Mehmet Yaşin
Binlerce yıllık lezzet deneyimi
Dünya, Konya’ya akıyor bu hafta. Nedeni malum: Şeb-i Arus. Yani sevgiliye kavuşma anı. Daha düz söylersek, Mevlana’nın ölüm günü. Zaten cömert bir kent olan şehir bu günlerde konuklarına çok şeyler sunuyor. Açıkhava müzesi olan kentin mutfağı ise Çatalhöyük’e kadar dayanıyor. Et ve hamurun en güzel örneklerinin yer aldığı kentte 600 civarında lokanta bulunuyor. Kulak verin; “Nerede damaklarımızı şenlendirelim” diye başınız dönmesin.
Dünya, Konya’ya akıyor bu hafta. Nedeni malum: Şeb-i Arus. Yani sevgiliye kavuşma anı. Daha düz söylersek, Mevlana’nın ölüm günü. Zaten cömert bir kent olan şehir bu günlerde konuklarına çok şeyler sunuyor. Açıkhava müzesi olan kentin mutfağı ise Çatalhöyük’e kadar dayanıyor. Et ve hamurun en güzel örneklerinin yer aldığı kentte 600 civarında lokanta bulunuyor. Kulak verin; “Nerede damaklarımızı şenlendirelim” diye başınız dönmesin.Fotoğraflar: Alamy, Flickr, Konak Konya Kutfagi, Harbi Yiyorum, tripadvisor
“Onu yakalayabilmek için saat ve mevsimlerine iyice karışmanız lazımdır... Konya insanı ya bir sıtma gibi yakalar, kendi âlemine taşır yahut da ona sonuna kadar yabancı kalırsınız.”
“Selçuklu mimarisi ne büyük mucize! Zarafeti, tasarımdaki kendine özgülüğü, süslemesindeki ince mükemmelliği, Fransız Gotik mimarisinin en iyi örnekleri hariç bildiğim bütün mimari tarzların çok üstünde... Selçuklu sultanları Konya’da ikamet ederlermiş, şimdi de onların zevklerinin, güzelliğe duydukları sevginin ve ihtişamlarının rakipsiz bir anıtı Konya.”
Mutfağının temelleri Çatalhöyük’ten
Konumuz yemek. Onun için muhteşem Selçuklu mimarisini bir kenara koyup, mutfağa dalalım. Konya mutfağını gereği gibi anlatmak zordur. Veya çok maharet ister. Çünkü geçmişi 8 bin yıl öncesine kadar uzanır. Çatalhöyük kazılarında bu mutfağın izlerine rastlandığı söylenir.
Konumuz yemek. Onun için muhteşem Selçuklu mimarisini bir kenara koyup, mutfağa dalalım. Konya mutfağını gereği gibi anlatmak zordur. Veya çok maharet ister. Çünkü geçmişi 8 bin yıl öncesine kadar uzanır. Çatalhöyük kazılarında bu mutfağın izlerine rastlandığı söylenir.
Konya’yı yuva tutan Mevlevilerde mutfak çok önemli bir yer tutar. Onlar için mutfak eğitimin başladığı kutsal bir makamdır.
Konya’da 600 civarında lokanta olduğu söylenir. Onun için insanın başı döner, nereye gideceğine kolay karar veremez. Konya mutfağının başrol oyuncuları et ve hamurdur. Bu yemeklerin en lezzetlileri bu kentte pişer.
Ben size Cemo ile Kandil restoranları öneririm. Buralardaki lezzet bir iki adım daha öndedir. Tabii bu arada ünlü peynirli pideyi de ihmal etmemek gerekir.
Etli ekmekte kullanılan malzemeler kadar ustalar da önemlidir. Tırnakçı tabir edilen ustanın hamura eti yayması, çekerek uzatması, lezzeti artıran faktörlerin başında gelir. Fırıncı da bu konuda önemli bir rol oynar. Pidenin fırında kalma süresi, etli ekmeğin şeklini ve lezzetini etkiler.
Akçeşme’deki Somatçı Fitima lokantası da Mevlana dönemi yemekleriyle ünlüdür. Yemekler o dönem reçeteleriyle yapılır. Konya’nın kuru fasulyesi de çok lezzetlidir. Bu yemek için size Kazım Ağa’yı öneririm. Fasulyesi ağızda eriyor adeta.
Bakır kazanların içinde, fırında 5-6 saat pişen etler, kebabın yağı ile ıslatılmış tırnaklı pidelerin üstünde servis edilir. Kebabın yanında ise kuru soğan yemeyi ve buz gibi ayran içmeyi ihmal etmemeniz gerekir.
Tiriti yapmak için önce bayatlamış tırnaklı pideler tereyağında gevretilir. Sonra güvece yerleştirilir. Üstüne süzme yoğurt, ızgarada pişmiş kuzu eti konup fırınlanır. Fırından çıkan yemeğin üstüne salçalı sos ve tereyağı gezdirilip servis edilir.
Şimdi satıcılar kadın olmasa da, avlunun ortasındaki bölümde yine taze sebze ve meyve satılıyor. Avlunun kenarlarına sıralanmış dükkânlarda ise başta Konya’nın ünlü küflü peyniri olmak üzere, Anadolu’nun dört bir yanında üretilen peynirleri bulmak mümkün.