İçerisinde yer alan Eda Solmaz imzalı “Yeni akım elektronik müzik” başlıklı yazı (tahmin edersiniz ki) hemen ilgimi çekti.
Murat Abbas, Ferhat Albayrak, Aydın Dorsay, İsmail Alper ve Gökçe Özer’in gece hayatı, son beş yılda büyüyen elektronik müzik merakı, techno’ya kayan ilgi gibi birçok konuda derli toplu bir dosya hazırlanmış.
İlgimi çeken birkaç yorum oldu bu dosyada.
İlki Jeton Records’un sahibi olan prodüktör ve DJ Ferhat Albayrak’tan. Uzun yıllardır elektronik müzik dünyasında yer alan Albayrak “Techno şu an en popüler janr. Ama enteresan olan techno’nun popüler olmak için hiçbir şey yapmamış olması. Underground kültür ana akımın yerini almaya başlıyor, bu da çok sıra dışı bir şey” diyor. Bahsettiği yer alma, performans mekanlarındaki büyük partilerin artık techno ile yapılması.
Albayrak bu ilginin evde dahi olsa parti sahipliği yapma, kendi müziğini çalma, en önemlisi de büyük etkinliklerin ihtiyacı olan yüksek ritimli müzik arzusuna elektronik müziğin karşılık gelmesine bağlıyor.
Dosyada hemfikir olunan konulardan biri bu. Diğeri ise bir çok DJ’in prodüktörlük yapmıyor oluşu. Yani kendi şarkılarını kendileri düzenlemiyorlar.
Yazıdaki en enteresan bilgi ise Monster Energy Türkiye ve Orta Asya Pazarlama Direktörü Gökçe Özer’e ait.
Türkçe müzik, batı ve doğuyu harmanlayarak kendine yer açmaya devam ediyor.
130 ülkede 25 binin üzerinde radyo verisini gözler önüne seren Kopenhag merkezli WARM (World Airplay Radio Monitor), Türk müziğine dair verilerini paylaştı geçtiğimiz günlerde.
Türk müziğinin dünya radyolarına nasıl sızdığını ve ivmelendiğini açıklayan yazıda, Gaye Su Akyol ve Jakuzi’nin Avrupa ve Amerika’daki yolculuğu kaleme alınmış.
Bu iki ismin özelindeki verilerde enteresan detaylar öne çıkıyor.
2018’in ekim ayında ikinci albümü “İstikrarlı Hayal Hakikattir”i yayınlayan ama asıl çıkışını 2019’da dünya çapında yapan, kendisinden “Türk saykedelik rock müziğini yeniden yorumlayan isim” diye bahsedilen Gaye Su Akyol’un başarısının altı çizilmiş yazıda.
Verilere göre geçen yıl Akyol’un şarkıları 29 ülkede 1200’ün üzerinde çalınmış.
Akyol’un en büyük dinlenme oranları tabii ki Almanya’da.
Yazıda Türk göçmen oranının yüksek olduğu Almanya’nın üzerinde pek durulmamış ama Akyol’un Fransa, Finlandiya, Macaristan ve Kuzey Amerika’da da büyük dinleme oranlarına sahip olduğu belirtilmiş.
Öncelikle hemfikir olabileceklerimizden başlayayım.
Alternatif müzik türlerine baktığımız zaman, bu yılın en heyecan verici albümlerinden birinin Jakuzi’nin “Hata Payı” adlı çalışması olduğunu söyleyebiliriz.
Gaye Su Akyol’un “İstikrarlı Hayal Hakikattir”, Adamlar’ın “Dünya Günlükleri”, Kül’ün “Ait ve Dair” albümleri de ilk aklıma gelenlerden.
Hedonutopia’nın yıl bitmeden çıkan mahsulü “Arzu Utopyası”, Ayyuka’nın “Maslak Halayı” albümü, Efe Demiral’ın “Uyku Pansiyon”u, Uluru’nun “Acrophilia”sı, Congulus’un “Bozkır”ı, Simge Pınar’ın “Güzel Şeyler”i, Ahmet Ali Arslan’ın sanatçı dostlarıyla yaptığı “Bahçeden” çalışması, The Ringo Jets’in “Yadigar” EP’si, Lin Pesto’nun “Son” albümü, Kalben’in “Aşk Çeşmesi” EP’si, Tatu Fly?’ın “Nomad”i, Murder King’in “Fiyasko”su ve In Hoodies’in “Recalibrated Expectations”ı benim tekrar tekrar dönüp baktığım albümlerden.
Single’larıyla da olsa Lalalar’ın çıkışını unutmamakta da fayda var.
Bir de karşı koyamadıklarım var. Dinlerken genellikle “nüktedan” bulduklarım. Liste başım Beatmucit Ceyhuni. Sosyal medya hesaplarımı takip edenler bu isimden sıkıldılar 2019’da. Bana göre şarkılarının içinde kayboluyorsunuz.
Malumunuz, müzik kişisel bir zevk ama sektörün içerisinde yer almak, sevdiğin işi yapmanın ta kendisi.
Tabii ki birçok genç bireyin de hayali bu sektöre deyim yerindeyse “kapak atabilmek”.
Sektörde iş yok değil ama iş sahibi olmak zahmetli.
Sesle ya da ışıkla ilgilenmek, prodüksiyon ya da booking ile alakadar olmak için öncelikle bir staj döneminden geçmeniz gerekiyor.
Bazı işler ise alaylı öğrenebilecek türden. Okulu yok, en iyi okul bu işin deneyimli isimleri.
Sektörde ismi en çok geçen 16 kişinin demeçlerinin yer aldığı dosyada, bu işi yapmak isteyenlere izlemeleri gereken yollar da gösteriliyor. Neler mi onlar?
Top 100 listelerinden elde ettiğimiz oranlarla başlayalım...
Yerel müzik Spotify’da yüzde 87 oranında dinlenirken, Apple Music’te bu oran yüzde 83. Yabancı müzik Spotify’da yüzde 13, Apple Music’te yüzde 17’de kalmış.
Sadece bu orana bakarak bile Türk müzik dinleyicisinin ağırlıklı olarak Türkçe müziği tercih ettiğini kolaylıkla söyleyebiliriz. Billie Eilish olmasa, Ariana Grande çıkmasa sadece Türkçe dinleyecekmişiz!
Tahmin ettiğiniz üzere rap, istatistiklerde de yükselişte. Spotify’da yüzde 44, Apple Music’te ise yüzde 36 oranında dinlenmiş.
Rock müzik dinleme oranı oldukça düşük. Spotify’da yüzde 2, Apple Music’te yüzde 4.
Pop müzik en çok yüzde 38 ile Apple Music’te dinlenmiş. Bu veriyi yüzde 31 ile Spotify takip ediyor.
Spotify bu kez erken davrandı ve 2019 yılının en çok dinlenen isimlerini sıraladı.
Amerika’da rap’in önemli ismi Post Malone zirvede olur da Türkiye’de rap geri kalır mıydı hiç?
Geçtiğimiz yılı hızlıca hatırlayacak olursak, zirvede Ezhel vardı.
Peki 2019’un zirvesinde kim var? Yine Ezhel! Peki şaşırdık mı? Hayır.
Yılın en çok dinlenen sanatçısı olması, ünlü isimlerin “Onun yaptığı rap’i seviyorum” demesi, hemen her hafta yeni bir işbirliğine imza atmış olması, hatta halkın kalbini kazanması yetmedi. Zeynep Bastık’a da uğur getiren “Felaket”le yılın şarkısı da Ezhel’den geldi.
Listelere dönelim...
“Müzik dünyasının en prestijli ödülleri” olarak lanse edilse de ağırlıklı olarak Amerikan müzik piyasasının ödüllendirildiği törende Altın Gün, ‘en iyi dünya müziği’ kategorisinde ödüle aday gösterildi. Grup bu adaylığı 2019’da yayınladığı “Gece” adlı albümleriyle aldı.
Tabii bizde bir coşku, bir “vatan millet Sakarya” durumu...
Saykedelik Türk rock grubunun kurucusu, Hollandalı bas’çı Jasper Verhulst.
Verhulst, yolu Türkiye’den geçerken 70’lerin müzikleri ve türkülerle tanışıyor. Facebook’a ilan veriyor ve ekibini topluyor.
Grupta Jasper Verhulst’a Erdinç Ecevit Yıldız, Gino Goeneveld, Ben Rider, Daniel Smienk ve solist olarak Merve Daşdemir eşlik ediyor.
26 Ocak’ta Los Angeles’ta 62’ncisi düzenlenecek Grammy Ödül Töreni’nde ödül alması muhtemel “Gece” albümünde bakın neler var:
Markanın yaptırdığı, 7 bin 500 kişinin katılımıyla hazırlanan araştırmada, müzik dinleyen kişilerin fiziksel ve ruhsal durumları gözlenmiş.
Nasıl ki beslenmenin etkileri üzerine açıklamalar yapılıyor, Deezer da elde ettiği sonuçlar üzerine sağlığımız açısından günde en az 78 dakika müzik dinlememiz gerektiğini, modumuzu belli bir seviyeye çekmek için bu sürenin yeterli olduğunu savunuyor.
Araştırmada 5 ruhsal durumun (rahatlama, üzgün olma, motive olma, sinir kontrolü ve neşelenme) müzikle kontrol altında tutulabileceği görülüyor.
Araştırmaya göre reçete şu:
∆ Günde 14 dakika neşenizi yükseltecek müzikler dinlemeniz, mutlu olmanızı sağlıyor.
(Önerilen sürenin yüzde 18’i.)
∆ Günde 16 dakika sakinleştirici müzikler dinlemeniz, rahatlamanıza yardımcı oluyor.
(Önerilen sürenin yüzde 20.5’i.)