IRAK Savaşı'nın nedenlerini hep; ABD'nin küreselleşen dünyanın yeni siyasi düzenini kurmak ve yeni düzende 21. yüzyılın lideri kalabilmek amacıyla enerji yataklarını denetimi altına almak, kendisini tehdit eden teröre darbe indirmek, Euro karşısından tahtı sarsılan doların altını bir nebze olsun güçlendirmek olarak sıraladım.
Ortadoğu'nun yeniden şekillendiği bu dönemde bölgeye demokrasinin bir hedef olarak değil, diktatörlere karşı verilen mücadelede, kendiliğinden oluşacak bir sonuç olarak gelebileceğini söyledim.
Reel-politik açısından, önleyemediği bir savaş karşısında, kendi menfaatlerini koruyabilmek amacıyla Türkiye'nin bu savaşa aktif olarak katılması gerektiğini yazmış, tersine gelişmeler karşısında da Türkiye'nin yanlış yaptığını belirtmiştim.
‘‘Hata yaptığınızı kabul edin’’ diyen P.Wolfotiz'e de destek vermiş, ABD'nin Türkiye'ye karşı güven kaybından rahatsızlık duyduğunu her ortamda savunmuştum.
* * *
Şimdi sıra ABD'ye geldi!
ABD, ceberrut emperyal devlet imajıyla değil, ancak kerim emperyal devlet imajıyla güvenilir bir müttefik olabilir.
ABD; tekrar güven kazanabilmek istiyorsa, nerelerde yanlış yaptığını teker teker sıralamalı!
* * *
ABD'nin Irak Savaşı ve Ortadoğu politikaları ile ilgili sıkıştığı noktalar:
1) Operasyonun görünen amacı Irak'a düzen getirmek iken, henüz değil yeni bir siyasi düzen, ülkede temel ihtiyaçları karşılayan bir sosyal düzen dahi kurulamadı. Ülkede, ABD Başkanı'nın iddialarının aksine, hálá yağma kol geziyor, en temel güvenlik sistemleri kurulamadı, elektrik, su gibi altyapı ihtiyaçları dahi giderilmedi.
2) Yine başkanın iddialarının aksine, terör, değil denetim altına alınmak daha beter azdı. El Kaide, HAMAS, Hizbullah ve niceleri şimdi daha da aktifler.
3) ABD, Irak ve bölgenin sosyolojik yapısını ne anlıyor, ne de bu konuda kafa yoruyor. Bölgede alınacak her türlü tedbire sadece askeri gözlükle bakıyor. Irak'ta Şiiler, Araplar, Kürtler, Türkmenler ve diğerleri için nasıl bir ortak payda elde edilecek; ABD'nin planını bilen beri gelsin.
4) ABD, diğer konularda ağzı ile kuş tutsa dahi, Filistin meselesini çözmeden bölgede otoritesini kabul ettiremez. Ettirse dahi, sadece korku salarak sağlar. Bu da kendisine karşı düzensiz mücadeleyi (terör) sadece körükler. Şu ana dek; ben yol haritası konusunda Bush'un Sharon üzerinde herhangi bir yaptırım gücü olabileceğine ikna olmadım. Sharon üzerinde ABD'li şahinlerin daha fazla etkisi var. İsrail'de tekrar azan Arap terörü de sadece Sharon'un ekmeğine yağ sürüyor.
5) Tamam ABD, Türkiye'ye ‘‘geçmişi unutalım, yeni koşullarda Irak ve Ortadoğu'da işbirliği yapalım’’ diyor ama somut olarak kafasında hangi projeler var, bunlar henüz Türk tarafı açısından anlaşılmış değil.
* * *
ABD, Irak'ta askeri başarı kazandı ama bölgedeki siyasi mücadelesinde şimdilik vahim hatalar yapıyor.