Paylaş
Cumhuriyet gazetesinin Mit tırlarıyla ilgili haberini etik bulmasam da Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklu yargılanmasını doğru bulmuyorum. Can Bey’in, ülkesini -benim ve ona karşı olanlar kadar- sevdiğinden şüphem yok. Dündar’a, ilgili haberi yaptıran sebebin de vatan sevgisinden ziyade hükümete karşı tepki olduğunu düşünüyorum.
Bir habere istinaden tutuklu yargılanmayı anlamsız bulsam da, geçenlerde canlı yayında sarf ettiği bir cümle yüzünden hayatı zindana çevrilen ve öldürülen Tahir Elçi’nin ardından çok da anlaşılmaz gelmiyor.
Canlı yayında düşüncesini söylediği için kendisini, TV kanalını ve Ahmet Hakan’ı hedef gösteren insanlar, Elçi’nin ölümünden sonra birbirlerine çeviremediği kanlı parmaklarını yine aynı hedefe doğrulttular. Ölümler karşısında dahi yanlışlarımızı sorgulamayan millet olup çıktık.
BİZ; Bir cümleyi bir hayatın önüne koyup, ölümü alkışladık. Elçi’nin bir baba, bir evlat, bir eş, bir can olmasını önemsemedik. Zannediyoruz ki, bugün önemsemediğimiz ölümler yarın bizim başımıza gelmeyecek. “AMA”larla başlayan taziye cümleleri kurulmayacak ardımızdan.
Kendimiz için istemediğimizi karşımızdaki için istemedikçe imanımızı kabul etmeyen bir dinin mensubu olarak; insanların toprak altına veya demir parmaklıklar arkasına gönderilmesinin ardından gösterdiğimiz sevinç gösterilerinin ve vurdumduymazlığın, geçici bir durum olduğuna inanmak istiyorum.
Millet olarak sağduyumuzu tekrar kazanacağımız günlerin yakın olmasını temenni ediyorum.
Tahir Elçi’ye rahmet, ailesine sabır diliyorum. Can Dündar’a ve Erdem Gül’e geçmiş olsun, selam olsun…
Paylaş