Paylaş
1 Mutlaka yürüyüş yapın: Önce ayakkabılarınızı giyin ve sadece kapının önüne çıkın, çıkan hiç kimse yürümeden gelmiyor. Biliyoruz ki yürüyüş sadece bedene değil ruha da iyi geliyor.
2 Telefonunuzla daha az vakit geçirin daha fazla sosyalleşin: Eve girer girmez tüm aile üyeleri telefonları değiş tokuş yapsın. Şifresini bilmediğiniz telefonda vakit geçiremezsiniz. Birbirinizle konuşmak için fırsatınız olur. Sosyalleşmek, özellikle depresif duygular ile baş etmek için şart.
3 Uykunuza dikkat edin, yeterli miktarda uyumaya özen gösterin: Uykusuz kalmamızın nedenlerinin başında genellikle çok geç yatmak geliyor.
Bu nedenle sadece kalkma değil, yatma saati için de alarmınızı kurun. Her gün aynı saatte yatarsanız, belli bir saatin altında uyumamış olursunuz. Uykusuzluk insanı sadece fiziksel olarak değil ruhsal olarak da güçsüzleştiriyor, dikkat dağınıklığı, sinirlilik, toleransın düşmesi gibi problemlere neden oluyor.
4 Kaygılarınızı not edin: Sabahtan akşama kadar -en azından bir gün için- sizi nelerin kaygılandırdığını not ederseniz, çoğu kaygınızın gereksiz olduğunu fark edebilirsiniz. Ne kadar çok şeye ne kadar gereksiz derecede kaygılandığınızı fark etmek, düşünce yapınızı değiştirmek ve kaygılarınızdan kurtulabilmek için en önemli adımdır.
5 Eleştiriden uzak durun: Eleştirmek insanın hem kendisini hem de etrafındakilerini mutsuz eden kötü bir alışkanlıktır. Kendinizde ve başkalarında olumsuzlukları değil olumlu noktaları yakalamaya çalışın.
6 Sizi eğlendirecek ve güldürecek aktiviteler yapmaya çalışın: Dans edin, şarkı söyleyin, fıkra kitabı okuyun, size kendinizi iyi hissettiren programlar seyredin.
7 Bağışlayın: Kırgınlıklarınıza, kızgınlıklarınıza sımsıkı sarılmayın. Bırakın çözülsün, aklınızı terk etsinler. Atalarımızın deyişini hatırlayın: Keskin sirke küpüne zarar verir.
8 Aktif olun: Televizyon seyretmek gibi pasif aktiviteler yerine, yürümeyi, konuşmayı, katılmayı, hareket etmeyi içeren, aktif olmanızı sağlayacak aktiviteler seçin. Pasif aktiviteler insanları bir süre sonra depresif yapabilir.
9 Sık sık doğaya kaçın: İster orman, ister deniz kenarı olsun, şehirden uzaklaşmanın, temiz havanın keyfini çıkarmanın yollarını arayın.
10 Dedikodu yapmayın: Dedikodu yaparken aslında insanları yargılıyorsunuz, insanları yargılıyorsanız kendinizi de bol miktarda yargılıyorsunuzdur. Kendini sürekli yargılayan insanın mutlu ve huzurlu olması imkansızdır.
11 İlişkileriniz sizi zehirliyorsa kurtulmanın yollarını bulun: Size iyi gelmeyen insanların yanında olmak kaygınızı, stresinizi artırır. Enerjinizi ve vaktinizi boşa harcamış olursunuz.
12 İnsanları küçümsemeyin: Başkalarını küçümseyen insan hoşgörüden uzaktır ve aslında kendini de hep eksik ve yetersiz görür. Bu nedenle en çok da kendine zararı vardır.
13 “Hayır” deme hakkınız olduğunu unutmayın: İstemediğiniz durumlara dayanmaya, istemediğiniz yerlerde olmaya, istemediğiniz şeyleri yapmaya kendinizi zorlamayın.
14 Her gün için bir hedefiniz olsun: Yarını düşündüğünüzde heyecanlandığınız hedefleriniz, hayalleriniz, istekleriniz ve bunları gerçekleştirebilmek için planlarınız olsun.
15 Bedeninize iyi bakın: Geçmeyen ağrılarınız, şikayetleriniz, problemleriniz varsa bir an önce çözüm bulmaya çalışın.
16 Mükemmeliyetçi olmayın: Her şeyin mükemmel olması mümkün değildir. Gerçekçi olmayan beklentilerinizin farkına varın ve kimsenin mükemmel olmadığını kendinize sık sık hatırlatın.
17 Kabullenin: Hayatta her
şeyi kontrol edemeyeceğinizi, her şeyin hep istediğiniz yönde gidemeyeceğini, aksaklıkların, hataların olabileceğini kabullenin. Hepimiz elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Olmuyorsa mutlaka bir nedeni vardır ve sizi mutlu edecek başka bir alternatif yaratma imkanınız da vardır.
18 Değişime inanın: İstemediğiniz, sizi mutsuz eden her şeyi değiştirmeye gücünüz olduğunu unutmayın.
19 Verici olun: Vermek insanı her zaman almaktan daha çok mutlu eder. Bu bir yardım eli de olabilir, psikolojik destek de olabilir, bir gülümseme ya da bir hoş söz de olabilir, sıranızı vermek de olabilir. Karşınızdakini iyi hissettirdiğinizde siz daha da iyi hissedersiniz.
20 Hayatınızın her anında şunu söyleme gücünüzün olduğunu unutmayın:
“Hikayem böyle sonlanmayacak.” Hikayenizin neresini değiştirmek isterdiniz ya da nasıl devam etmesini isterdiniz? 2018 yılının ilk sabahı uyandığınızda hikayenizin geri kalanını planlamaya ne dersiniz?
Paylaş