DAUM'un ülkesinde çok sık kullanılan bir söz vardır. ‘‘Gerçek, çıplak dolaşır’’ derler.. Çünkü, son sözü hep o söyler.. Gerçek somuttur, çaprıcıdır..
Gerçekleri mi yazalım? Yoksa, masal anlatıp günü mü kurtaralım? İnsanları mutlu mu edelim, gene tepki mi alalım? Yalan söyleyip ‘‘bak bu adam ne güzel yazıyor. F.Bahçe'yi seviyor’’ mu dedirtelim, ‘‘felaket tellalı gene kalemi eline aldı. Allah cezasını versin’’ diyenlerin hakaretini içimize mi sindirelim?
Gelin isterseniz, önce ‘‘mutluluk şıkkını’’ tercih edip, biraz Pollyannacılık oynayalım. A) F.Bahçe mükemmel futbol oynuyor. Kalecisinden forvetine kadar herkes dört dörtlük.. Maç içinde en az 15 tane gol pozisyonuna giriyor. Organize atak sayısı, sayılamayacak kadar fazla. B) Sarı lacivertliler, seyredene zevk veriyor. Taraftarlar stada geldikeleri için çok mutlu.. Hepsi de ‘‘helal olsun, iyi ki de geldik. Bu olağanüstü futbolu gördük, paramızı helal ettik’’ diyorlar..
A) Hiçbir takım, Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın ‘‘ezici atmosferine’’ rağmen, F.Bahçe karşısında kendini baskı altında hissetmiyor. Tıpkı Rizespor gibi, elini kolunu sallaya sallaya, kendini sıkmadan oynuyor. Karadeniz ekibi, zaman zaman üç forvetle atağa çıktı. Murat Sözkesen, Okan ve Uğurtan her hücumda F.Bahçe'ye zorluk yaşattı. Murat Sözkesen de Rizespor adına son sözü söyleyen oyuncu oldu.
Oyun planı yetersiz
B) F.Bahçe rakibe bilinçli baskı kuramadığı gibi, oyun plana son derece yetersiz.. Ayağına top gelen oyuncu, ne yapacağını bilmiyor. 30 saniye sonrasını hesap edemiyor. Sallapati yapılan ortalar, pas hataları bundan ötürü..
C) Savunmasında Fatih formsuz, Petkov, Luciano beklenenden uzak.. Araya bırakılan toplar, her zaman tehlike yaratıyor. Orta sahasında Ümit Özat dışında ne yaptığını bilen oyuncu yok. Sadece Yusuf'un tekniğine, Ümit'in aklına bel bağlamış bir orta saha, bu takımın yükünü kaldıramaz.
D) Tuncay, gün geçtikçe performansını yitiriyor. Serhat, önüne top atılmadığı ve süratini konuşturamadığı sürece yetersizliğe mahkum.. Orta gelmezse ve kaleye uygun yerde serbest vuruş kazanılmazsa, Van Hooijdonk da öyle..
İşte, gerçekler ne yazık ki böyle.. Bu takım gün geçtikçe kötüye gidiyor. Dileriz, bizlere geçtiğimiz sezonki kabusu yaşatmaz.. Başarısızlığın devamlı şahidi rolünü üstlenmek, inanın ki insana zevk vermiyor!
Hakem Ali Aydın'ın Victoria'ya ikinci sarı kartı göstermesine rağmen, Rizesporlu oyuncuyu atmaması ise, tam bir skandaldı.. Aydın, bu inanılmaz kural hatasıyla, bombayı Futbol Federasyonu'nun kucağına bırakıverdi!