Banka reklamında dedikleri gibi ‘‘anlayış farklı, zihniyet farklı’’...İnternet farklı bir ortam. Anlayabilmek için anlayışın da, zihniyetin de farklı olması gerekiyor. İnternet'i geçmiş alışkanlıklardan, geçmiş değerlendirmelerden, geçmiş deneyimlerden gelen bir anlayış ve zihniyetle değerlendirip, buna göre hareket edenler her daim çuvallamaya mahkum. İnternet'i anlayabilmek için, en başta katı inançlardan kurtulmak, ve İnternet'i kendi doğası içinde değerlendirip, algılamak gerekiyor.İster sıradan bir İnternet kullanıcısı olun, ister İnternet üzerinde içerik sağlama çabasında bir amatör ya da profesyonel, isterse İnternet'in yaygınlaştırılmasını, altyapısının sağlamlaştırılmasını amaç edinmiş malum kurulun üyesi. Eğer kemikleşmiş anlayış ve zihniyetinizden kurtulamaz, İnternet'in kendine has doğasını kavrayamazsanız, ne sıradan bir kullanıcı olarak İnternet üzerinde aradığınız bilgiyi bulabilirsiniz, ne içerik sağlayıcı olarak kitleleri kendine çeken bir sayfa kurabilirsiniz, ne de malum kurul üyesi olarak olumlu bir işe imza atabilirsiniz.Malum kurulun, kurulduğu günden bu yana aylar geçmesine rağmen ‘‘İnternet Haftası’’ kutlamaktan başka bir iş yapamamasının nedeni de budur. Çünkü bu kurulun yarıya yakın üyesi, anlayışı ve zihniyeti İnternet'i kavramaya elvermeyen kişilerden oluşmuştur. Ve ne yazık ki, İnternet'in gerçek doğasını kavrayacak anlayış ve zihniyete sahip olan üyelerin güçleri bunlara yetememektedir.İnternet'in en önemli özelliği, bugüne kadar hiçbir ortamda rastlanmayan derecedeki açık yapısıdır. Evet İnternet üzerinde de, şifrelerle girilen kapalı kapılara sahip siteler mevcuttur. Ancak bu sitelerin ziyaretçi sayısı da malumdur. Örneğin İnternet'in doğasını kavramaktan aciz New York Times, zamanında paralı abone sistemiyle kullanıma açtığı sitesini, para ödeyip abone olan kerizleri gücendirmeden nasıl açık bir yapıya kavuşturabileceğinin yollarını aramaktadır. Malum kurulun anlayışı farklı, zihniyeti farklı kimi üyeleri de toplantılarını açık bir yapıya kavuşturmamakta direnmektedir.İnternet yayıncılığı ne gazete, ne radyo, ne de televizyon yayıncılığına benzer. İnternet yayıncılığının en önemli özelliği bilgilerin anında güncellenebilmesine izin vermesidir. Bu özellik diğer medyanın, yeterince sahip olmadığı bir özelliktir. Malum kurulun, malum zihniyeti tarafından yayınlanan Malum Kurul İnternet sitesinde ise malum kurul toplanıtılarının tutanakları aradan aylar geçtikten sonra yayınlanmaktadır. Kendi sitelerini bile, İnternet'in sağladığı olanaklardan faydalanmayı bilerek hazırlamaktan aciz bir kurulun İnternet için ne yapabileceği kuşkulu bile değildir.Mevcut teknoloji, bu tip toplantıların İnternet üzerinden canlı olarak yayınlanmasına izin vermektedir. Ancak malum kurul bırakın bu teknolojiyi kullanmayı, bu teknolojinin, kullanmayı bilen başkaları tarafından kullanılabilmesini olanaklı kılacak altyapıyı kuracak adımları bile altı aydır atamamıştır.Türkiye yıllardır vizyonsuz siyasetçilerden çekti. Şimdi tam da Necdet Menzir gibi vizyon sahibi bir bakan bulmuşken, böylesine bir fırsatın, kendisine anlayışı paslı, zihniyeti ağlı üyeleri öneren aklı evveller yüzünden tepiliyor olması yazıktır.Tükürüklü not: Bir gazeteci olarak İnternet Üst Kurulu'na üye olmak gibi bir talebim olamayacağını yine bu sütunda açık, seçik yazmışken, üye seçilmek için Üst Kurul'u eleştirdiğim yönünde etrafta dedikodu yapan kocakarı kılıklıların suratına, benim namıma tükürebilirsiniz.yurtsan@hurriyet.com.tr