‘Grip’ deyip geçmeyin

TARİHİ filmleri seyrederseniz, tarih kitaplarını okursanız, insanlığa savaşlardan daha çok salgın hastalıkların zarar verdiğini görürsünüz.

Aynı kaynaklarda sıklıkla ‘‘veba’’ hastalığından bahsedildiğini görürsünüz. ‘‘Kara ölüm’’ olarak da adlandırılan veba salgınları üzerine yapılan araştırmalara göre, altıncı, on dördüncü ve on yedinci yüzyıllarda önemli salgınlar yapan veba, yaklaşık 137 milyon insanın ölümüne yol açmış. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde, veba salgınlarını unutmamak için yapılan anıtları görebilirsiniz. Tıp dilinde ‘‘endemi’’ denilen salgınlar, dünya çapında yaygınlık gösterirlerse, ‘‘pandemi’’ adını alıyor.

Veba, pandemiler arasında ilk sırayı tutmakla beraber, başka bir değerlendirmeye bakıldığında, grip daha ön plana çıkıyor. Gribin ön plana çıkma nedeni, 1918 yılında yaşanan pandemi. Doğru olmayan adlandırmayla, ‘‘İspanyol gribi’’ denilen bu hastalık salgını, bir yıl içinde dünya üzerinde 40 milyon kişinin ölümüne yol açtı.

Birinci Dünya Savaşı'nın sonu olan 1918 yılının ilk aylarında görülmeye başlayan grip salgını kısa zamanda tüm dünyaya yayılmaya başladı. Hastalığın yayılması yaz aylarında da durmadı. Aynı yılın ekim, kasım ayları en tehlikeli dönem olarak görüldü. Akaryakıt yangının yayılması gibi korkunç bir hızla yayılmasını sürdüren grip 1919 başlarına varıldığında dünya üzerinde 40 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtı. Bu salgında sadece Hindistan'da 12.5 milyon insanın, Alaska ve Polinezya gibi kapalı toplumlarda ise halkın yüzde 80'inin öldüğü biliniyor.

Grip pandemisinin, öldürücülükte birinci sıraya yerleşmesinin nedeni, bir yıl gibi kısa bir sürede bu kadar ölüme yol açması. Veba salgını en hızlı döneminde, yılda 2 milyon insanın ölümüne neden olmuş. Grip bu açıdan bakıldığında, vebadan 20 kat daha ön planda.

1918 yılındaki grip salgınını ön plana çıkartan nedenler arasında, gençleri de etkileyip ölümlerine yol açması sayılıyor. Grip genelde yaşlılar, kalp, akciğer hastaları ve bağışıklığı düşüren başka önemli hastalığı olanlarda tehlike yaratan bir hastalıktır. Oysa 1918 yılındaki salgında çok genç yaşlardaki sağlıklı kişiler de hayatlarını kaybettiler. Hastalık çok da hızlı bir seyir gösteriyordu. Sabah kalktığında biraz kırıklık hissedenler, öğle saatlerinde yüksek ateşle tam hasta olarak yatıyor, aynı günün akşamı da ölebiliyorlardı.

Hastalık salgın uzmanları (epidemiyolog), bu özellikleri nedeniyle bu virüse ‘‘süper virüs’’ adını verdiler.

Yarınki yazımda gribe yol açan virüsleri tanıtmak istiyorum.
Yazarın Tüm Yazıları