Suriye’de PKK-YPG silah bırakmaya yanaşmıyor

Ama görünen o ki Mazlum Abdi, Öcalan’ın değil İsrail’in çocuğuymuş.

Çünkü Öcalan’ın değil, İsrail’in sözünü dinliyor.

Öcalan’ın silahların bırakılması ve PKK’nın feshedilmesi çağrısından sonra Mazlum Abdi, “Öcalan’ın çağrısı PKK’yaydı, doğrudan bizim bölgemiz için değildi” dedi.

Öcalan şokta olmalı. Çünkü Suriye’ye geçtiğinde Afrin’de Mazlum Abdi’nin ailesine ait evde kalmış, çocukluğundan itibaren yanına aldığı Mazlum Abdi’yi özel olarak yetiştirmişti. O nedenle Mazlum Abdi’nin kayıtsız şartsız çağrısına uyacağını düşünüyordu.

Ama manevi oğlu Öcalan’ı sırtından hançerledi.

SURİYE’Yİ İSTİKRARSIZLAŞTIRMAK

Bu, Mazlum Abdi’nin Öcalan’a kişisel başkaldırısının ötesinde ABD ve İsrail’in stratejisi. Özellikle de İsrail’in. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’in Suriye’yi istikrarsızlaştırmaya çalıştığı uyarısında bulunmuştu. İsrail, Suriye’yi istikrarsızlaştırmak ve yeni Suriye yönetimini sıkıştırmak için Suriye-Lübnan sınırında Dürzileri, Suriye -Türkiye sınırında ise PKK-YPG’yi kullanıyor.

İSRAİL KULLANIYOR

Suriye’de Baas rejimi yıkıldıktan sonra SDG yöneticilerinden İlhan Ahmed, Suriye’nin güvenliğine İsrail’in dahil olmasını önermişti. İsrail, PKK-YPG’yi sadece Suriye yönetimine karşı değil aynı zamanda Türkiye’ye karşı da kullanmaya çalışıyor.

Mazlum Abdi de İsrail ve ABD’lilerden aldığı cesaretle Öcalan’ın çağrısına rağmen silah bırakmaya yanaşmıyor.

PKK, Öcalan’ın çağrısına uyacağını açıkladı. Kongreyi toplayıp PKK’nın lağvedilmesini görüşeceklerini bildirdiler. Ancak Öcalan’ın “Tüm gruplar silah bırakmalı” demesine rağmen Mazlum Abdi silah bırakmaya yanaşmıyor. İsrail’den aldığı cesaretle PKK-YPG’nin silah bırakıp Suriye devletinin bir parçası olması önerisine karşı çıkıyor.

DÜRZİLERİ KIŞKIRTIYOR

İsrail, Suriye’yi Lübnan’a çevirmek ve Ahmet Şara yönetimini sıkıştırmak için güneyde Dürzileri, kuzeyde ise PKK-YPG’yi kullanıyor. Dürzi Lider Velid Canpolat, “İsrail mezhepleri kullanarak bölgeyi parçalamak istiyor” dedi. İsrail’in silahlandırdığı küçük bir Dürzi grup, Şam kırsalında yer alan Ceramana ilçesinde karakolu basarak bir görevliyi şehit etmişti. Suriye ordusu Dürzi grubu tasfiye ederken, Dürzilerin önde gelenleri de terörist gruba karşı çıktı. Böylece İsrail amacına ulaşamadı.

ASKERİ HAREKÂT HAZIRLIĞI

Mazlum Abdi’nin liderliğini yaptığı PKK-YPG ise İsrail planları doğrultusunda hareket ederek silah bırakmamakta direniyor. 

Türkiye, 8 Aralık’ta Suriye’deki devrimden sonra kan akmadan bu sorunun çözülmesi ve PKK-YPG’nin silah bırakarak Suriye yönetiminin altında yer alması için zaman tanıdı. Bu süre sınırsız değil. Silah bırakmamakta ısrar ederlerse bu kez B planı devreye girecek. Suriye ordusu ile birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu ortaklaşa büyük askeri harekâta girişecek. Askeri harekât planları hazırlanmış durumda.

GÜNAH BİZDEN GİDER

Cumhurbaşkanı Erdoğan çok net konuştu. “Şayet verilen sözler tutulmaz, süreç bir şekilde oyalama, savsaklama, göz boyama, isim değiştirip bildiğini okuma gibi şark kurnazlıklarına evrilmeye çalışılırsa günah bizden gider. Halen devam eden operasyonlarımızı, gerekiyorsa taş üstüne taş, omuz üstünde baş bırakmadan son teröristi bertaraf edene kadar sürdürürüz” dedi.

ESED, ZELENSKİ, SADDAM

Mazlum Abdi, bu söz Erdoğan sözü.

Erdoğan, Beşar Esed’e elini uzattı. Esed, Erdoğan’ın uzattığı eli sıkmadı. Sonuç? Beşar Esed devrildi, ülkesini terk etmek zorunda kaldı.

Mazlum Abdi, ABD ve İsrail önce kullanır, sonra seni kapının önüne koyar.

Örnek mi istiyorsun Zelenski’ye bak. Kongrede ayakta alkışladıkları, savaşa sokup milyarlarca dolarlık silah ve para verdikleri, Beyaz Saray’da ağırladıkları Zelenski’yi işleri bitince Beyaz Saray’dan kovdular.

Saddam Hüseyin’i de İran’a karşı kullandırdılar.
8 yıl savaştırdılar. Sonra Kuveyt’e soktular. Saddam’ın sonu ne oldu? Sonu idam sehpası oldu. Ülkesini işgal edip, Saddam’ı astılar.

Senin ömrün onlar kadar da uzun olmaz. Seni kullanırlar sonra peçete gibi buruşturup atarlar.

DÜĞMEYE BASILACAK

Mazlum Abdi, İsrail ve ABD ile işbirliği yapıyor. Silah bırakmaya yanaşmıyor. Öcalan’ın çağrısını üzerine almıyor. Öcalan, “PKK-YPG benim örgütüm değil, İsrail’in kuklası olmuş” diyecek. Mazlum Abdi’yi kendi sözünü dinlemek yerine İsrail’den talimat almakla suçlayacak. Artık Türkiye’den de günah gitti. PKK-YPG’nin Suriye’de silah bırakmadığı netleştiği andan itibaren büyük askeri harekâtın düğmesine basılacak. O zaman Mazlum Abdi’yi İsrail gelsin kurtarsın.

SİLAH BIRAKIP PKK FESHEDİLMEDEN ASLA

PKK’nın silah bırakması gündeme gelince şimdiye kadar PKK’ya karşı olduğunu iddia eden bazı kesimleri bir telaş aldı.

“Önce asla ve kat’a Öcalan böyle bir çağrı yapmaz” dediler.

Öcalan çok net ve açık bir şekilde silahların bırakılması ve PKK’nın kendini feshetmesi çağrısını yapınca bu kez “Öcalan istese de Kandil buna yanaşmaz” dediler.

PKK, Öcalan’ın çağrısına uyacağını açıklayınca bu kez Sırrı Süreyya Önder’in bir sözüne sarıldılar. Sırrı Süreyya Önder’in, Pervin Buldan’ın, Ahmet Türk’ün bu süreçte çok büyük katkısı oldu. Sırrı Süreyya Önder’in PKK’nın silah bırakması ve kendini lağvetmesi yönündeki çabalarından rahatsız oldular ama “Bu perspektifi ortaya koyarken şüphesiz silahların bırakılması ve PKK’nın kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir” sözünü ellerine geçmiş bir fırsat gibi kullanıyorlar.

ÖNCE SİLAH BIRAKILACAK

Ankara’nın yaklaşımı çok net. PKK kendini feshetmeden, silahlar bırakılmadan, silahların bırakıldığı tespit edilmeden, teröristler dağlardan inmeden hiçbir adım atılmayacak.

PKK, kongresini toplayıp kendini feshetme kararı alır, silahlar bırakılırsa örgüt mensuplarıyla ilgili olarak yapılacak işlemler var. Türk vatandaşlarından PKK’ya katılanlar, suçlarına göre hukuki bir muameleye tabi tutulacaklar. Devlette bunların hepsinin kaydı var. Terör eylemlerine katılan, suç işleyen ya da sadece dağa çıkmış ama eyleme katılmamış olan, lider düzeyinde olup eylem talimatını veren gibi kategoriler var. Ahmet Türk’ün işaret ettiği gibi cezaevinde olanlar var. Ona göre işlem yapılacak.

GENEL AF YOK

Bir demokratik dönüşüm gerekli olabilir. Ama ne zaman? PKK silah bırakıp kendini lağvettikten sonra. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belirttiği gibi genel af, maf yok.

BEKA SORUNU DEMEK

Bakın PKK sorunu demek Türkiye’nin beka sorunu demek. Şehit haberlerinin gelmesi demek. Bu sorunun çözülmesine destek vermek gerekmez mi? Tam tersine birileri, aman PKK sorunu çözülmesin, şehitler gelmeye devam etsin, biz de bunun istismarını yapalım derdindeler.

Sizin siyasetiniz batsın.