Paylaş
Danışan: Sanırım erkek arkadaşım tarafından dolandırıldım. Yüksek sesle söyleyince içim ürperiyor ama gerçek bu, gözümün içine baka baka dolandırdı. Çok kızgınım ama her şeye rağmen onu özlüyorum. Gelse, özür dilese, “bir yanlış anlaşma oldu” dese ve ben bu karabasandan uyansam. Bunları düşündüğüm için kendimden de utanıyorum ama elimde değil, onu çok sevmişim. Nasıl böyle bir şey yaptı, ben nasıl kandım, hâlâ anlayamıyorum.
Dr. Başak: Söze başlarken ‘sanırım dolandırıldım’ demiştiniz, emin olamadığınız bir durum mu var?
Danışan: Aslında emin olmam gerek ama kendimi kandırıyorum. 10 aydır beraberiz, bu süre içinde bir gün bile beni incitmedi. Beni o kadar çok seviyordu ki hepsinin sahte olduğuna inanmak istemiyorum. Kendimi aptal gibi hissediyorum onun güzel sözlerine kandığım için. O kadar tatlı dilli ki kandıramayacağı insan yoktur. Zaten sonradan öğrendik ki daha önceki sevgililerinden de yüklüce paralar koparmış. Doğru dürüst bir işi de yokmuş, hep bir projeden bahsediyordu, bir yerlerden para gelecek diyordu, her şeyi yalanmış. Yalan söylemek sanki doğasında var. Son 15 günde 4 kilo verdim üzüntüden. Hem paramı hem de sevgilimi kaybettim. Sürekli kendimi suçluyorum niye kandım, niye hâlâ özlüyorum diye. Bana anlamam için yardım eder misiniz?
Dr. Başak: Erkek arkadaşınızın daha önce başkalarını da kandırdığını, kolay yalan söyleyebildiğini anlatırken, şu an karşınızdaki kişinin bir dolandırıcı olduğunu net bir şekilde görebiliyor musunuz?
Danışan: Evet mantıklı düşündüğümde görebiliyorum ama sorun şu ki ben hâlâ inanamıyorum. Çünkü o kadar iyi kalpli, cömert gözüküyordu ki hepsinin oyun olduğunu beynim almıyor.
Dr. Başak: Dolandırıcılarla karşı karşıya geldiğinizde, onların yapacağı planları, yalanları, manipülasyonları bilemeyeceğiniz için kendinizi korumanız neredeyse imkansızdır. Çünkü onları anlayabilmeniz için onlar gibi düşünebiliyor olmanız gerekir.
KİŞİLİK BOZUKLUĞU NEDİR
Danışan: Bir arkadaşım, böyle kişilerde ‘kişilik bozukluğu’ vardır dedi, doğru mu?
Dr. Başak: Kişilik bozukluğu olan kişiler, başka insanları ve olayları algılamalarında ve yorumlamalarında sıkıntı yaşarlar. Duygusal tepkilerinin değişkenliği göze çarpacak kadar farklıdır. İlişkileri problemlidir ve çoğunda dürtü kontrolü sorunu görülür. Bu kişilerde bulundukları kültüre, sosyal yapıya göre, beklenenden önemli ölçüde sapmalar gösteren, süreklilik arz eden bir kişilik yapısı ve davranış örüntüsü vardır. Problemleri genç erişkinlik yıllarında başlar, zamanla kalıcı olur ve sıkıntıya ya da işlevsellikte bozulmaya yol açar. Herkeste çeşitli biçimlerde görülebilecek kişilik özelliklerinin, kişilik bozukluğu olarak değerlendirilebilmesi için, bunların esneklikten yoksun ve uyum bozucu olması ya da kişisel sıkıntıya neden olması gerekmektedir. Mevcut kaynaklara göre, tanımlanmış 10 değişik kişilik bozukluğu vardır ve hepsinin kendine özgü karakter özelliği vardır.
SÜREKLİ YALAN SÖYLERLER
Danışan: Dolandırıcılık da bir kişilik bozukluğu mu?
Dr. Başak: Her dolandırıcıya kişilik bozukluğu var diyemeyiz ama ‘Antisosyal (toplumdışı) Kişilik Bozukluğu’ olan kişiler, Amerikan Psikiyatri Derneği’nin 2013 yılında yayınlanan Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiki El Kitabı’nın 5. edisyonuna göre (DSM-5), başkalarının haklarını saymayan, hilekâr, yasalara aykırı davranışlarda tekrar tekrar bulunan kişilerdir. Sürekli yalan söyler ve pişman olmazlar. Sinirli ve saldırgan olabilirler. Bir işi sürekli götüremezler ve sorumluluk alamazlar. Ayrıca, başkasını incitmesi, başkasına kötü davranması ya da başkasından çalması durumunda aldırmazlık gösterirler ya da yaptıklarına kendince bir kılıf uydururlar ve vicdan azabı çekmezler.
Danışan: Anlattıklarınız sanki benim erkek arkadaşımı tarif ediyor, her şeye o kadar güzel kılıf uydurup beni o kadar güzel ikna ediyordu ki. Örneğin bir kez bir lokantanın tuvaletinde bir cüzdan bulmuş, içinde yüklüce para varmış ama görevlilere vermek aklının ucundan bile geçmemiş bana demişti ki ‘onlara versem kullanacaklar, onlar kullanacağına ben kullanırım, aptal adam da unutmasaymış, ona da ders olsun.’ Bunu bana o kadar ikna edici bir şekilde anlatmıştı ki ‘haklı galiba’ diye de düşünmüştüm. Demek insanı böyle güzel ikna etme becerileri var, sanki büyülenmiş gibiydim.
Dr. Başak: Bu tip kişiler için kandırmak, yalan söylemek çok kolaydır ve bunları yapa yapa bu konuda iyice ustalaşırlar. Bu nedenle onları anlamak, onlara karşı koyabilmek çoğu zaman mümkün değildir. Etrafınızdakilere sorduğunuzda emin olun, sizin gibi kandırılmış bir kişinin hikayesini duyabilirsiniz. Kendinize suçlamak yerine, ‘kişilik bozukluğu olan bir kişinin oyunlarından kendimi koruyamamam doğal’ diyebilirsiniz. Onların ustalaşmış becerilerine karşı koymak çoğu zaman mümkün değildir ve bu sizin ‘aptal’ olduğunuz anlamına gelmiyor.
Not: Psikoterapi diyalogları, yaşanmış hikayelerden esinlenilerek, psikoterapi sürecinde kullanılan yöntemlere örnek oluşturmak amacıyla yaratılmıştır. İçeriği psikolojideki bilimsel gelişmelere paralel olmakla beraber genel bilgilendirme ve tavsiye niteliğindedir.
Paylaş