Meme kanserinden astıma kadar onun etkisi var... Karadeniz yaylalarında korkutan buluş

“Burada alınan örneklerde mikroplastik bulundu...”

Ulusal Kutup Bilim Seferi’ne giden Türk bilim insanlarından gelen bu haber kamuoyunda pek etki yaratmamıştı.

Ama haberi okuyan Rize’deki bir grup Fen lisesi öğrencisi çok heyecanlanmıştı.

Ortaya attıkları soru şuydu:

“Antarktika’da mikroplastik bulundu. Peki Türkiye’de durum ne? Biz de araştıralım...”

Alperen ve Eyüphan içlerinde giderek büyüyen bu soruyu öğretmenleri Ülgan Aytan’a açarlar.

Ve işte bu noktadan sonra iki fen lisesi öğrencisini, Türkiye açısından hayati değerde bir buluşa götüren süreç başlar.

Alperen sorar:

“Eyüphan acaba bizim yaylalardaki, zirvelerdeki karlarda durum nedir? İncelesek acaba ne çıkar?”

Hemen bir ekip oluştururlar.

Ve Rize’de kent seviyesinden 2500 metre yükseklikteki yaylalara çıkarlar.

Handüzü, Elevit, Tulumpınar yaylalarında insan eli değmemiş zirvelerden kar örnekleri alırlar.

İnsanın ulaşamadığı dağlara çıkarlar. Çünkü araştırmalarında en ufak bir kuşku olsun istemezler.

Buradan sonrasını Alperen Açıkmeşe DHA’dan Mehmet Can Peçe’ye şöyle anlatır:

“Antarktika’dan alınan numunelerde Türk bilim insanları tarafından ‘mikroplastik’ tespit edilmişti. Antarktika gibi uzak bir yerde mikroplastiklere rastlanıldıysa ‘Acaba bizim yaylalarımızda da mikroplastik var mıdır’ diye düşündük. Bu düşüncemizi hocamıza anlattık. Hocamız bize numuneleri nasıl alıp nasıl analiz edeceğimizi öğretti.”

SINIR TANIMAZ KİRLETİCİ

İki genç bilim insanı filmlerdeki maceracı araştırmacılar gibi Karadeniz yaylalarında tırmanışa başlarlar.

Bembeyaz zirvelerden örnekler alırlar...

Sonrasını yine Alperen’den dinleyelim:

“Eğitimden sonra aldığımız numuneleri laboratuvarda inceledik; analizlerin sonucunda mikroplastiklere rastladık. Biz bu araştırma ile mikroplastiklerin ne kadar sınır tanımaz bir kirletici olduklarını bir kez daha gözler önüne seriyoruz. Bunun sonucunda mikroplastiklerin ne kadar olumsuz sonucu varsa onları da göreceğiz.”

İşte korkutan haber budur arkadaşlar..

Karadeniz’in en güzel yaylalarında..

Yeni yağmış tertemiz karlardan örnekler alınıyor.

Sonra bu örnekler laboratuvarda inceleniyor.

Ve ne yazık ki insan elinin değmediği tertemiz karlardan mikroplastik çıkıyor.

Demek ki artık kar da masum değil..

TÜRKİYE’DE İLK KEZ RASTLANIYOR

Alperen ve Eyüphan’ın çevre için “alarm” demek olan bu buluşları için Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’nden Doç.Dr. Ülgen Aytan şöyle anlatıyor:

“Türkiye’de ilk kez yeni yağan karda mikroplastik tespit edildi. Yeni yağan karda mikroplastik varlığı aslında bu kirleticinin ne kadar sınır tanımaz olduğunu, kaynağından nasıl çok uzağa taşınabildiğini ortaya kondu. İnsan kanına kadar mikroplastiklere rastlanıyor.”

HER HAFTA BİR KREDİ KARTI YİYORUZ

Doğrusu bu haberi okurken insanlık adına paniğe kapılıyorum.

Çocuklarımız için korkuyorum.

İşte o korkuyla araştırıp İç hastalıkları ve gastroenteroloji uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Sancar Bozkurt’u buluyorum.

Sancar Hoca mikroplastik üzerine sayısız makalesi ve araştırmaları olan, uluslararası düzeyde tanınmış bir isim.

Soruyorum:

- Hocam Karadeniz yaylalarındaki karda mikroplastik bulundu. Genç bilim insanlarının çalışması var. Bu ne anlama geliyor?

m Evet Fatih Bey, ben de o haberi duydum ve çok önemsedim. O gençlerimizi kutluyorum. Çünkü çok değerli bir buluş. O mikroplastiğin yöresel hava kirliliğinden kaynaklanması çok az ihtimal. Bu daha çok atmosferdeki hava nehirlerinden taşınma yoluyla gelen mikroplastiktir. Bu hava nehirlerinde toksit metaller de taşınabilir. Örneğin Şili’de havadaki bir mikroplastik Türkiye’ye gelebilir.

- Peki bunun zararları nedir?

m Şöyle düşünün. İnsan bu kirlenme nedeniyle her hafta bir kredi kartı kadar mikroplastiği vücuduna alıyor. Bu bilimsel olarak ispatlandı. Bunun 6 ayını, 1 yılını düşünün. Bağırsaklarımızda biriken mikroplastik miktarını hesaplayın. Bu mikroplastik meme kanserinin yayılmasını artırır. Metastaz ihtimalini artırır. Birçok iltihaplı bağırsak hastalığına neden olur. Tedaviye yanıt vermesini zorlaştırır. Astımı tetikler. Bunlar bilimsel olarak kanıtlandı. Sürekli olarak mikroplastik yüküne maruz kalırsanız, bağışıklık sistemi çöküyor. O nedenle bu arkadaşlarımızın buluşu çok değerlidir. Uluslararası anlamda dikkat çeker.

Evet arkadaşlar;

Ne yazık ki bu küresel kirlenmeye karşı insanlık yeterince duyarlı değil.

Havadan sudan, denizden, karadan ve uzaydan gezegenimizi ciddi şekilde kirletiyoruz.

Yani gezegenin ölümü tam anlamıyla görülmüyor.

Ben elimden geldiği kadar dikkat çekiyorum.

Umarım biraz olsun etki yaratıyorum.

Ve bu vesile ile Rize TOBB Fen Lisesi öğrencisi genç bilim insanlarını bu buluşları nedeniyle kutluyorum.

Onlara destek veren hocaları ve TÜBİTAK yönetimine de saygılarımı sunuyorum.

-BİR SONRAKİ YAZIDA “NE YAPMALIYIZ”