Paylaş
Bu sene ilk Boyner Grup çıktı.
Çok doğru ve çok önemli bir sloganla: “Kadına kadın diyoruz, çocuğa çocuk!”, “18’den önce herkes çocuk” diyerek.
Reklam filminde oynayan bir kadın arkadaşım, yıllardır bu konuda aktivist. Tak tak tak, bu kadar kısa net, öz anlatılabilirdi. Kadın kadın, çocuk da çocuk.
Ardından Koç Grubu geldi.
Beni markalardan, reklamlardan iyice soğutan o “kadını tek role” indirgeyen, hapseden anlayışa dikkat çekiyordu.
“Roller çoktan değişti. Peki izlediklerimiz neden değişmesin?” diye sorarak.
Evet işte!
Dönerci kadınlar, marangoz kadınlar, makine başında kadınlar. Pilot kadınlar, taksi şoförü kadınlar var bu ülkede.
Kadının yapamadığı bir iş grubu, iş kolu yok. Kadınlar her yerde. Her işte çalışıyor. Her işte başarılı.
Ekmeğini taştan çıkarmak deyimi kadar sevdiğim bir deyim yok. Çünkü öyle!
O yüzden bütün o reklamların değişmesi şart.
En çok da Gözde Akpınar, Filli Boya, yine nasıl bir olayla çıkıp gelecek diye bekliyorum, doğruya doğru.
Ben bu yazıyı yazarken henüz sadece kısa tanıtım girmişti “mucizemsin” diyerek. Tüylerim diken diken... Tamamını gördüğümde gazete çoktan basılmış olacak.
Bu beklentiyi yaratmış olmak bile muazzam bir başarı bence.
Dahası böylesi bir güven duygusu; yani orada bir kadın var, her sene kadınlar için ekranları kapatıyor diyebilmek...
Bu güçlü kurumsalların, “kadın”a dair söylemden algıya her türlü değiştirilmesi gereken derin ve kabuklaşmış yaraya el atması, önemli ve dönüştürücü bir adım.
O yüzden beklentim var, o yüzden meraktayım.
Kadın ve kadın hareketi dünyayı kurtaracak en büyük kuvvet.
Yonca
“kadın”
Çocuk istismarı var denince ilk yapılması gerekenler
Çocuk istismarı haberi alıp tanıklık eden bir grup anne, bu durumda ne yapacaklarını bilmediklerini fark edip, neler yapılması gerektiğini Danıştay’da bir hakime danışarak 10 maddede özetlemişler.
#onunsesisenol etiketiyle herkesle paylaşmak üzere bana ulaştılar. Instagram hesabımda paylaştım. Köşemde de yazmak istedim.
Sistem işliyor. Önemli olan, o ilk adımı atmak için ne yapmamız gerektiğini bilmek.
Bu, hepimizin sorumluluğudur. Ne yapacağını bil. Paylaş, anlat, öğret. Harekete geç, #onunsesisenol...
Ayrıca 4yaprakliyonca.com web sitemde, indirilmeye, paylaşılmaya uygun şekilde hazırladığım “Cinsel İstismar Nedir” dosyasının olduğu yazımı da hatırlatmak isterim.
1- Bir çocuk size istismarı haber veriyorsa, hiç vakit kaybetmeden Çocuk Savcılığı’na bildirmek zorundasınız.
2- İstismar bilgisini, yani suçu ihbar etmezseniz, suça yardım ve yataklık yapmaktan suçlu sayılırsınız.
3- Adliye içerisinde Çocuk Savcılığı var; hızlı çalışan, işini şansa bırakmayan bir birim...
5- Savcılığın devreye girmesi için suç duyurusunda bulunulması şart.
6- Suç duyurusu saat 16:00’ya kadar yapılırsa, savcılık aynı gün çocuğu korumaya alabiliyor.
7- Suç duyurusu yapılınca ilk iş çocuğu korumaya almak. Diğer tüm işlemler daha sonra yapılıyor.
8- ALO 183 gelen her ihbarı Çocuk Savcılığı’na bildirmekle yükümlü. ALO 183’e yapılan her ihbar direkt savcılığa iletiliyor.
9- Suç duyurusunda somut bilgi vermek şart. Çocuk kimdir? Ad, soyad, adres...
10- Hiçbir yere ulaşılamadıysa, ilgili şehrin Baro’suna yazılı başvuruda bulunun.
#onunsesisenol
Paylaş