Kıbrıs'ın piyasalara asıl etkisi haftaya

KIBRIS için New York'ta yapılan görüşmelerde Türk tarafının ortaya attığı formül, piyasaları coşturdu. Dün, Rum kesiminin karşı önerisi ile bu coşku yerini temkinliliğe bırakırken, New York'tan çıkacak karar, ancak dün akşam saatlerinde belli oldu.Bu yazının yazıldığı saatlerde henüz Annan'ın taraflara vereceği metin ve buna verilecek yanıtlar belli değildi. Buna rağmen BM'den çıkacak kararın piyasalardaki etkisinin asıl önümüzdeki hafta görüleceğini ve hangi olasılıklarda ne gibi gelişmeler yaşanabileceğini özetlemeye çalışacağız.Herşeyden önce söyleyelim ki; piyasaların bakışı, Kıbrıs sorunun hallolmasından çok, 'AB 'den tam üyelik müzakereleri için süre almanın önündeki engelin temizlenmesi' şeklinde. Yani piyasalar, asıl olarak AB hedefinden sapma olup olmayacağına bakıyorlar.Türk tarafının masadan çekilmesi halinde-ki buna pek ihtimal verilmiyor- piyasaların kötüye gideceği, Rum kesiminin masadan kalkması halinde ise piyasalardaki mevcut durumun korunacağı görüşü hakim. Üçüncü ihtimal, yani BM Genel Sekreterinin vereceği son metin kabul edilip, Ada'da görüşmelerin başlaması halinde ise, piyasalarda yeni bir coşku dalgası bekleniyor.Dün itibariyle 24.5 civarında olan hazine kağıtları faizlerinin Pazartesi günü, ilk reaksiyonla bir-iki puan düşüp, bir hafta içinde yüzde 21'lere, hatta abartıldığı takdirde yüzde 20'lere kadar ineceğini söyleyen bankacılar var. Dün itibariyle zaten değer kazanmış olan eurobond'larda ise iyileşmenin devam edeceği görüşü hakim.Kurlara gelince; bankacıların beklentisi kurların 1 milyon 300 bin liralara kadar ineceği yönünde. Merkez Bankası gelişmelere göre, döviz alım ihalesi miktarlarını artırır mı bilinmez ama, piyasaların durumu abartması halinde, alım miktarının artırılmasına gerek olabilir...Hazine, ihale programını açıklamamıştı ama beklenti bir FRN kağıdı, bir Mayıs 2005 kağıdı, bir de 6 aylık bono ihalesi açacağı yönündeydi. Bankacılar özellikle 2005 Mayıs kağıdına büyük ilgili olabileceğini belirtirken, piyasalardaki duyuma göre en büyük alıcı iki banka kağıt boşalttığı için Mayıs kağıdına ilgi gösterecekler. Peki, Kıbrıs'ta görüşmelerin başlaması sağlanamazsa ne olur derseniz, bence fazla bir etki olmaz, yine talep çok olabilir ama faizleri belki biraz yukarıda gerçekleşebilir. Çünkü piyasadaki hava; bu kağıdın alıcısının çok olacağı yönünde. Bankaların ve halkın bu kağıttan alacağı,halkın 6 aylık kağıda da ilgi göstereceği tahmin ediliyor.IMF HEYETİNİN ETKİSİ Piyasalarda önümüzdeki hafta 'Kıbrıs canlılığı' beklenirken,bunun ardından da IMF'le görüşmelerin yaratacağı etki gelecek. IMF'in, kendi başarısı için de, Türkiye ile programı kazasız belasız götürme niyetinde olduğunu biliyoruz ama, artık çok fazla sapmaya tahammülü kalmadığı da ortada. Hükümetin, daha doğrusu ekonomi yönetiminin, zam ve vergi artışları dahil, yeni bir paket açmayı kabul etmesi üzerine, IMF'in geliş tarihi konuşulmaya başladı ve büyük ihtimalle önümüzdeki hafta Rıza Moghadam ve ekibi Türkiye'de olacak. Heyet Ankara'ya geçtikten sonra yapılacak müzakereler ve 7. gözden geçirmenin tamamlanması, piyasalar için ayrıca moral olacak. Ancak piyasaların evvelden beri beklentisi, 'Ne olursa olsun Hükümet IMF'le anlaşacak' şeklinde olduğu için, bu moralin etkisinin, Kıbrıs'taki olumlu bir sonucun yaratacağı etki kadar, büyük olacağı pek tahmin edilmiyor.Kıbrıs için müzakereler başlar, IMF'le de 7. gözden geçirme için gereken mutabakat sağlanırsa, piyasaları belki de bir-kaç ay tutmak mümkün olmaz. Bu takdirde; her zamanki gibi Merkez Bankası'na faiz indirimi için baskılar artar, pompalanan olumlu havanın dozu iyice artar.Sevimsiz olacağını bile bile tekrarlamakta fayda var; herşey çözülmüş değil, yapılacak daha çok iş var, geri dönüş eğilimine ve popülizme dikkat. Piyasaların trend yukarıyken de, trend aşağıya giderken de temkinli olmasında büyük fayda var. Yani; iyimserlikte de, kötümserlikte de abartılı olduğumuz takdirde, daha önce başımızın belaya girdiğini unutmadan hareket etmek gerekiyor.
Yazarın Tüm Yazıları