Türk Tenisi’nin duayeni delikanlı Ziya ağabey

ZİYA AĞABEY’i daima sevmişimdir.. Gazetemde kendisini yazacağımı söylediğimde, bana ne dedi bilir misiniz?
“Aman Yaşar’ım.. Tenis Kulübü için güzel şeyler yaz. Ben önemli değilim, esas olan bizim yuvamız, ailemiz, çatımız olan sevgili kulübümüzdür. O kulüp sayesinde İzmir’imiz tenis sporu ile tanıştı, nice sporcu yetiştirdi, nice kupalar kazandı, halkımız sosyalleşti, şehrimizin ismi kortlarda tanıtıldı. Bu kulüp, bize büyüklerimizden miras kaldı, biz onu tertemiz bir şekilde evlatlarımıza, torunlarımıza devretmeliyiz. Tenis kulübümüzün üstüne titreyelim..”

BENİM ŞİİRİM
Daima bir delikanlı olarak yaşamış olan sevgili ağabeyim Ziya Kıpkızılörenli’ye, yüzde yüz katılıyorum. 2000 yılında kulübün 60.yılı dolayısı ile yazdığım Tenis Kulübü Marşı’nı da aynı duygularla kaleme almıştım. Kulüp müdürü Ahmet Özçağlayan dostum bu şiiri besteleyerek güzel bir marş yaratmıştı, defalarca kulüp çatısı altında ve bahçede icra edildi..
O şiirde kulübü, ülkemizin incisi, İzmir’in simgesi, Kültürpark’ın gülü olarak yansıttım. Kulübün lacivert-beyaz rengine işaret ederek, çocukluktan gençliğe, sonra yaşlı günlere kadar İzmirlinin spor yuvası olan, cennet gibi bir bahçede yaşam bulan kulübün, Atatürk Cumhuriyeti’nin İzmir’deki bir “anıtı” olduğunu vurguladım, raket sesleriyle şenlenen kortların çağdaş anlamda bir şehir kültürü yaşamının sergi alanı olduğunu belirttim.
Yalan mı?..
Bu gün İzmirli’nin rahatça nefes alıp vereceği, spor yapacağı, sosyal etkinlikler düzenleyeceği özünde gerçek İzmirli olan kaç kurumumuz, kaç mekanımız, kaç ortamımız kaldı ki?..
İşte Ziya Kıpkızılörenli bu açıdan çok önemlidir.. 1940 yılında kurulmuş kulübün aşağı yukarı tüm tarihine damgasını basmış, kulübe nice kupalar, şampiyonluklar kazandırmış bir delikanlı spor adamı olarak gönlümüze yerleşti.. Kulübün simgesi oldu..

ZİYA AĞABEY
Ziya ağabey, Kahramanlar semti çocuğudur.. Gazi İlkokulu’nun bahçesinde sporla tanıştı.. Bir Namık Kemal Liselidir.. Çok genç yaşlarından itibaren tenis sporuna gönül verdi, nice kupalar ve şampiyonluklar kazandı.. Antrenörlük yaparak yüzlerce sporcu yetiştirdi.. Ve 75 yaşını sürdürdüğü şu günlerde bile kortların dibinden hala ayrılmadı.. O bir tenis aşığıdır. O bir duayendir...
Kulübün 1956-59 yılları arasında yetişen ilk genç sporcuları olarak Esin Özgener, Gür Özbelge ve Seli Kibar ile birlikte parlayan Ziya Kıpkızılörenli,  7 yaşında harçlığını çıkarmak için kortlarda top toplayarak başladığı tenis aşkında, Gençler İzmir Şampiyonu, 20 yaşında Büyükler Şampiyonu, Milli Takımın vazgeçilmez sporcusu, nice şampiyonlukların ve kupaların sahibi olarak parlak bir özgeçmiş yarattı..
Sonra antrenörlük yılları geldi, nice şampiyon yarattı... 68 yıldır kulüp ve kortlar onun ikinci evi oldu. Kültürpark’ı vatanı gibi sevdi.. Kulübün simgesi oldu.. Fuar içindeki kapalı kortlara ismi verildi..
Daima mütevazi, efendi, delikanlı yürekli oldu..
Onu daima sevdim..

VEFA KUPASI
300 sporcunun kayıt yaptırmasıyla, 1-14 Mart 2010 tarihleri arasında Kültürpark Tenis Kulübü’nde gerçekleşmekte olan “Ziya Kıpkızılörenli Kupası”, işte bu yüzden bir vefa örneğidir. Turnuva Direktörü Aydın Akımsar ve Başhakem Celal Özüdoğru yönetiminde şu anda kulüp kortlarında şaklayan raket sesleri, şehrimizin 75 yaşındaki tenis duayenine saygı ve sevgi sunmaktadır.
Osman Savran başkanlığındaki Tolga Tatari, Ceylan Şenocak, sevgili yeğenim Nazmi Çetindağ, Server Uyaroğlu, Alp Kahyaoğlu, Aycan Kurtcan, Göksel Pazarcı, dostum Orhan Sarsar’dan oluşan kulüp yeni yönetim kuruluna bu vefakarlığı sebebiyle başarılar dilerim.
Kupa hakkında beni geniş biçimde bilgilendiren Tenis Kulüp Müdürü Tolga Özkaner Beyefendi ile Basından ve Halkla İlişkiler’den sorumlu yönetim kurulu üyesi Aycan Kurtcan Hanımefendiye de teşekkür ederim.
Eski yönetim kurulu başkanı Servet Yeşilpınar ve eşi Gül hanım da çok önem verdiğim kibar dostlarımdır. Onların grubu da kulübe uzun yıllar emek verdi. Ben, “Tenis Kulübün Onur Üyesi” bir kişi olarak, bir üyenin daimi uygunsuz davranışları sebebiyle elimi ayağımı yıllardır kulüpten çekmiştim. Dilerim, yeniden ısınır ve büyüklerimizin bize emanet ettiği bu anıtsal kurumu daha ileri düzeylere götürürüz..
Başka neyimiz kaldı ki?..
Tenis Kulübü: 0.232.4833352-www.kptk.org

Tenis Kulübü Marşı
Ülkemin incisi, İzmir’in simgesi Kültürparklı gülüm..
Lacivert-beyaz aşkımın şarkısıdır Tenis Kulübüm
Çocukluktan gençliğe, yaşlı nice günlere
Spor aşkımın şarkısıdır Kültürpark Tenis Kulübüm..
Bir ömür geçer bu cennet bahçede
İzmir aşkımın şarkısıdır Kültürpark Tenis Kulübüm
Ata’nın şanlı eseridir, Cumhuriyetin Kültürparkı
Raket sesiyle şenlenir Kültürpark Tenis Kulübüm..

Söz: Yaşar Aksoy
Müzik: Ahmet Özçağlayan
(Bu marş, 2000 yılında bestelendi ve icra edildi.

Delikanlı Ziya
Daima delikanlı ruhuyla kortlarda boy gösteren Ziya Kıpkızılörenli’yi, 20 yaşında iken 1960’lı yıllarda ünlü tenisçi Beliğ
Beler ile birlikte bir maç öncesi görüyoruz.

Türk tenisinin duayenleri
İzmir’in unutulmaz tenisçileri Ziya Kıpkızılörenli ile Enis Berki, Cumhur-
başkanlığı eski Genel Sekreteri ve eski İzmir Valisi Kemal Nehrozoğlu’-
nun elinden kulübün 60 yıldönümü şükran plaketleri almışlardı.