* * * Önceki gün Ankara’da Genelkurmay Karargâhı’nın girişinde bir “ilk” yaşandı... İçerde Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı... Geleceğin komutanlarının durumuna ilişkin çetin pazarlıklar yapılıyor... Bir yanda Balyoz davasında haklarında yakalama emri çıkarılan 11 generalin terfisi... Diğer yanda Kara Kuvvetleri Komutanı olması beklenen Orgeneral Hasan Iğsız’ın “şüpheli” sıfatıyla ifade verecek olması... Toplantı üstüne toplantı... * * * Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ son bir haftada kaç kez bir araya geldi inanın takip edemez oldum. Ama önceki gün Genelkurmay Karargâhı’nın önünde yani “dışarıda” öylesine önemli bir eylem vardı ki bana “içerde” yaşanan terfi pazarlığından daha çarpıcı geldi... Dün bazı gazetelerde haberi vardı... İlk kez şehit yakınları Genelkurmay binası önünde protesto gösterisi yaptı... Evet, evet yanlış okumadınız... Ellerinde ay-yıldızlı bayraklar acılı aileler Genelkurmay’ı protesto ediyor... Neden? Çocukları vatan uğruna şehit olduğu için değil, kendilerine resmen yalan söylendiği ve sorumlularla ilgili hâlâ bir şey yapılmadığı için... * * * Hatırlayın... 27 Mayıs 2009’da Hakkâri’nin Çukurca İlçesi’nde infilak eden mayınla yedi asker şehit olmuştu. Genelkurmay olayın “PKK saldırısı” olduğu açıklarken Başbakan Erdoğan, demokratik açılım çerçevesinde görüşmek için 29 Mayıs gününe randevu verdiği BDP yöneticileriyle bir araya gelmekten vazgeçmişti. Ancak bir süre sonra bölgedeki komutanların gizli ses kayıtları internete düşmüş ve patlayan mayını TSK’nın döşediği ortaya çıkmıştı. Nitekim ailelerin başvurusu sonrasında yapılan adli soruşturmada mayının TSK’ya ait MKE yapımı bir patlayıcı olduğu ve TSK birimlerince döşendiği anlaşıldı... Anlaşıldı da ne oldu? * * * Çıktı da ne oldu? Buyurun dün haberi detaylı işleyen Radikal’den okuyalım... Patlamada şehit olan askerlerin fotoğrafını taşıyan acılı ailelerin Genelkurmay’dan tek bir isteği var: “Çukurca’da patlayan mayınlarda can veren yavrularımızın şahadetinde kusurları ortaya çıkanlar hakkında hiçbir işlem yapılmadı. Müşteki vekillerinin dosyaya erişmeleri de engelleniyor. Tuğgeneral Zeki Es (Hakkâri Tugay Komutanı) ile Tümgeneral Gürbüz Kaya (Balyoz sanığı Hakkâri Tümen Komutanı) görevlerinin başında kaldı. İlgili kurumlardan, şüphelilerin ivedilikle görevden alınmalarını talep ediyoruz. Adil bir yargılama sürecinin yaşanacağına olan inancımız gün geçtikçe azalıyor. Adaletin yerini bulmayacağı endişesini taşıyor, hukukun işletilmesini istiyoruz.” * * * Günlerdir Ergenekon davası etrafında bir terfi hesaplaşması yaşanıyor... Bırakın Balyoz’u, Kafes’i, Islak İmza’yı, Ergenekon’u... Önce Çukurca’da bilerek ya da bilmeyerek ölüme gönderilen 7 askerin hesabını verin... Önceki gün Genelkurmay Karargâhı’nın önünde bir ilk yaşandı... İçerde askeri olmaktan çok siyasi ve ideolojik bir hesaplaşma yaşanırken dışarıda ilk defa şehit yakınları ay-yıldızlı bayraklar eşliğinde hesap sormaya soyundu...