Ne Ramazan ayının ‘ruhaniyeti’ ne bayram ‘kardeşliği...’
En aklı başında insanlar bile akıl almaz açıklamalar yapıyor. Başbakan Erdoğan ‘darbe anayasasına oy veren darbecidir’ diyerek referandumda ‘hayır’ diyecekleri darbeci ilan etti... CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu referandumda ‘evet’ diyeceğini açıklayan Sezen Aksu ve Orhan Pamuk gibi sanatçıların sanatçılığını, solcuların ise solculuğunu ‘tartışmaya’ açtı... * * * Durun bitmedi... İç siyasetten uzak durmasıyla tanınan saygın Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu ‘hayır’ çıkarsa ‘bunu Avrupa’ya anlatamam’ diyerek ‘Avrupa sopasını’ gösterdi... Hak-İş Başkanı Salim Uslu TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’i kurumsal anlamda taraf olmayacaklarını açıkladığı için ‘konsomatrislik’ yapmakla suçladı... Fakat beni en çok üzen, önceki gün Radikal ve Referans gazetelerinin yazarı, yakın dostum Cengiz Çandar’ın 12 Eylül’de oy vereceğimiz makul değişiklikleri sıralayıp bunlara ‘evet’ dememek için ‘ya vicdansız ya ‘Tayyip’e takık’ bir halde ruh sağlığını yitirmiş ya da kafası fosilleşmeye başlamış bir bağnaz olmalıyım’ demesiydi. Çandar kalibresinde bir yazara bu ifadeleri yakıştıramadığımı kendisine de söyledim. ‘Ben kendimi referans vererek yazdım hayır diyen herkesi suçluyor değilim’ dedi. * * * İster yazının şehveti deyin, isterse siyasi kutuplaşma... Referandumun sonucu ister ‘evet’ olsun isterse ‘hayır.’ Kesin olan bir şey var, referandum gerçekten de toplumun kimyasını bozdu... Öylesine bir bozulma ki bu medya, sanat, iş dünyası, siyaset fark etmiyor. Hemen herkes ya patlamaya hazır bomba ya da öküzün altında buzağı arıyor... * * * Dün gün boyu telefonum susmadı... Normalde tanımadığım numaraları açmam, bayram dolayısıyla hepsini cevaplamaya çalıştım. Açıkçası pişman oldum. Çünkü arayanların çoğu meslektaşlarımdı ve ağız birliği etmişçesine aynı soruyu soruyorlardı... ‘Dün Radikal’de Tarhan Erdem’in yazısı neden çıkarıldı?’ ‘Radikal için yaptığı anketin sonuçlarını yazmış ama sen Radikal’in Genel Yayın Yönetmeni olarak yazısını çıkarmışsın?’ * * * Tam bir ‘deveye sormuşlar neren eğri? Nerem doğru ki?’ hikâyesi... Neresini düzelteyim... Bir kere ortada Radikal gazetesi için yapılmış bir anket yok. Aynı zamanda Radikal gazetesi yazarı olan Tarhan Bey yönetimindeki Konda yıllardır ‘özel müşterileri’ için anketler yapar. O müşteriler arasında Radikal gazetesi yok. Dolayısıyla Radikal bir anket yaptırmış değil. * * * Mesele şu... Tarhan Bey Radikal köşe yazarı olduğu için önceki gün en son yaptığı anketin sonuçlarını içeren bir yazı yolladı. Doğan Grubu ilkesel olarak anket sonuçları yayımlamamak konusunda hassas... Bu konuda her grubun ve gazetenin tavrı farklı. Açıkçası ben toplum bu kadar kutuplaşmış ve referanduma bu kadar yaklaşılmışken ilkesel olarak anket sonucu yayımlamayı sakıncalı bulanlardanım. Tarhan Bey Türkiye’nin en saygın araştırmacılarından biri ve Konda her ay düzenli anket yapıyor. Eğer düzenli yayımlansa bu anketler en azından bir seyir verdiği için anlamlı olabilir. Fakat Radikal ne geçen ay yayımladı Konda’nın sonuçlarını ne de bu ay. * * * Ayrıca Konda dışında anket yapanlar da var. Kimi ‘evet’le ‘hayır’ı başa baş gösteriyor, kimi ‘evet’ler önde diyor. Ama Radikal referandum sürecinde ‘ilkesel’ olarak hiç birine yer vermedi. Dolayısıyla Tarhan Bey’in yazısı içeriğinden dolayı çıkarılmadı, bu referandumda Radikal ‘ilkesel’ olarak anket yayımlamadığı için gazeteye konmadı. Kimyasını bozmamak için direnenlere duyurulur... Bu arada ağız tadıyla bayram coşkusu yaşayamasak da bayramınız kutlu olsun...