Paylaş
İnönü Vakfı’nın düzenlediği toplantıya Onur Öymen de konuşmacı olarak katıldı.
Ardından yeni çıkan “Çöküşten Zafere Lozan” kitabını imzaladı.
Oldukça kapsamlı hazırlanan kitapta, Osmanlı İmparatorluğu’nun gerilemeden çöküşüne kadar geçen süre içinde iç sorunlar ve yönetim zaafları nedeniyle nasıl çağının gerisinde kaldığını anlatılıyor. Aynı dönemde büyük devletlerin hangi baskılara, entrikalara ve tertiplere giriştikleri, devletin iç işlerini nasıl yönlendirmek istediklerine ilişkin örnekler sıralanıyor.
İyilik sağlık!
Her yaşın kolayca anlayabileceği nitelikte, doğru ve kaliteli bilgilerle donatılmış, esas kaynaklara ulaştıran, görseli bol bir kitap çıktı: İyilik Sağlık Rehberi...
Yazarı Eczacı Mehmet Müderrisoğlu ise Rebul markasının kurucusu.
Müderrisoğlu, bakın kitap için şunları söyledi:
“Yıllar sonra dahi okuyabileceğiniz bir referans kitap olduğuna inanmaktayım. Okula gitmeden önce babamın bana aldığı ilk oyuncağım tahtadan rafları olan, küçük şişeleri bulunan bir eczaneydi. Her akşam babam, o gün hangi ilaçları yaptığımı beni kucağına oturtarak sorardı ve tüm bunlar üzerine keyifle sohbet ederdik. Ömrüm, kozmetikleri yaratmaya, insanlara yarar sağlayabilecek ilaçlara ve onlar hakkında dostlarıma bilgi vermekle geçti.
Bugün Rebul bir dünya markası haline gelmiştir.”
Yazarın, “Yüksek Tansiyon”, “Diyabetes Mellitus”, “Babamın Asrı”, “Fakültede Öğrenemediklerim” adlı yayımlanmış dört kitabı daha var.
Etkileyici bir hikaye
Mirjam Pressler’in yazdığı “Selam, Ben Kitty” Türkçe yayımlandı.
Kitty, bir ev kedisidir. Sahibi Emma ile mutlu bir yaşam sürmektedir. Fakat Emma’nın başına gelenlerden sonra tek başına sürdüreceği hayatta kalma mücadelesi başlar, ki çoğu kişi bunun bir ev kedisi için o kadar da kolay olmadığını bilir. Kitty kendi başına sokaklarda yaşamayı ve kendini beslemeyi öğrenmelidir.
Eski bir fırının bahçesinde Kitty, yeni arkadaşlar edinmeye başlar: Flecki, Anusch ve dünyadaki iyilik ve kötülüğün felsefesiyle ilgilenen bilge kedi Bruno.
Kayıp Destan’ın İzinde
Kayıp Destan’ın İzinde”, Nâzım Hikmet’in en çok ilgi gören eserleri “Kuvâyi Milliye” ve “Memleketimden İnsan Manzaraları”na uzanan yolculuğunu anlatıyor. Erkan Irmak kitabında, bu iki eserin yazılış süreçlerini, Türkiye’deki rejim ve tarih anlayışıyla ilişkilerini tartışıyor ve karşılaştırarak “Kuvâyi Milliye”nin “Memleketimden İnsan Manzaraları” içinde nasıl yeniden yazıldığını ve anlamını sorguluyor.
Kim Ne Okuyor?
∆ Oyuncu Cem Davran, Şebnem İşigüzel’in “Sarmaşık” adlı romanını okuyor.
∆ Şef Arda Türkmen, Nikola Tesla’nın “Tesla-İcatlarım ve Hayatım” adlı kitabını okuyor.
∆ Besteci Aykut Gürel, David Eagleman’nın “İncognito-Beynin Gizli Hayatı” adlı kitabı okuyor.
∆ Oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan, Arlin Çiçekçi’nin “Beşerbazın Marifeti” adlı kitabı okuyor.
İki kitabı yeniden okuyucuyla buluştu
Mine Söğüt’ün, “Beş Sevim Apartmanı” ve “Kırmızı Zaman” adlı kitapları Can Yayınları etiketiyle yeniden raflarda!
“Beş Sevim Apartmanı”, Cihangir Pürtelaş Sokağı’nda sıradan bir apartmanda yaşanan sıra dışı olayları konu ediyor.
Apartmanın sahibi yalnız doktor Samim, aşk hayatını olumsuz yönde etkileyen yakın arkadaşı cinperilere savaş açıp onlarla hayli içli dışlı beş akıl hastasını yerleştiriyor apartmana. Sıra, yeni sakinler bir bir yaşamlarını, nasıl delirdiklerini anlatmaya geldiğinde de pürdikkat onları gözlemliyor.
Söğüt’ün 2003 yılında yayımlanan ilk romanı “Beş Sevim Apartmanı”, okurları cinperi âleminde ağırlayıp büyülemeye devam ediyor.
“Kırmızı Zaman”da ise İstanbul, efsaneler, insanlar, balıklar, kayıklar, iskeleler, saraylar, dehlizler, kesik başlar, mezarlar, hastaneler, morglar, denizkızları, cinayetler, katiller, cellatlar, deliler, yani her şey uydurmadır.
“Kırmızı Zaman”, renkler ve isimlerle, sözcük ve sözlüklerle, söylence ve gerçeklerle, efsane ve inanışlarla örülü, kadim zamanlarla günümüzden hikâyeleri İstanbul’da kesiştiren bir roman.
Bitkiler yolculuk yapar mı
Stefano Mancuso, bu sorudan yola çıkarak kökleri toprağa bağlı bitkilerin kendi türünü korumak için kıtalar arasında nasıl yolculuk yapabildiklerini gözler önüne seriyor.
“Bitkilerin İnanılmaz Yolculuğu”nda, hayvanlar tarafından dünyanın dört bir yanına taşınan bitkilere, tecrit edilmiş bölgelerde nasıl büyüyebildiklerine, İkinci Dünya Savaşı’nda atom bombasına maruz kalmış Hibakujumoku ağaçlarına, Çernobil faciasına direnen bitkilere, verimsiz adalara nasıl hayat getirdiklerine ve dünyayı dolaşırken çağlar boyunca nasıl seyahat edebileceklerine şahit olacağız.
Paylaş