Madleen gemisindeki 12 cesur yürek

- 12 CESUR YÜREK... Petrol zengini Arap rejimlerine insanlığın ne olduğunu öğretti.

*

- 12 CESUR YÜREK... Soykırımcının karşısında dikilmenin dini, milliyeti, ideolojisi olmadığını kanıtladı.

*

- 12 CESUR YÜREK... İnsanlık onurunun her durumda ayağa kalkabileceğini kanıtladı.

*

- 12 CESUR YÜREK... Soykırımcı İsrail rejiminin üstüne üstüne gitmekten korkmadı.

*

- 12 CESUR YÜREK... Gazze’de açlıktan ölen çocukları, bir kez daha dünyaya hatırlattı.

*

- 12 CESUR YÜREK... Başarılı olamasa da büyük insanlığın hem sesi hem vicdanı oldu.

BÜYÜK ANLAM YÜKLENMEZ AMA

Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, çok feci bir kaza geçirdi. Yaşam mücadelesini maalesef kaybetti. Allah rahmet eylesin, sevenlerine başsağlığı dilerim.

*

Bu kaza nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli, CHP Lideri Özgür Özel’i arayıp “geçmiş olsun” dedi.

*

Farkındayım, bu türden insani iletişimlere büyük siyasi anlamlar yüklenemez.

Ama keşke yüklenebilse.

Ama keşke buradan bir yumuşama doğsa.

Ama keşke iklim değişip Akdeniz olsa.

BODRUM BELEDİYE BAŞKANI MANDALİNCİ’YE ALKIŞ

Bodrum’un genç Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, ilçesine gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı karşılamış.

*

Başkan Mandalinci’ye alkış.

Çünkü bu tutumuyla...

- Siyasi rekabet ile devletin Cumhurbaşkanlığı makamını birbirinden ayırmasını bilmiş oldu.

- Ülkenin savaş alanına dönmesi beklentisi içinde olanları hayal kırıklığına uğrattı.

- Kutuplaşmadan beslenenleri ya da beslenmeye çalışanları birazcık üzmüş oldu.

- Asgari kurumsal nezaketin korunmasına özen göstermiş oldu.

- Sertlik yanlısı olmayan milyonların gönlüne girmiş oldu.

‘EMRİNİZE AMADEYİM’ DİYEREK KURTULUŞ SAVAŞI MI VERİLİR

Aykut Erdoğdu’nun savcılık ifadesini okuyordum.

Okurken satırlar arasında aniden “emrinize amadeyim” sözü gözüme çarptı.

*

“Emrinize amadeyim” sözünün geçtiği bölümü olduğu gibi alıntılıyorum:

*

“Bir sürü ilaç kullanıyorum. Milletvekilliğini bıraktım. Bakanlık teklifini reddettim. Eski genel başkana sorulabilir. Karaciğerim bozuk. Tutuklama kararı vermeniz geri dönülmesi telafi edilmeyecek zararlar ortaya çıkaracaktır. Emrinize amadeyim. Aramaya geldiklerinde eski telefonlarımı verdim. Şifrelerimi verdim. Ben verdim ki üzerimde bir şüphe kalmasın diye. Sorulan her soruya tanımıyorum diye cevap verebilirdim. Adaletin ortaya çıkmasını istiyorum. Bu davayı açanların sonuçları olacaktır. Aklınızda soru varsa evim yakın. Evde de kalabilirim. Tutuklama gibi bir tedbir benim için çok ağır olacaktır.”

*

Ne demişti Aykut Erdoğdu’nun avukat eşi Tuba Torun?

“Biz bugün Kurtuluş Savaşı veriyoruz” demişti.

*

“Emrinize amadeyim” diyerek kurtuluş savaşı mı verilir yahu?

‘SOYADIMIZ TÜRKİYE’ SLOGANI

AK Parti’nin yeni Tanıtım ve Medya Başkanı Faruk Acar, partiye yeni bir dinamizm getirecek kampanyalar yapmaya başladı.

Çok etkili filmler hazırlıyor. Çok etkili görseller ortaya koyuyor.

*

Acar’ın hazırladığı kampanyalardan birinde “Soyadımız Türkiye” sloganı kullanıldı. Acar’ın kampanyasında onlarca versiyonu var bu sloganın.

*

Meğer bu sloganı tutuklu Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, yerel seçimde kullanmış. “Adımız kardeşlik / Soyadımız Türkiye” demiş Özer.

Gerçi bu slogan, ilk olarak 1996 yılında Barış Partisi tarafından kullanılmış. Barış Partisi, “Adlarımız farklı / Soyadımız Türkiye” demiş. Yani Özer de Barış Partisi’nden intihal yapmış.

*

Faruk Acar’a, “Ahmet Özer’den intihal yaptı, görevden alınacak” diye saldıranlar oldu.

*

Herhangi bir siyasi parti tarafından bulunan bir sloganın, kıyıda köşede kalmış bir siyasi parti tarafından daha önce kullanıldığının çok örneği var. Yerel seçimde bir ilçe belediyesinin kullandığı sloganın, bir büyük parti tarafından kullanıldığını da gördük.

Yani bu tür yol kazaları sık yaşanır siyasette.

*

Fakat hiçbirinde “intihal yaptı, görevden alınacak” falan diye bir kişi hedef haline getirilmez.

Demek ki Faruk Acar, AK Parti adına son yaptığı atılımlarla birilerinin canını fena sıkmış.

TÜRKLER YURTDIŞINA ÇIKINCA

Şu üç şeyi mutlaka yaparlar:

*

- BİR: Gözleri sürekli Türk arar. “Çok Türk var burada” ya da “Hiç Türk yok burada” gibi cümleler kurmak için.

*

- İKİ: Günde en az 15 bin adım atarlar. Memleketlerinde günde 3 bin adım bile atmazlarken.

*

- ÜÇ: Günü kaçırmamak diye bir sorunları olur. Bu yüzden akşam üzeri geldiğinde yorgunluktan bitap düşerler.

GIPTA ETTİĞİM İNSAN TİPLERİ

- Telefonundan en az beş saatliğine uzaklaşabilen insan.

- Bir kot / iki tişörtle yarım saatte yolculuğa hazır olan insan.

- Kırmadan dökmeden “hayır” diyebilmeyi başaran insan.

- Köpekleri ve kedileri barış içinde bir arada yaşayabilen insan.

- Siyasi görüşlerini dostluklarına asla bulaştırmayan insan.

- Bir mekânın müdavimi olup sipariş verirken “her zamankinden” diyen insan.