Şehirlerimizi sanki ihmal ediyoruz

RAMAZAN Bayramı, aradaki günler kamuda idare izin kapsamını alınınca büyük ölçüde 9 günlük bir tatile dönüştü.

Haberin Devamı

 

Yakın zamana kadar bu tatiller denizden de istifade edilebilecek mevsimlere denk geliyordu.

Buna rağmen insanlarımız sahil beldelerine akın ettiler.

Ancak, “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” deyiminde olduğu gibi soğuk ve yağışlı bir hava hiç yakamızı bırakmadı.

Esasında tatilin kötüsü yoktur, hepimize iyi gelir.

Toplumun büyük çoğunluğunun tatil harcaması yapabilecek gücü olmadığı aşikâr.

Ama evde de kalınsa, İzmir ve Ege, yakın çevremiz dahilinde pek çok hafifletici hoşluklara imkân sağlıyor.

Dikili, Çandarlı, Ayvalık, Selçuk, Kuşadası, Gümüldür, Ürkmez, Urla, Çeşme, Alaçatı, Balıklıova, Mordoğan, Karaburun, Kemalpaşa, Bergama, Ödemiş, Tire ve daha pek çok yer 1,5 saatlik dairenin içinde, ulaşılabilir uzaklıkta.

Haberin Devamı

Trenden, otobüse bu yerlerin çoğuna toplu ulaşımla da gidilebilir.

Hani bir cumartesi Ödemiş pazarına gitmek, bir Ödemiş köftesi ile hesaplı bir şekilde günü geçirmek hayat rengini bir günlüğüne de olsa değiştirmez mi?

Koçarlı ya da Yenipazar’da, Şafak ve Sümer Pide vesile kılınarak, zihinler dağıtılamaz mı?

Cunda’da Ayvalık tostunu sınırlı bütçeler bile tolere edemez mi?

Hadi bunlardan vazgeçtik, şehir içinde Kemeraltı’nın o büyüleyici karmaşası, nasıl da insanı rahatlatır.

Karşıyaka sahilinde yürüyüş yapmak, Bostanlı pazarının renkli hengamesinde kaybolmak çok mu zordur?

Tamam, hayat pahalılığı bir realite.

Ancak “tembellik ve meraksızlığımız mazeretlerimizin gizli sebebidir.”

Böyle bakınca kendi yöremizde, mahallemizde, şehrimizde... İhmal ettiğimiz onlarca güzellik var.

Ama nedense “gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüz” muamelesine tabi tutarız.

“Komşunun tavuğu” misali nedense haldır haldır kendimizi uzaklara atmaya çalışırız.

 

***

 

Lipsos ve Akbıyık 

 

İZMİR lezzet dünyasından birkaç öneri paylaşmak isterim.

Çoğu kişinin Karaburun kasabasından da öte Yeni Liman mevkinde Ata’nın yeri, Lipsos’a yolu düşmemiştir.

Haberin Devamı

Bir münzevi adamın, şahane bir deniz kıyısında, pansiyonu ve restoranı ile yarattığı bir gizli cennettir Lipsos.

Ermeni, Rum ve unutulmuş Anadolu lezzetleri ve deniz ürünleriyle Ata Bey’in kişiliğinden gelen Sosyalist atmosferde, bir “kayıp ülke” mutluluğu yaşanır.

Diğer bir mekân da her gidişimizde hayranlığımızı katmerleştirdiğimiz Çamdibi’nde Akbıyık Lokantası’dır.

Çamdibi, bilenler bilir, bir Boşnak Cumhuriyetidir.

Akbıyık’ta o kültürün insanlarının sıcaklığını hissedersiniz.

Akbıyık, etin her türü üzerinden size bir lezzet senfonisi sunar.

İçki yoktur ama mesela “üzüm şırası” vardır.

Toplumun her kesimini kucaklayıcı bir mekandır.

Daha onlarca lezzet vahamız var.

Haberin Devamı

Yeri geldikçe anlatmaya devam edeceğiz.

Yazarın Tüm Yazıları