Cihan Şensözlü

Baktım İstanbul’da kar kış kıyamet başlıyor, hop kendimi 25 derecelerde seyreden Dubai’ye atıverdim.

Yazılarımı veya sosyal medyamı takip edenler bilir Dubai sevgimi.
Burada yeni bir otel açıldığını duyunca deneyimlemem gerektiğini düşünüp hemen geldim.
Dünyanın en prestijli otel gruplarından Dorchester’in Londra, Los Angeles, Miami gibi birçok yerde oteli var. Yeni otelleri The Lana’yı da Dubai’de açmışlar.
The Lana, Dubai’nin Business Bay bölgesinde hizmet veriyor.
Marinanın hemen yanında yer alan otelin dizaynı ve dekorasyonu özenle yapılmış diyebilirim.
30’uncu katta yer alan sonsuzluk havuzunda güneşlenip kokteylinizi içerken şehri kuş bakışı izleyebilirsiniz.
Bir de fotoğraf bölümü yapmışlar, hemen bir kare çekip sosyal medyamda paylaşıverdim.

Nereden çıktı bu kulak kanatan şarkılar?

Üstelik milyonlar tarafından dinleniyor.
Meraktan mı dinliyorlar, sevdiklerinden mi, anlamıyorum gerçekten...
Önce Lvbel C5’in şarkısı, sonra Turabi’nin İngilizce ‘türküsü’...
Of ki ne of!
Turabi’ninkine erişim engeli talebi gelmiş Allah’tan.
Bu şarkıları sırf haber olmak, gündeme gelmek için yaptıklarını biliyoruz.
Hadi onlar yapıyorlar da biz neden dinliyor ve viral hale getiriyoruz bunları peki?

Sıkılmadık mı sosyal medyadaki karalayıcı yorumlardan?

Sıkılmadık mı insanların sosyal medyada hiç tanımadıkları kişileri acımasızca eleştirmesinden?
Sıkılmadık mı o mecralarda atılan iftiralarla insanların hayatının zora sokulmasından, itibarsızlaştırma çabalarından?
Neyin düşmanlığı, neyin nefreti bu?
Bunları düşünmekten kendimizi alamaz olduk artık...
Son dönemde sosyal medyaya bakmaktan hiç ama hiç keyif almıyorum inanır mısınız?
Kiminle konuşsam aynı modda.
Çağımızın çığ gibi büyüyen mecrası oysa.

Tekelleşme iddiasıyla ilgili soru sorulacak en doğru insan Hülya Avşar’dı, son sözü de o söyledi: “Güçlü olan kazanır, güçlü olacaksın.”

Son dönemin tartışma konusu menajerlik firmaları, şimdilerde mercek altında.

“O onunla olmuş, bu çok iş almış, şu iş alamamış...”

Aman aman aman, sektör karıştı.

Meselenin bir de “aşk” kısmı var ki, o bence hiç kimseyi ilgilendirmemeli.

Yok efendim Serenay Sarıkaya’yla Mert Demir reklam aşkı yaşıyormuş.

Reklam aşkı yaşayan hiç kimse bu kadar samimi olamaz, bu kadar mutlu gözükemez bence.

Gerçek olan nedir peki? Mert Demir’in de söylediği gibi: Aşk.

“

Tanıyan bilir, kış tatili seven birisi değilim. Lahana bebek gibi giyinmek, hiç benlik değil. Ama bu sene dağ tatillerine gideceğim diye kendime söz verdim.

2025 yılının ilk lokasyonu da İsviçre’nin gözde kayak merkezi St. Moritz oldu.

3 gün önce geldiğim bu güzel dağda çok keyifli anlar geçirdim ve yeni yerler keşfettim, sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Buranın en iyi otellerinden biri olan Kulm Otel’e yerleştik. Otelin lobi alanı tam bir piyasa yeri. Konaklayan da, dışarıdan gelen de buraya mutlaka uğruyor.

Kulm Otel için tam bir aile oteli diyebilirim. Hizmet ve servis gayet başarılı. St. Moritz’e gelmeyi düşünenler, konaklamak için listesine alabilir.

Alışveriş derseniz aman aman! Bütün dünya markaları, en son tasarımlarını ve buraya özel ürünlerini St. Moritz’e taşıyor.

Sadece kayak yapmayın, bölgeyi mutlaka bir turlayın. Aradığınız ürünleri bulmanız garanti.

Aralık ayı demek, Avrupa’nın cıvıl cıvıl olduğu bir ay demek.

Noel zamanı tüm sokaklar rengarenk.
Avrupa soğuğuna rağmen herkes eşiyle dostuyla sosyalleşiyor.
Alışveriş şenlikleri, oyun alanları, yeme içme stantları; her yer kalabalık.
Biz de yedi yakın arkadaş, doğum günü kutlaması bahanesiyle hafta sonu soluğu Paris’te aldık.
Paris tam bir Noel şehri olmuş.
Restoranlar full, lunaparklar, şenlik alanları hıncahınç doluydu. Mağazalarda ürün kalmamış denilebilir, Noel ve yılbaşı hediyesi almak isteyenler dükkânları talan etmiş.

Sevgili okuyucularım, sürekli seyahat halinde olmaktan şehirde yeni açılan mekânları atlıyor olabilirim. Ama geldiğim an itibarıyla listeme eklediğim yerleri gezmeye başladım. Buyurun bakalım yeni nereler açılmış...

İstinyePark Alışveriş Merkezi içinde yeni açılan caddede kafelerle dükkânlar sıralanmış durumda.
∆ Cantinery: Zorlu ve Emaar AVM’den sonra İstinyePark içerisinde de kendine yer edinivermiş hemen. Ekip aynı, servis aynı, lezzet aynı. Açıldığı günden beri popülaritesini de sağlamış durumda.
∆ Epoca: Zorlu Morini ve İstinyePark Clove’nin sahipleri Yaprak Baltacı ile Başak Soykan’ın yeni çocukları Epoca, kahvaltıdan akşam yemeğine kadar geniş bir yelpazeye sahip. Özellikle kahvaltı servisiyle öne çıkmayı planlıyorlar. Menüde yer alan taco çeşitleri favori olacak gibi duruyor.
∆ Cova: Milano’dan sonra İstanbul’da da şube açmış bulunuyor. Ha geldi ha gelecek derken sessiz bir şekilde İstinyePark’ta yerini aldı. Milano’ya gidenler bilir, Cova’nın tatlıları şehrin favorilerindendir. Mekân burada da doluluk sağlamayı başarmış. Özellikle imza tatlısı maritozzo denenmeye değer.
∆ Mezzaluna: Uzun zamandır Türkiye pazarında olan İtalyan restoranı, yeni yerinde kapılarını açmış bulunuyor. Ah o pizzaları yok mu pizzaları, parmak yedirten güzellikte!

Bir keyif günü

Kendime slogan olarak seçtiğim “Kimseden fayda yok” sözünün her zaman arkasındayım.

Ah ah koskoca 50 yıl nasıl geçmiş... Farkındaysanız tek istikrarlı devam eden ödül töreni Pantene Altın Kelebek...

Hâlâ ilk günkü heyecanıyla üstelik... Biz çok heyecanla hazırlandık geceye...

Günler öncesinden hazırlıklar başladı. Oylamalar, jüri kararları derken ödül listeleri ortaya çıktı ve muhteşem gece başladı... Bu sene de her sene olduğu gibi ünlü akını vardı geceye... Ben de kısa kısa geceden notlarımı sizlerle paylaşacağım...

∆ Salih Bademci muhteşem enerjisiyle salonu güldürmeyi başardı.

∆ Mert Yazıcıoğlu oy patlamasıyla ‘yılın erkek oyuncusu’ ödülünü alıp Cüneyd Efendi tarzı konuşmasıyla geceye damga vuran isimlerden oldu.

∆ Çağla Şıkel yıllardır Altın Kelebek sahnesinin sunucusu. Bu sene iki evladının elinden ödül alma keyfini yaşayıp gözyaşlarına boğuldu ve herkesi ağlattı süper bir andı.

∆ Bülent Ersoy ödülünü aldı, konuşmasını yaptı ve şanına yakışır bir şekilde sahneyi terk etti. Muhteşemsin Divamız...

∆ Hande Yener