Bursaspor, ‘‘kırmızıyı görmüş bir boğa’’ gibi çıktı sahaya.. Saldırdıkça saldırdı, pozisyona girdi, fırsat yakaladı..
İlk 15 dakikadaki gollük atak sayısı tam tamına 4'tü.. Orhan ve Yakup'un orta sahada ofansif güzellikler sergilemesi, yeşil beyazlıları oyunda etkin kılan bir başka nedendi..
F.Bahçe oyuna ancak 25. dakikadan sonra ortak oldu. Sağdan Serhat'ın bindirmeleri ile, savunması dışında da sahada var olabileceğini kanıtladı. Ancak, Serhat'ın olağanüstü çalışkanlığına rağmen hücumda etkin değildi. Ne Tuncay, ne de Rebrov beklenen performansı gösteremedi. Hele hele Tuncay'ın kaçırdığı bir gol var ki, F.Bahçelilere saç-baş yoldurdu. Tuncay oyundan alınırken kulübeye bozuk atacağına, biraz aynaya baksın.. Bilsin ki, bakacağı aynada şu anda hiç ‘‘yakışıklı’’ görünmüyor.
Zagor Tomas
Sarı lacivertli savunmada bir tek Tomas, ‘‘ölümüne’’ oynuyor. Aynen, ‘‘Baltalı İlah Zagor’’ gibi savaşıyor, mücadele ediyor.. Luciano, kritik pozisyonlarda olaya ‘‘Fransız..’’ Riskten kaçıyor, kaçak güreşiyor.. Fatih ilk kez vasatın üzerindeydi. Çabukluğu, en büyük silahı.. Bu çabukluğu, aklı ve tekniği ile birleştirebilirse ne ala.. Selçuk, özellikle takım atağa kalkarken çok top kaybediyor. Savunmanın gardı böyle anlarda aniden düşüyor ve panik başlıyor. Selçuk'un bir an önce toparlanması gerek.. Yoksa, değil A Milli Takım, F.Bahçe'de dahi formayı zor görür.. Hooijdonk, her şeye rağmen bu takımın atar damarı.. O durur da golünü atamazsa, F.Bahçe enfaktüsten gider!
Üç büyükler için kabus
Bursa deplasmanı, ‘‘üç büyükler’’ için bir kabus.. İster G.Saray, ister Beşiktaş, ister F.Bahçe olsun, bir şey değişmiyor. Siz bakmayın, ufak takımlara karşı başarılı olamadığına.. Başta da belirttiğim gibi, ‘‘kırmızıyı gören azgın bir boğa..’’ Bu boğa, matadoru iki darbeyle ağır şekilde yaraladı.. Aman matador, canım matador.. ‘Nekahat devresinde’ kendine iyi bak, doktorunun dediklerini dinle.. Bir an önce toparlan, iyileş ve arenaya dön.. Sevenlerini de üzme.. Bundan sonra alacağın darbeler öldürücü olabilir, dikkat!