Böyle bitmemeliydi

MAÇ başlamadan önce, ilk 5’i ile kenar oyuncuları arasında ciddi bir seviye farkı olan Arjantin’in etkili oyuncularının yorgun ve faul problemi nedeniyle etkili olamayarak karşılaşmanın sonunda teslim olacağı çok kimse tarafından öngörülmüştü.

Ancak tam tersi oldu, önce maçı 14 sayı farktan uzatmaya götürdüler, sonra da maçı götürdüler...
Takımımız 33 dakika gerçekten iyi hatta zaman zaman çok iyi oynadı. Hücumda her zaman dile getirdiğim her 2 toptan biri içeri iniyor veya penetre paslarla çember altı sayı buluyor, ribaund sonu hızlı hücumlarla Arjantine ciddi üstünlük sağlıyorduk. Savunma ise özelikle iki Kerem Tunçeri’nin oyun kurucu üzerine yaptığı 1-4 baskısı tüm savunmayı ateşliyor ve coşkulu savunma, Arjantin’in çok düşük yüzde ile oynamasına neden oluyordu. Üçüncü periyotta saha içi yüzdeleri %40 idi.

Senaryo deÄŸiÅŸtiren savunma  Â
 
ARJANTİN’in son periyotta yaptığı alan savunması verim vermiyor gibi görünse de (4’te 3 hücum ettik), maçın momentumunu ve yukarıda anlattığım senaryoyu değiştirdi. Koç Tanjeviç’in 3 dakika ara ile aldığı molalar bile bekleneni vermedi. Maça geri dönen Arjantin baskıyı arttırarak yaptığı presten verim alırken, 78-71 den sonra baskıya karşı topu önce Kerem Gönlüm sonra Semih’e getirttik. Bu dönem tartışmasız Kerem-Ender ikilisi ile geçilmeli idi.

Geriden gelen kazanır

Son 5-10 saniyede yediğimiz 5 sayı ile uzatmaya giden maçta, ‘Geriden gelen genellikle kazanır’ sloganı, bir kez daha böyle düşünenleri haklı çıkardı. Hele yaptıkları alan savunmasına karşı yaptığımız hücum bizim hiç ZONE hücumumuz yokmuşçasına kötü gözüktü.
Yazarın Tüm Yazıları