Çukurova olayı arapsaçına döndü

DÜN yaşanan olaylar Çukurova Grubu işinin giderek arapsaçına döndüğünü gösteriyor.

Her şeyden önce şunu bilmek lazım ki; yapılan anlaşma uyarınca; Pamukbank’ı Fon’a alınan Gruba, Yapı Kredi’deki hisselerini satıp çıkması için 2 yıl süre tanındı. Anlaşmada ‘Sürenin bitimine 3 ay kala hisseler satılmamışsa ve de uzman yatırım bankası tayin edilememişse, TMSF tarafından halka arz konusunda bir yatırım bankası atanacak’ ibaresi yer alıyordu.

Yani Çukurova Grubu zaten 2005’in Şubat ayına kadar Yapı Kredi’deki hisselerini satarak bankacılık sisteminden çıkmak zorunda. Bu yıl kasım ayına kadar satış olmamış ya da banka atanmamışsa, TMSF’nin bir yatırım bankası atayıp, satış işlemlerini hızlandırmak zorunda.

Bildiğimiz kadarıyla; zaten BDDK’nın grupla yaptığı görüşmelerde Yapı Kredi Bankası’nın bir yabancı bankaya daha doğrusu zaten Türkiye’de olan bir yabancı gruba , daha doğru bir deyimle yerli-yabancı ortaklığına satılması üzerinde duruluyor. Belki de bu satışla birlikte iki banka birleştirilip, sektörde çok büyük pay alacak yeni bir banka oluşturulabilir.

Şahsi duyumlarım, Hükümetin de bu durumdan haberdar olduğu ve hem alıcı, hem satıcı gruplara bu yönde telkinde bulunulduğu yönünde. BDDK ‘da Kurul üyelerine bile en küçük bilgi verilmiyor, görüşmeler çok gizli yürütülüyor. Yani olayı bilen; sadece bir-kaç bakan ve BDDK Başkanı. Ben TMSF Başkanının bile bundan haberdar olduğunu sanmıyorum.

Gelelim, olayın arapsaçına dönmesine neden olan ikinci unsura.

Bilindiği gibi alelacele bir kararla TMSF yönetimi BDDK yönetiminden ayrıldı. Bu ayrım yapılırken acele edildiğini çok yazdık, karmaşa ve yetki kavgası çıkacağını çok söyledik.

Ve olan olduÖ Şu anda TMSF yönetimi ile BDDK yönetimi arasında bir diyalog sözkonusu değil. Herkes işi kendi tarafından çekiyor. Birlikte hareket etmedikleri gibi birbirlerini el altından suçluyorlar. Sorduğunuzda, ya da bu yazı yayınlandığında, mutlaka ‘Bizim koordinasyonumuz çok iyi’‘diye inkar edeceklerdir, doğaldır. Ama inanın işbirliği olmadığı gibi, yönetimlerin ayrı ‘Gruplar’a mensup olmalarının beslediği, bir çatışma sözkonusu.

İşte işi bilmeden, tartışmadan günlük sorun çözelim diye karar alırsanız, sonu bu olur.

Bu konunun Çukurova Grubu ile ilişkisi ne derseniz, çok açık. Çukurova olayı iki tarafı da ayrı ayrı ilgilendiriyor. Bir kere Çukurova Grubunun Pamukbank nedeniyle TMSF’ye bir borcu var. İşte dün ortalığı karıştıran haberler de buradan kaynaklanıyor. Belli ki borcun erken ödenmesi için belli bir plan verilmiş. Peşin ödemede indirimler yapılacağı da söyleniyor. Burada da çok dikkatli olmak., olayı izlemek lazım. Çünkü zaten borç ‘libor artı yarım’ gibi çok düşük bir oranda faizlendirilmişti. Şimdi bu kadar düşük bir faiz oranını tekrar indirmek yürek ister. Bu karara, yani peşin ödeme halinde bu faiz oranının düşürülmesine imza atacak bürokrat nasıl bulunur, atarsa o bürokratın başına neler gelir, ne laflar çıkar, düşünemiyorum.

Çukurova Grubu’nun bir de Yapı Krediye olan borçları var. İşte burada da BDDK devreye giriyor. Grubun bankaya olan borçları da belli bir taksitlendirmeye tabi tutuldu ve buradaki ödemeler geçmişte çok aksadı. Şimdi BDDK, hem Grubun bankacılıktan çıkması hem de Yapı Kredi’deki bu alacağının tahsili için çare arıyor.

Burada da başka soru işaretleri var. Çukurova Grubundaki operasyonunu arkasında, Yapı Kredi’nin başına getirilen murakıbın üstadının bulunduğunu, gazeteler yazdı. Bu kişiler tüm bu zor durumda bile Bankayı yürütebilen yetkin kişileri görevden alıp, hep yeni adamları getiriyorlar ve yeni isimlerin yetkinlikleri ve durumları tartışma konusu oluyor. Bu kişinin BDDK’nın tüm yönetimini ele alan bankalar yeminli murakıplarının büyüğü olduğunu herkes biliyor. İşte bu üstadın BDDK’dan Grubu için ayrıcalık koparması sözkonusu olacak mı, o da soru işareti.

Bütün bunları belki Hükümet görmüyor ama IMF ve Dünya Bankası görüyor. Hem atamaları, hem yönetimin kararlarını, hem iki kurum arasındaki çatışmanın nasıl önlenip nasıl birlikte çalışabileceklerini araştırmak üzere, bu iki kuruluşun ortak bir ekibi bir haftadır zaten BDDK’da çalışmalar yapıyor. Bu çalışma daha da genişleyecek. Bu ayıp da bize yeter.
Yazarın Tüm Yazıları