Babacan'dan tutulması zor sözler

DEVLET Bakanı Ali Babacan, dün Hazine Müsteşarı, Merkez Bankası Başkanı ve IMF Türkiye Masası Şefi ile birlikte bir basın toplantısı yaparak, 5. gözden geçirme çalışmalarının mutabakatla sonuçlandığını söyledi.Toplantının içeriğine geçmeden önce, Babacan'ın yanlış basın toplantısı yöntemini konu etmek gerekiyor. Güneş Taner'den buyana, Hazine'den sorumlu bakanların, IMF'in memurlarıyla aynı masaya oturup ortak basın toplantısı görüntüsü verdikleri pek görünmedi. Bu durumu Cumartesi akşamı Babacan'ın kendisine de ilettim ve 'Ne olacak, birlikte çalışma yaptık' yanıtını aldım. Bu 'şekilsel' görünen unsurların simgesel nitelikleri olduğunu anlatmaya çalıştım ama bu basın toplantısı böyle anons edilmişti. Bizce, deneyimli, uluslararası kuralları bilen, işin felsefesine ve geleneğine hakim kişilerin bulunmaması, Babacan'ın hata yapmasına neden oluyor.Toplantının içeriğine gelince...Bir kere, önce 'olmaz' dedikleri ama IMF gelince kabul ettikleri, daha sonra Maliye'nin 1.9 katrilyon diye ısrar ettiği ek önlemler paketinin, yani faiz dışı fazlayı gerçekleştirmek için gereken harcama tasarrufu ve gelir ihtiyacı toplamının 2.3 katrilyon olduğu kesinleşti. Bu rakam aynı zamanda, Hükümetin programda sapmaya neden olan davranışlarının faturası olarak da görülebilir...Bunun yanı sıra 2. vergi paketi, mali kontrol yasası, kamu bankalarının özelleştirilmesi, KİT yönetişiminin geliştirilmesi gibi yapısal tedbirler için IMF'den ek süre alınmasını bekliyorduk, bu kesinleşti ve TBMM'nin yeni dönemine bırakıldı. Yine SSK prim affı konusunda bir orta yol bulunması bekleniyordu, sanıyoruz o da gerçekleşiyor Prim affında, ilkeler üzerinde anlaştıklarını, bir af olmayacaklarını söylediler ama belli ki detaylar e-mail ve faks kanalıyla müzakereye devam edilecek.NE OLUR NE OLMAZ Bu arada Ali Babacan'ın 5. gözden geçirmenin karara bağlanacağı IMF İcra Kurulu Toplantısının tarihi konusunda esnek olmaya çalıştığı gözlendi. Babacan 'ne olur ne olmaz, önlemler geç kalabilir' kaygısıyla, Toplantının Kurul tatile girmeden önce ya da 4-15 Ağustos arasındaki tatilin hemen sonrasında yapılacağını söyledi. Babacan, konuşmasının son bölümünde ise ekonominin önündeki belirsizliklerin tek tek ortadan kaldırıldığını kaydetti. Herkesin merak ettiği, Eylül ayından itibaren piyasaların tedirginliğine yol açması beklenen 2004 bütçesi konusunda ise Babacan'dan iddialı sözler geldi. Babacan, 'Önümüzdeki aylarda başlayacağımız 2004 bütçesine yönelik çalışmalar ve yapısal reformlar, kararlılığımızı ve orta vadeli perspektifimizi net bir şekilde ortaya koyacak ve ekonominin önündeki tüm belirsizlikleri ortadan kaldırarak, istikrarlı büyümeyi kalıcı hale getirecektir' dedi.Bilinen o ki; AKP'nin bazı bürokratları 2004'de yüzde 6.5'luk faiz dışı fazlanın gerçekleşemeyeceğini, bu nedenle IMF'den daha düşük bir oran talep edilmesini istiyorlar. Ancak IMF'in buna yanaşmayacağı kesin gibi. İşte zorluk da burada başlıyor, çünkü şu andaki hesaplara göre 2004'de ancak yüzde 2,5'luk faiz dışı fazlaya imkan var. Yani çok yüklü önlemler alınması gerekiyor. Babacan'ın sözleri, bu nedenle çok iddialı. Hükümeti ikna edebilecek mi, hep birlikte göreceğiz.Babacan konuşmasının son bölümüde ayrıca, 'Ekonomik programımızın uygulanmasında ya da öngördüğümüz hedeflerde bir sapma asla söz konusu olmayacaktır', 'Her ne sebeple olursa olsun popülist politikalar dönemi artık kapanmıştır' gibi, slogan türü piyasaların hoşuna gidebilecek mesajlara yer verdi. Dediğimiz gibi; bu sözler çok iddialı sözler. Hükümetin program konusunda biraz ders aldığı gözleniyor ama hala mantalitenin değişmediği de ortada. Bu nedenle Babacan'ın verdiği bu sözleri, 'güzel ama tutulması zor sözler' olarak görüyoruz.
Yazarın Tüm Yazıları