Abdulkadir Selvi

Erdoğan’ın muhalefete jesti

15 Mayıs 2025
PKK’nın silah bırakma ve fesih kararından sonra gözler Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çevrilmişti. O nedenle Erdoğan’ın AK Parti grubundaki konuşmasını dikkatle takip ettim.

Erdoğan konuşmasına tek parti dönemini sona erdiren ilk serbest seçimlerin yapıldığı 14 Mayıs’ı hatırlatarak başlattı. Ben de burada başka bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.

MENDERES’LE GÖRÜŞME

27 Mayıs’tan sonra darbeciler, Menderes’le Yassıada’da tek bir görüşme yapıyorlar. Darbeciler bir süre sonra asacakları Menderes’e, “10 yıl boyunca Güneydoğu bölgesini nasıl huzur içinde idare ettin? Ayaklanmalar yaşanmadan bölgeyi yönetmeyi nasıl başardın?” diye soruyorlar. Menderes, demokrasi prensipleri ve eşit vatandaşlık anlayışıyla yönettiği için başarılı olduğunu anlatıyor.

Ama 27 Mayısçılar, Kürt ileri gelenlerini Sivas kampına toplayarak, “Kürt’üm diyenin yüzüne tükürün” diye kampanyalar düzenleyerek acılar çekmemize neden olan sürecin tohumlarını atıyorlar.

ERDOĞAN’IN YAKLAŞIMI

Tekrar Erdoğan’ın konuşmasına dönecek olursak; PKK’nın silah bırakma kararıyla birlikte Erdoğan tarihi bir başarının altına imzasını attı. Kürt sorununu çözen ardından da PKK’yı tasfiye eden lider olarak tarihe geçti. Meclis kürsüsünden “Terörün, silahın, şiddetin devri artık kapanmıştır” dedi. Ancak başarıyı kendi hanesine yazmadı, başarıyı millete mal etti, muhalefeti de sürece dahil eden bir yaklaşım sergiledi. Bunlar çok sağlıklı yaklaşımlar. Bizim buna ihtiyacımız var. 

DİL ÖNEMLİ

Erdoğan

Yazının Devamını Oku

Erdoğan’ın gerçekleştirdiği devrimler

14 Mayıs 2025
PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetmesi kararı son dönemlerin en büyük devrimlerinden birini oluşturuyor.

Bu muazzam gelişmenin altında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü liderliği yatıyor. Erdoğan gibi bir lider olmasaydı biz bunu başaramazdık.

Bunu hamaset olması için söylemiyorum. Tam aksine dünyadaki terör örgütlerinin silah bırakma süreçlerini takip eden birisi olarak söylüyorum.

İngiltere’deki IRA’dan İspanya’daki ETA’ya, İtalya’daki Kızıl Tugaylar’dan Kolombiya’daki FARC’a kadar terör örgütlerinin silah bırakması hep uzun pazarlıklar sonucunda gerçekleşti. Hep altını çiziyorum. İngiltere IRA’yı bitirirken yanında ABD’nin güçlü desteği vardı. ABD Başkanı Bill Clinton, Tony Blair’den daha çok çaba sarf etti. İspanya ETA’yla görüşürken Avrupa Birliği destek verdi.

ABD, 11 Eylül’e rağmen El Kaide ve DEAŞ’ı tasfiye edecek bir mekanizma oluşturamadı. Ama Türkiye, 47 yıl sonra PKK’nın silah bırakması ve kendini feshetme kararı almasını sağladı.

MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın yürüttüğü çalışmalar belki 1  yıllık bir süreyi kapsıyor ama onun zemini çok önceden hazırlandı.

Öcalan, 27 Şubat’taki çağrısında PKK’nın ömrünü tamamladığını belirterek, “Ülkede kimlik inkârının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır” demişti.

PKK’YI BESLEYEN YANLIŞLAR

12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi’ndeki işkenceler ile birlikte 1990’lı yıllarda OHAL dönemiyle birlikte köylerin boşaltılması, faili meçhul cinayetler, hastanede ve cezaevi görüşünde dahi Kürtçe konuşmanın, Kürtçe müziğin yasak olması PKK’yı besledi.

Yazının Devamını Oku

Yeni süreç nasıl işleyecek

13 Mayıs 2025
Ve başardık.

PKK silah bırakma kararı aldı ve kendini feshetti.

Kandil’den yapılan açıklamada, “12. PKK Kongresi, PKK’nın örgütsel yapısını feshetme ve silahlı mücadele yöntemini sona erdirme kararı almıştır” denildi.

Böylece bir dönemin sonuna gelindi. Bir devir kapandı. Yeni bir devir açıldı.

O nedenle 12 Mayıs 2025 bu açıdan tarihi bir gün. Bunu biz başardık. Ülkemizi böldürmedik. Ayrı bir devlet kurdurmadık. 50 yıl içinde çok ağır bedeller ödedik. Şehitler verdik. Ama netice itibarıyla PKK’nın silah bırakmasını ve kendini feshetmesini sağladık.

İngiltere IRA’yı bitirdi. Ama en büyük destekçileri ABD oldu. İngiltere Başbakanı Tony Blair, “ABD Başkanı Bill Clinton benden daha fazla çaba gösterdi” dedi.

İspanya, ETA sorunun çözdü. Ama Fransa başta olmak üzere Avrupa Birliği güçlü bir şekilde destek verdi.

Ama biz bunu kendi başımıza başardık.

Hem de ABD’ye, İngilizlere, İsrail’e ve İran’a karşı başardık. O nedenle 12 Mayıs 2025 tarihini bir yere kaydedin diyorum.

Yazının Devamını Oku

Yeni dönemin paradigması

12 Mayıs 2025
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her an müjdeleri alabilirsiniz ve alacaksınız” dedi.

PKK silah bırakma ve kendini feshetme kararı aldı. Açıklanacak metin üzerinde uzlaşmaya vardılar. Sıra, kararın açıklanmasına kaldı. Artık günler değil saatler sayılı. 50 yıldır bu anı bekledik. Bunun için mücadele ettik. Birkaç saat daha bekleriz.

PKK ile mücadelede tarihi günlerden geçiyoruz.

Çünkü bu karar sadece PKK’nın silah bırakması değil bir devrin kapanması demektir.

Şehitlerin geldiği, baskınların yaşandığı, sınır ötesi harekâtların düzenlendiği bir dönemin sonuna geldik.

NESİLLER BÜYÜDÜ

Birkaç nesil bununla büyüdü.

Babasının terörle mücadele anılarını dinleyenler şimdi çocuklarına anlatacak yaşa geldi. Bu işin sonu yok. Türkiye, PKK’yı yendi. Hem de birkaç kez yendi. Ancak Ortadoğu’daki işgaller, iç savaşlar nedeniyle ABD ve İngilizler başta olmak üzere büyük güçler PKK’yı yaşattı. İran besledi. Artık bir dönemin sonuna gelindi.

50 yıldır akan kan ve gözyaşına son verecek tarihi adım atıldı.

Yazının Devamını Oku

Bir devir kapanıyor PKK silah bırakıyor

9 Mayıs 2025
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı. PKK silah bırakıyor.



Önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasını paylaşmak istiyorum. Erdoğan, “Bütün engelleri aştık, PKK bugün yarın silah bırakacak, örgüt feshedilecek. Ardından hepimiz için yeni bir dönem başlayacak” dedi.

Kandil silah bırakma ve kendini feshetme kararı aldı. Silah bırakma ve fesih kararı sadece PKK’yı kapsamıyor. Çatı yapılanması olan KCK adına bu karar alındı. Bir aksilik olmazsa açıklama bugün yapılabilir. En fazla hafta sonu açıklama yapılır.

50 YILLIK PRANGA

Bu, bir devrin bittiğinin yeni bir devrin başladığının ilan edilmesidir.

Bu, ayağımıza vurulan 50 yıllık prangaların kırılması demektir.

Yazının Devamını Oku

Erdoğan ile Bahçeli PKK’nın silah bırakmasını mı konuştu

8 Mayıs 2025
CUMHURBAŞKANI Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin görüşmesine ilişkin olarak tecrübeli bir siyasetçi, “İleriye dönük konuları konuşuyorlar” demişti.

Cumhur İttifakı’nın iki liderinin, Türkiye’yi yakından ilgilendiren konuları değerlendirdikleri bir gerçek. Ben bu görüşmede PKK’nın silah bırakma ve kendini feshetme sürecinin ele alındığını düşünüyorum. Çünkü süreci başlatan çağrı Bahçeli’den gelmiş, Terörsüz Türkiye hedefinin mimarı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan olmuştu. Süreç şimdi çok kritik bir aşamaya geldiği için iki liderin son gelişmeleri değerlendirmemesi düşünülemez. Çünkü Terörsüz Türkiye kendi eserleri olacak.

PKK SİLAH BIRAKIYOR

Bir süredir başka sıcak gelişmeler yaşandığı için PKK’nın silah bırakma ve kendini feshetme kararına ilişkin gelişmelere ara vermiştim. Bunu bazı meslektaşlarım ve siyasiler, ‘PKK silah bırakma kararını almıyor, o nedenle artık yazmıyorlar’ şeklinde değerlendirmiş. Bir defa bu yanlış bir değerlendirme olur.

İkincisi ise Türkiye’nin beka sorunu olan 50 yıllık bir mesele çözülürken şu saatte, şu günde diye bir takvim vermek doğru olmaz. Ama PKK’nın silah bırakması yönünde olumlu gelişmeler var. Kısa bir süre sonra Kandil’den silah bırakma ve kendini feshetme kararının açıklanması bekleniyor. Bu süreç belirli bir aşamaya kadar getirildi.

IRA SÜRECİ

Ancak bu tür olaylara birkaç gün önce ya da sonra diye bakılamaz. IRA ile anlaşmanın açıklanacağı sabah dahi kriz yaşanmış, Tony Blair’in açıklamasına göre ABD Başkanı Bill Clinton devreye girerek krizin aşılmasını sağlamıştı. Ayrıca 50 yıldır akan kan duracak. Bundan daha önemli bir şey olabilir mi? Ha bir hafta önce olmuş ha bir hafta sonra. Ayrıca saat ve dakika vererek bitirme gücünüz vardıysa, o zaman bunca yıl niye beklediniz? Niye bitirmediniz? PKK silah bıkaracak diye birileri rahatsız oluyor. Onlar güya PKK’ya düşman ama terör örgütünün bitmesini değil dağda olmasını istiyorlar: Bu ne yaman bir çelişki.

BARIŞA HASRET

Sırrı Süreyya Önder

Yazının Devamını Oku

Saldırgan kimleri koruyor

7 Mayıs 2025
ÖZGÜR Özel’in “Saldırı bize, bana, hepimize yazılmış açık bir mektup. Bu hepimize yapılmış bir saldırıdır” tespitine katılıyorum.

Bu saldırı Özgür Özel’in şahsında sivil siyasete yapılmış bir saldırıdır. Bu saldırı Özgür Özel üzerinden siyasete verilmiş bir mesajdır. Ancak iktidarı ve muhalefetiyle siyasetin ortak bir duruş sergilemesi de karşı bir mesaj oldu.

Özgür Özel’e saldıran Selçuk Tengioğlu isimli cani tutuklanarak cezaevine konuldu ama bu olay henüz aydınlatılamadı. Bu olayın aydınlatılması lazım. Yoksa bunun devamı gelir.

SENARYO YAZIYOR

Özgür Özel’e saldırıda bulunan Selçuk Tengioğlu’nun hem poliste hem savcılıkta verdiği ifadesi üzerinde çalışılmış ama çelişkilerle dolu. Saldırgan resmen senaryo yazıyor ve bizim buna inanmamızı istiyor. Her nedense siyasi saldırılarda, suikastlerde, cinayetlerde saldırganlar hep benzer ifadeleri verirler. Benzer senaryoları yazarlar. Biz bunlara fotokopi ifadeler diyoruz. Öğretilmiş, ezberletilmiş, üzerinde çalışılmış ifadelerdir. O nedenle diyorum ki azmettiren, yönlendiren ve bu şahsa ifadesini öğretenler kim ya da kimlerse bunların ortaya çıkarılması lazım. Saldırganın polisteki ve savcılıktaki ifadesini okurken değme köşe yazarı, siyasi analist bu kadar düzgün cümleler kuramaz, böyle bir analizi yapamaz diye düşündüm. CNN Türk yayınında üç köşe yazarı vardık. Üçümüzün ortak kanaati de aynı yönde oldu. Bu şekilde bir ifade vermeyi kim ya da kimler öğretti acaba?

YALAN RÜZGÂRI

“Kusursuz cinayet yoktur” derler. Kusursuz ifade de yok. Saldırganın ifadesi baştan sona yalan ve çelişkilerle dolu. Yalan rüzgârı gibi. “Bir anlık öfke ile elimi kaldırdım” diyor. Yalan “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in girişini veya çıkışını beklemem söz konusu değildir” diyor. Büyük bir yalan.

ANBEAN TAKİP

Tam aksine

Yazının Devamını Oku

Provokatörler işbaşında

6 Mayıs 2025
ÖZGÜR Özel saldırının ardından tam bir devlet adamı gibi konuştu.

Saldırının sivil siyasete yapıldığını söyledi. Siyasi rakiplerini ya da iktidarı hedef göstermedi. Kitleleri galeyana getirecek bir konuşma yapmadı. Tam aksine “Gün, buradan bir husumet, bir kin, bir kavga çıkarma günü değildir” diye uyarıda bulundu. Özgür Özel gece yarısı CHP Genel Merkezi’nin önünde toplanan kalabalığa yaptığı konuşmada makul mesajlar verdi; “CHP, saldırıdan çıkar peşine düşmez” dedi. Şahsına yönelik saldırıyı değil CHP’yi ön plana çıkardı. “Bu partimize bir kumpas” diye konuştu. Heyecanlı partililere, CHP’nin iktidarını hedef gösterdi. Sorumlu bir parti liderinin yapması gerekeni yaptı.

KUTUPLAŞMAYA DİKKAT

Bu saldırı üzerinden düşmanlık üretmenin saldırıyı yapan ya da yaptıranların amacına hizmet edeceğini söyledi. “Kutuplaşmanın, keskinleşmenin kimseye faydası yok” derken haklıydı. Çünkü kutuplaşan, keskinleşen ortamlardan hep bulanık suda balık avlamak isteyenler yararlanır. Provokasyonlara dikkat çekti. “Birileri provokasyon yapacaksa böyle birilerini bulurlar” tespiti isabetliydi.

KIZINI HEDEF ALDILAR

Zaten daha Özgür Özel sözlerini bitirmeden provokatörler harekete geçti. Sanal medya üzerinden Özgür Özel’in kızı İpek Özel’in açık adresini yayınlayarak tehdit ettiler. Bir baba için en yaralayıcı yer, evladının hedef gösterilmesidir. Hele bu bir de kız çocuğuysa... Özgür Özel’e saldıran Selçuk Tengioğlu adına açılan sahte hesaptan kızı İpek Özel’in adres bilgileri paylaşıldı ve “Bu filmin sonu mezarlık olur” denilerek ölüm tehdidinde bulunuldu.
Özel’in kızının korunması artık bir devlet sorunudur. Devletimiz onun kılına zarar gelmesine izin vermemelidir. Bu tür karanlık planlar yapanlar yakalanıp adalete teslim edilmeli.

SAĞDUYULU-SAĞDUYUSUZ

Ö

Yazının Devamını Oku