SABAHIN erken saatlerinde oğlum ve kızım ile pencerimizin camından caddeyi ve sokakları izledik...
Hani o bildik bayram sabahları vardır ya, içimizde işte aynen öyle bir tatlı heyecan vardı. Sırtlarına Fenerbahçe formalarını geçirmiş taraftarlar, karşıdan karşıya asılmış Fenerbahçe bayrakları ve flamalarının altında sabahın erken saatlerinden itibaren sessizce “bugün Kadıköy için en önemli gün” diye bağırıyorlardı... Eminim ki aynı saatlerde sırtlarına Galatasaray formalarını geçiren taraftarlar da aynı şeyi hissediyorlardı; ”bugün büyük gün”... Dün ağızlarda ne Kürt açılımı ne de karşılama törenleri vardıb... Dün cebimizde, Mehmet Barlas ağabeyimizin söylediği gibi gerçek alt kimliklerimiz vardı; Fenerbahçelilik ve Galatasaraylılık kimlikleri... Efsane Başkan Ali Şen’in de söylediği gibi kitlesel alakanın böylesine büyük olduğu bir organizasyonun ezeli rekabet dışında, ülkemizin içinden geçtiği bu müthiş (!) sürece de katkı yapmasını umuyorum... MAÇIN NOTLARI 1- Güiza, parmağındaki yüzüğü çıkardı ve tribünde oturan sevgilisine gönderdi. Sevgilisi yüzüğü taktı, böyle uğur denediler. 2- Daum her zamanki karşılaşmalardan daha farklıydı. Alman hoca, sürekli kulübenin önüne gelip bağırdı, çağırdı 3- İki tane yedek santrfor: Kazım ve Nonda! 4- Gökhan Zan ve Servet maç boyunca çok sinirliydi. Kırmızı karta davetiye çıkardılar. 5- Elano ve Alex arasındaki küslük devam etti. Sahada selamlaşmadılar bile. 6- VIP Tribünü’nde kavga çıktı. 2 Galatasaraylı taraftar dövüldü. 7- Şeref Tribünü’nü hınca hınç dolaydu. Ama Fenerbahçe’nin protokol tribünü boştu. 8- Carlos ile Elano devre arasında forma değiştirdi 9- “Arda sinirli, Alex rahat olacak” demişti. Astrolog Fatima Abdoul’un söyledikleri çıktı. 10- Güiza kenara gelince Alex, “beni oyundan alın” dedi.