Teknoloji sayesinde mesafeler böylesine yakınlaşırken ne yazık ki, insanlar birbirlerinden giderek uzaklaşıyorlar.
Telefonlar, mail’ler ve bilgisayar başında geçirilen saatler, internetten yapılan alışverişler ve giderek tek başına yaşamaya alışan insan... Hem de farkında olmadan yalnız geçirilen zamanların fazlalaştığını anlamadan yaşıyoruz. Ve yakın bir gelecekte Arthur C. Clarke’ın 1963 yılında yazdığı en ünlü eseri "Geleceğin Çehresi" isimli kitabında dediği gibi görüntülü telefonlar sayesinde birbirimizle görüşecek, hasret giderecek, kendimizi kapattığımız odamızın içinde bütün dünya ile temas kurarken dokunmayı unutacağız.
Hasretle birbirimize sarıldığımız zaman hissettiğimiz duyguyu unutacağız...
Bence böyle olmamalı. Sizi bilmem ama sadece düşüncesi bile huzursuz olmam için yeterli...
Ben duyguların coşkulu yansımasından yanayım. Sevdiğime dokunmak, sıcaklığını hissetmek, gözlerinden gözlerime akan enerjiyi görmek isterim. Dostlarıma sarılmak ve sevgi duygumu dokunarak aktarmak isterim. Tabii onların da bana aktardığı duygularını hissetmek isterim.
Elbette ki, telefon çok gerekli bir araç, hatta keşke görüntülü telefonlarla konuşabilsek olağanüstü olurdu diye düşünürken, görüntülü telefon da yaygın olmasa bile hayatımıza girdi. Fakat, hiç dokunmadan, hiç sarılmadan daima görüntülü ya da görüntüsüz telefonlar aracılığıyla görüşmek, internet üzerinden haberleşmek bana göre değil.
Sonra insanların birbirleriyle olan ilişkilerini düşünüyorum. Öylesine kayıtsız, öylesine samimiyetten uzak, görüşse de olur görüşmese de gibi bir yaklaşım içinde bulunduklarını gözlediğim zaman, tek başına yaşanacak bir geleceğin hiç de uzak olmadığını anlıyorum.
Evet, yakın bir gelecekte insanlar bilgisayarın başında, belki de odanın bir duvarını tamamen kaplayan sinevizyon ya da odanın ortasında üç boyutlu görüntü sağlayan hologram aracılığı ile rahat koltuğunda oturup, dostları ve sevdikleriyle görüşmeyi tercih edecekler gibi geliyor bana...
Telefon yerine hologram aracılığı ile görüşmeyi tercih edebilirim tabii... Fakat, yine de sevdiklerimi kanlı canlı karşımda, dokunabileceğim mesafede de görmek isterim. Ve ruhsal açıdan sağlıklı bütün insanların da böyle istediğinden eminim.
Heyecan verici gelişmeler olacak
Heyecan uyandıracak gelişmelerin meydana geleceği bir gün. İletişim konularının gündeme geleceği, sistemle ilgili yeniliklerin ortaya çıkacağı bir gün. Ancak bazı detaylar dikkat çekici olabilir ve alınacak kararlarla ilgili daha geniş araştırmaların yapılması için zorlayabilir. Aşk potansiyelinin yükseldiği bir dönem. İlginç aşk maceraları ortaya çıkacağı gibi aynı zamanda ilişkileri zorlaştıran anlaşmazlıklar da büyüyebilir.