Dedi mi kodu mu

Ortalık dedikodu kaynıyormuş. Tabii bu da bir dedikodu. Ama dedikodu bu, ağzı torba değil ki büzesin. Dedikodu olduğu için, haliyle bizim de kulağımıza erişiyor. Huyum kurusun, hakkımda bir dedikodu dolaşıyorsa, buna anlayacakları üslupta kulislerde fısıldanan cümlelerle değil, açık açık herkesin duyabileceği şekilde cevaplamayı düstur edinmişim. Ama merak etmeyin tüm bir sütunu da, dedikodulara cevap vermekle harcayacak değilim. Dedikoduyu fırsat bilip, Türkiye için çok önemli bulduğum bir konudaki düşüncelerimi aktaracağım.Efendim dedikodu şu; Bendiniz Ağ Bilgisayarları (Network Computer-NC) kampının borazanı kesilmişim. Bildiğiniz gibi bilgisayar dünyasında bir NC-PC savaşıdır gidiyor. Bilgisayar dünyasının dev şirketleri, bir süredir NC ve PC cephelerinde kamplaşıyor. NC'cilere göre gelecek Ağ Bilgisayarları'nda. Sloganları, ‘‘Bilgiişlem ağdır’’. Gerekçeleri ise; artık İnternet ve intranetler var, bu gelişkin ağlar üzerinde pahalı kişisel bilgisayarlara gerek yok, gelecek güçlerini bağlı oldukları ağ üzerindeki anabilgisayarlardan alan terminal gibi kullanılan NC'lerde. PC'cilere göre ise NC'ler hiçbir zaman başarılı olamayacak. Gerekçeleri; PC'ler güçlü aletler, bugün ve gelecekte bir bilgisayarın kendisinden beklenen işleri yapabilmesi için güçlü olması gerekiyor, üstelik PC'ler de gün geçtikçe ucuzluyor, bu da NC'lerin tek avantajı olan ucuzluk özeliğini geçersiz kılıyor.İki kampında kendine göre haklı gerekçeleri var. Benim, başından beri savunduğum ise geleceğin ne NC'de ne de PC'de olduğu. Kanımca gelecekte hem NC'lere hem de PC'lere yer var. Bunun gerekçelerini eski yazılarımda aktarmıştım, şimdi tekrar edecek değilim.Gelelim dedikoduların asıl çıkma nedenine. Bu dedikoduların ‘‘bilgisayar destekli eğitim’’in gündeme gelmesi ve bu dev projede en doğru çözümün ‘‘ağ bilgiişlemi-Network computing’’ olduğunu savunmamla eşzamanlı başlaması boşuna değil. Nedeni basit, yeni proje dev bir pazar oluşturuyor. Türkiye'de 15 milyon öğrenci var. Bu da her öğrenciden 1 dolar kazanılsa, 15 milyonluk bir pazar demek. Dev pasta diliminin herkesin ağzını sulandırması, sulanan ağızların da dedikodu kusması çok doğal.Benim anlamadığım, PC kampındaki şirketlerin lobi faaliyetlerini iyice artırdığı bir dönemde NC kampındaki şirketlerin hiçbir tanıtım faaliyetine girmemesi. Bir anlamadığım nokta da, NC kampından ses seda yokken, benim onların nasıl borazanı kesilebileceğim.Evet ‘‘bilgisayar destekli eğitim’’de tek doğru çözümün ‘‘ağ bilgiişlemi olacağını sonuna kadar savunuyorum. Üstelik okullara konulan bilgisayarların birkaç yıl sonra çöpe gitmesini önleyecek bu çözümün PC pazarını da geliştireceğine inanıyorum. Yapılması gereken projenin ilk etabında yapılacak yatırımın bilgisayarlara değil, okullar arasında kurulacak sağlıklı bir veriyolu altyapısına yapılması, ardından öğretmenlerin eğitilmesi ve merkezi bir yapıya dayalı bilgisayarların okullara en son etapta yerleştirilmesidir.yurtsan@hurriyet.com.tr
Yazarın Tüm Yazıları