Paylaş
Akıllı bir satıcı gibi, her olaya “acaba bundan bana ne ekmek çıkar?” diyerek bakar.
Şu güzelim bahar ayları bile onun için fırsat. Malumunuz, “bahar depresyonu” diye bir şey var.
Havaların ısınması, börtü-böceğin uyanmasıyla gelen tarifsiz bir sıkıntı, bir huzursuzluk hissi.
Depresyonun bahar aylarında bile bizi bulmasının sırrı, bütün keyif verici maddeler gibi alışkanlık yapması.
Onu yaşarken bu gerçeği kendimize itiraf edemeyiz. Sanırız ki Allah’ın bir talihsiz kuluyuz.
Böyle hissetmekte haklıyız. Depresyonun vaatleri parlak çünkü: Kendimize acımanın vahşi lezzeti, kurban psikolojisiyle şımarmanın hazzı.
Şu dünyada kendi dertlerimiz dışında hiçbir şeyin önemli olmayışının doyumsuz tadı. Depresyon hem zararlı madde hem de onun satıcısı.
Müşteri kaybetmemek için kendini her mevsime uyduran.
Vitrini yeniden düzenleyen, malları parlatan, fiyatları piyasaya göre ayarlayan.
En kötü tarafı da, dozu durmadan artırmak zorunda kalışımız.
Her defasında kendimize daha çok acımak, kurban rolünü daha şiddetle oynamak istiyoruz.
Bu bir kısır döngü. Dışına çıkmanınsa tek bir yolu var: Bir an önce dışına çıkmak.
Dünyanın depresyonumuzun etrafında dönmediğini hatırlamak. Başkalarını düşünmek. Birilerinin bize ihtiyaç duyduğunun farkına varmak.
Depresyon kurnaz olduğu için, terk edeceğimizi anlayınca vaatleri artıracaktır. Hiç kuşkunuz olmasın.
Başkalarını düşünmeye kalktığımızda, dünyada ne çok acı olduğunu hatırlatacaktır mesela. Bu sefer de bunun melankolisini teklif edecektir.
Aslında şunu demek isteyecek: “Ne var şimdi beni bırakacak? Dünyadaki acıları dindiremediğin için kendine acısana! İşte sana mis gibi melankoli!”
“Bak ne güzel tembellik için yeni bahaneler sunuyorum sana” diyecek: “Hadi gel anlaşalım.”
Oysa yakamızı ondan kurtardığımız anda yardım edebileceğimiz insanlar, bitkiler ve hayvanlar var. Hemen yanımızdalar.
Onlar ki, kendilerine yardım ettikçe elimizden tutacak, bizi yeni bir hayata taşıyacaklar.
Depresyon bunu bilir, kolay pes etmez. Ama insanoğlu ona boyun eğmek için tasarlanmadı.
İnsanoğlu, kapısının önüne hayvanlar için bir tas su koymak, depremzede çocuklara yardım etmek, hastanedeki komşusunun çiçeğini sulamak için tasarlandı.
Depresyon dediğimiz, bir alışkanlık. Alışkanlıklarsa hepimizin bildiği gibi, değiştirilmek için.
Kendimizi şımartmanın depresyondan çok daha güzel yolları var. Hele şu bahar günlerinde bunu biz bilmeyeceksek kim bilecek?
tatlı Sözlük
Yaşamak: Bir an önce başlamamız gereken şey.
Paylaş