Ödül mamalarını sayıyorlarmış

Köpeklerin insanları karşılıksız sevdiklerini düşünür ve kedileri bu nedenle menfaat düşkünü olarak yaftalardık.

Haberin Devamı

Tamam bunu şaka yollu yapıyoruz ama her şakada bir gerçek payı olduğunu aklımızdan çıkarmayalım.

Bakın şanlı bilim insanları hangi sonuçla karşımıza çıkmışlar. Science Magazine’de yer alan araştırma Emory Üniversitesi çatısı altında yapılan araştırmanın sonuçlarını içeriyor. Buna göre köpekler, insanlara benzer bir şekilde sayıları işleme yeteneğine sahip olabilirmiş. Sayıları tam olarak anlamasalar da miktar konusunda bir farkındalıkları var. Yani köpekler ‘yaklaşık bir sayıyı’ algılayabiliyor: Yiyecek porsiyonlarındaki değişimi fark etme ya da ilave yemekleri anlama yeteneğine sahipler.

Ödül mamalarını sayıyorlarmış

Önceki araştırmalarda hep eğitimli köpekler incelenirken bu kez Gregory Berns ve meslektaşları sayılarla ilgili eğitimsiz köpekleri incelemiş. Sonuçta anlamışlar: Ortak bir beyin fonksiyonu, farklı hayvan türlerinde evrimleşmiş.

Haberin Devamı

11 köpeğin test sırasında beyni izlendi ve 8’inin sayısal değişikliklere tepki verdikleri görüldü. 3’ü tarama testini geçemedi.

Peki bu bize ne kazandıracak? Uzmanlara göre beyin anormalliklerinin tedavisinde önemli bilgiler edinebiliriz bu sayede.

KÖPEĞİN KİŞİLİĞİNİ NE ŞEKİLLENDİRİR

Harvard Üniversitesi yayını Harvard Gazette’de okuduğum yazı bu başlığı taşıyordu. Harvard’da insan evrimsel biyolojisi yardımcı doçenti Erin Hecht, “Köpek Beyinleri Projesi” aracılığıyla bu soruya yanıt arıyormuş. Hecht’e göre köpekler, yaklaşık 20-40 bin yıl önce evcilleştirildikleri için beyin gelişimi hakkında bize çok şey öğretme potansiyeline sahipler. Hecht, “Bugün gezegende yaşayan köpeklerin yaklaşık yüzde 80’i köy köpeği olarak bilinen köpeklerdir. Bunlar serbest dolaşan ve insanlarla ortak yaşayan hayvanlardır. Yani insan toplumu içinde yaşıyorlar ama evcil hayvan değiller” diyor. Laboratuvarında yılda 100 kadar köpeğin beynini MR aracılığıyla inceleyen ve dönem içerisindeki değişiklikleri izleyen Hecht’in laboratuvarı, köpeklerdeki kişilik ve beceri farklılıklarını beynin altı farklı bölümüyle ilişkilendiriyor: dürtü ve ödülü kontrol eden bölgeler; koku alma ve tat alma; uzamsal navigasyon; sosyal iletişim ve koordinasyon; savaş ya da kaç; koku alma ve görme. Bugün evlerimizde gördüğümüz ırklar bu yollarda benzerlikler paylaşsa da Hecht’in araştırması bu özelliklerin ataların DNA’sından çok seçici yetiştirmeye dayanabileceğini öne sürüyormuş.

Haberin Devamı

Ödül mamalarını sayıyorlarmış

Cinsin kendisinden ziyade köpeklerin kafa şekli ve boyutu onun karakterinde etkili olabiliyormuş. Mesela, daha büyük köpeklerin daha küçük muadillerine göre daha büyük neokortekslere sahip olması nedeniyle daha eğitilebilir ve daha az endişeli oldukları sonucuna varmış laboratuvar. Dar kafatasları için yetiştirilen köpeklerin davranışlarının bu kafa yapısından etkilenmesi mümkünmüş. Hecht, “Bir kafatasının şeklini değiştiriyorsanız, beynin şeklini de değiştiriyor olmanız mantıklıdır” diyor. Bu durum tabii ki her şeyi açıklamıyor ama bilim de böyle çalışıyor. Bu aldığı veriyi işleyecek ve biz de başka yeni sonuçlara ulaşacağız. Merakla izliyoruz.

Haberin Devamı

OKUR FOTOSU

Ödül mamalarını sayıyorlarmış

MİNNOŞ’UN SAHİL KEYFİ

Bu köşenin gediklilerinden, sık sık bize mail atan okurlarımızdan Begüm Koç, köpeği Minnoş’un fotoğrafını şu notla paylaşıyor: “Canım kızım Minnoş, pek hareketli ve inatçıdır. Evde hep onun sözü geçer ve her odada kendine ait bir yatağı vardır. Ayrıca denize girip güneşlenmeyi de çok sever.” Minnoş’un yaşadığı hayatı hepimiz yaşamak isteriz. Keyfi daim olsun diyelim.

NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dunyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’i mention’layarak sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...

Yazarın Tüm Yazıları