Kontrollü parasal genişlemenin bize etkisi

PİYASALARIN uzun zamandır beklediği parasal genişleme kararları gelmeye başladı.

Haberin Devamı

Geçen hafta Avrupa Merkez Bankası (ECB) 26 Temmuz’dan bu yana beklenen tahvil alım programını açıkladı. ECB, ikinci el piyasadan 1-3 yıl vadeli sınırsız tahvil alımı yapacak ancak alımlarını enflasyon korkusu nedeniyle sterilize edecek. Bir başka deyişle kapsamlı bir parasal genişleme yerine daha sınırlı bir parasal genişlemeye gidilmiş oldu. Yine de piyasalar memnun kaldı.

Şimdi gözler bu karar hakkında tek olumlu oy kullanmayan ülke olan Almanya’nın Anayasa Mahkemesi’nden, 12 Eylül’de çıkacak karara çevrildi. Mahkeme kurulacak yardım fonlarına katılmaya onay verirse sorun olmayacak.

Bu arada 12-13 Eylül’de yapılacak ABD Merkez Bankası FED’in toplantısı sonrasında da yine parasal genişleme kararı çıkacağı yönündeki beklenti devam ediyor. Geçen hafta açıklanan tarım dışı istihdam verisini herkes kendine göre yorumladı ama genel olarak parasal genişleme bekleyenlerin umutlarının devam ettiğini söyleyebiliriz.

FED’den parasal genişleme kararı gelirse, bunun da yine sınırlı bir parasal genişleme olacağı tahmin ediliyor. Yani küresel likiditeyi belirleyen ABD ve Avrupa ekonomilerinde, 2008 yılından bu yana, bazen gecikmeli olarak da olsa süren, parasal genişleme hareketinin yine devam edeceği artık anlaşıldı.

Ancak öte yandan parasal genişlemenin artık sonuna gelindiğini de herkes görüyor. Şimdiye kadar yapılan genişlemeler ekonomilerin canlandırılması için yeterli olmadı ama çaresiz devam etmesi gerektiği düşünülüyor. Buna karşılık piyasalara verilen para o kadar yüksek miktarlara ulaştı ki; şu anda çok bariz olarak ortaya çıkmasa da, artık bu paraların enflasyon yaratmasının kaçınılmaz olduğu da görülüyor. Yani ekonomiler canlanmaya başladığında bu kez enflasyon şoku yaşanması ihtimali artıyor.

İşte bu nedenle parasal genişleme devam etse bile, eskilerine kıyasla daha sıkı, kontrollü genişlemeler yaşanıyor. Belki de parasal genişlemenin bu hale gelmesi artık limitlerin dolduğu, yani bundan sonra parasal genişlemeye devam etmenin iyice zorlaştığının da bir kanıtı. Başka bir deyişle, bugünlerde yaşadığımız hareketlerin, son parasal genişleme hareketi olma ihtimali bir hayli yüksek.

Haberin Devamı

AYRIŞMA İHTİMALİMİZ

Haberin Devamı

Piyasalar parasal genişlemenin devam edeceğini umuyordu, tam olmasa da bunun gerçek olduğunu görüyorlar. O nedenle önümüzdeki dönem, özellikle de Eylül bilançolarını tamamlayana kadar olumlu bir seyir beklenebilir. Ancak ne zaman olacağı belli olmasa da, olumluluk trendi yine tersine dönecektir.

Türkiye’deki beklenti de küresel genişlemenin devam edeceği yönündeydi. Hatta Merkez Bankası bu beklenti nedeniyle, 20 Eylül’deki toplantısında faizin üst bandını yaklaşık yarım puan indireceğini piyasa uzmanlarına açıkladı.

Parasal genişlemenin kontrollü olması, ECB’nin tahvil alımıyla piyasaya verilecek parayı geri çekeceğini söylemesi, Türkiye’deki piyasaların “önümüzdeki dönem para bol olacak” beklentisini de biraz törpülemiş oldu.

Bence bundan sonra içerideki mali performansın piyasalara etkisi eskisinden çok daha fazla hissedilebilir. Bir başka deyişle, bütçe performansında yaşanacak bozulma, önümüzdeki dönem Türkiye’yi, diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla olumsuz ayrıştırabilir. Çünkü küresel likidite, eski parasal genişlemelerde olduğu gibi, çok bol biçimde artmayacak. Çıkacak paranın strelize edilmesi paranın gideceği ülkeyi bundan sonra daha titiz belirlemesine neden olacaktır. Son 3 yıldır sadece getiriyi düşünerek hareket eden kısa vadeli sermayeden fazlaca çektik ve bu arada sıcak paraya bağımlılığımızı azaltamadık. Paranın nispeten azaldığı bir dönemde, uzun seçim sürecinin de etkisiyle mali disiplini, diplomasi hatalarıyla siyasi istikrarı kaybedersek, son 3-4 yılı çok ararız...

 

Yazarın Tüm Yazıları