AKP'nin kimlik arayışı sorunu, kendilerinin siyaset jargonuna katmaya çalıştıkları muhafazakár demokrasi terimi ile çözülmeye çalışılıyor.
Neden?
Parti her gün ‘‘Kimsin?’’ sorusu ile karşılaşıyor ve ‘‘Değişmedin! Değişmedin!’’ sözleri ile eleştiriliyor da ondan.
‘‘Artık milli görüşçü değiliz!’’ diye verilen bir cevap da yeterli bulunmuyor ve daha açık bir tarif isteniyor.
Bulunan, daha doğrusu yaratılan cevap muhafazakár demokratlık!
Başbakan da bu kavramın ne anlama geldiğini aşağıdaki sözlerle açıklıyor.
‘‘Muhafazakár demokratlık, evrimci toplumsal dönüşümü savunmaktır.’’
Ancak...
* * *
1) Parti, ne derse desin geldiği köken İslam ama belli ki bu terimi kullanamıyor.
Kendisine ‘‘Müslüman demokrat’’ veya benim tercihime göre ‘‘demokrat Müslüman’’ diyemiyor.
Öte yanda, uyguladığı ekonomik politikalar ve savunduğu özgürlükler manzumesi liberal kelimesini çağrıştırıyor ama bu kez de partiye gönül verenler açısından ‘‘liberal demokrat’’ sözü yabancı kalıyor.
Liberal kelimesi tabanı, İslam kelimesi tavanı ürkütüyor.
O halde... gelsin muhafazakár kelimesi!
2) Bu sefer de karşımıza başka bir sorun çıkıyor. Taban için muhafazakár kelimesi de liberal kelimesi kadar yabancı/entel.
Halk dilinde kelime mutaassıp!
Anadolu muhafazakár kelimesini hiç kullanmaz.
3) Öte yanda mutaassıp kelimesinin içeriği ile Başbakan'ın kullandığı evrimci toplumsal değişim kavramının kastettiği Kopenhag Kriterleri arasında zor aşılacak bir uyumsuzluk var.
Anadolu'da mutaassıp kişinin prototipi Sunni; bu prototip Aleviliği ve Kürtlüğü dışlayan, milliyetçi-maneviyatçı, kürtaja ve boşanmaya karşı, modernitenin içerdiği yaşam tarzı ile tamamen zıt bir özellik vb. taşır.
Mutaassıplar, Kopenhag Kriterleri'ne sadece kendi hakları çerçevesinde destek vereceklerdir.
* * *
Özetle; mutaassıplar Kopenhag Kriterleri'nin ruhunu oluşturan bireysel/şahsi haklara-tavırlara karşıdırlar, cemaatçi yaşam tarzını tercih ederler.
* * *
O zaman sorulması gereken esas soru:
‘‘Peki muhafazakárlardan evrimci bir toplumsal değişim nasıl istenecektir?’’
AKP bu soruyu hafta sonu yapılan ‘‘muhafazakár demokratlık toplantısında’’ hiç sormamıştır.
Tabanda tutacağını hiç zannetmediğim, galiba zaten tabanı da hedef almayan kimlik arayışında illa ki muhafazakárlık kelimesi kullanılacak ise, demokrasinin muhafazakár versiyonunu ima eden muhafazakár demokrat sözü yerine muhafazakárlığın demokratlığa dönüşmesini ifade eden demokrat muhafazakár sözünü kullansalardı, kendi kendilerini çok dar bir kimlik alanına mahkûm etmezlerdi.