe Başkanlığı için de güç kazanmış olacak.
Bekleyip göreceğiz
FENERBAHÇE: Mayıs ayında sarı lacivertli kulübün kongresi var. Mehmet Ali Aydınlar bu kongrede aday olmayacak. Büyük bir ihtimalle Nihat Özdemir (mevcut yönetimden bazı isimleri değiştirerek) tek liste halinde başkanlığa adaylığını koyacak. Böylece hem federasyon, hem de F.Bahçe uzun bir dönem önlerini görebilecek.
Ama “Fenerbahçe’nin maçı öncesi bunlar gündeme geliyor” diyenlere inat bir gün bekledim. Bakın maç sonrası da gündeme geliyor. Geçtiğimiz günlerde Aykut Kocaman’ın şampiyonluk primi ile ilgili bir yazı kaleme aldım. Bu yazının hemen ardından, Fenerbahçe İdari Menajeri NTVSpor’a bağlanarak o yazımı yalanladı. Yayına bağlanmak istedim ama o kadar ustaca bir zamanlama seçilmişti ki, Çetinkaya sözlerini bitirdi yayın da bitti. Zamanlamaya şapka çıkardım.
Neyse sorun değil.
Aslına bakarsanız bu konuyu çok da uzatmak istemiyorum. Ama gerçekleri de bilin istiyorum.
1-Aykut Kocaman şampiyonluk primini (çek olarak) aldı mı? Aldı...
2-O prim içinden stopaj düşmeden ödendi mi? Ödendi.
Benim için konu kapanmıştır.
Ama üzüldüğüm iki şeyin altını özellikle çizmeliyim.
AYKUT KOCAMAN : PISIRIK OYUNCU iSTEMiYORUM
EMRE BELÖZOĞLU : ÇIKACAK ADAM BEN MiYiM
GALATASARAY yenilgisi Fenerbahçe’yi karıştırdı, Teknik Direktör Aykut Kocaman ile Emre Belözoğlu arasındaki gerginlik zirveye çıktı. Ankaragücü maçında sakatlığı geçmesine rağmen derbiyi düşünerek kendisini kadroya almayan Aykut Kocaman’a bozuk olan Emre Belözoğlu dün devre arasında hocasının sahaya sürdüğü kadroya ve oyuncu değişikliklerine isyan etti. İlk yarının bitimiyle birlikte Fenerbahçe soyunma odasında ilk önce Aykut Kocaman’ın sesi yükseldi. “Arkadaşlar hiç iyi oynamıyoruz” diye söze başlayan Aykut hoca, “Biz hak etmiyoruz, onlar hak ediyor. Bunu da sağlayan sizlersiniz. Bu oyun erkek oyunu. Böyle oynamaya devam edersek ve puan kaybedersek bir tek ben değil, hepimiz yok oluruz. Pısırık oyuncu istemiyorum” diye futbolcularına sert çıktı. İkinci yarıya çıkmayacak ve soyunma odasında kalacak olan Emre Belözoğlu ise “Benden daha kötüleri var. İlk oyundan alınacak kişi ben miyim” diye hocasına isyan edip, soyunma odasında bağırdı. Kocaman’ın yüzüne bile bakmayan Emre’ye arkadaşları da destek verdi. Aykut hoca futbolcuların, “Emre’nin çıkarılması hata. Cristian ve Bilica kötü ama devam ediyorlar” diye konuşmalarını duydu ama oralı olmadı.
Şu an kaba inşaat bitmiş durumda; ince işçilik çalışmaları yapılıyor. Sarı lacivertlilerin Şükrü Saracoğlu Stadı’ndan sonra en büyük gurur kaynağı olacak salon son anda bir aksilik çıkmadığı taktirde, aralık ayının başında faaliyete geçecek. Buraya kadar her şey güzel olsa da, Fenerbahçeliler’in kafasında bu salonla ilgili bazı sorular var. Şimdi onları anlatalım...
Adı ne olacak?
Salonun üstündeki “Ülker Arena” tabelasını gören bazı kongre üyeleri, kulübe faks ya da mail atıp, “Tesisin adı tabelaya asıldığı gibi mi olacak? Fenerbahçe adı neden yok?” diyorlar.
Anlaşma kaç yıllık?
Fenerbahçe ile Ülker Grubu arasında yapılan ilk anlaşmanın geçerlilik süresi 10 yıldı. Bu sürenin daha sonra 15 yıla çıkarılması tepkilere yol açtı. “Süre hangi sebeplerle uzatıldı” deniyor?
Sadece erkek basketbolu mu?
Bu salondan sadece F.Bahçe’nin erkek basketbol takımımı faydalanacak? Kadın basketbol ve voleybol takımları da maçlarını burada oynayabilecek mi?
Asbaşkan Ali Koç, her geçen gün daha fazla kişinin yönelttiği bu sorular üzerine harete geçti ve Ülker Grubu yetkililerinden toplantı talep etti. Kurban Bayramı sonrasında yapılacak toplantıda Ülker’den, kompleksin adının önüne ‘Fenerbahçe’ konması istenecek.