Paylaş
Karanlık dünya kenti
DÜN yayınlanan yazıda, falezlerin ve Kaleiçi'nin karanlığından bahsetmiş, buraların bir an önce aydınlatılması gerektiğine dikkat çekmiştik. Bu yazı, olumlu-olumsuz pek çok eleştiri aldı.
Kimileri, Yivli Minare ve Saat Kulesi'nin doğru dürüst aydınlatılmadığından şikayet etti ve tarihi karanlığa gömdüğümüzü söyledi. Bir kısmı ise ülke genelinde tartışılan enerji tasarrufu konusuna dikkat çekerek, ‘‘Siz aydınlatmadan bahsediyorsunuz, fakat hükümet, enerji tasarrufuna gidiyor. Şehirlerin ışıkları söndürülüyor. Bu nasıl olacak’’ diyordu. Evet, birçok kentin ışıkları söndürülüyor. Kış aylarında karalıkla karşı karşıyayız. Ama önlemler de alınıyor. Enerji kesintisi elbet bir gün son bulacaktır. Ama Antalya'nın tarihini gözler önüne seren eserler, daha önceleri vardı, şimdi var ve daha sonraları da varolmaya devam edecek. Kente gelen yerli ve yabancı turistlere tarihimizi karanlık içinde göstermeyi daha ne kadar sürdüreceğiz.
SÖZÜM YEREL YÖNETİMLERE
Bu nedenle, yerel yönetimlere şunu söylemek istiyorum. Eninde-sonunda bu karanlık eserleri, Kaleiçi ve falezleri aydınlatmak durumunda olacağız. Başka yolumuz yok. Burası bir dünya kenti diyebiliyorsak, dünya kenti olmanın gerektirdiklerini de yerine getirmeliyiz.
Bu nedenle, ışıklandırma sistemi bir an önce kurulmalı. Yarın, öbür gün enerji tasarrufu nedeniyle ortaya konan kısıtlama kalktığı takdirde, bu dünya kentini gece karanlığında bırakmamak gerekir. Ve bu konuda bir şeyler yapılması düşünülüyorsa, şimdiden başlanmalıdır. Yerel yöneticilerin bu konuda projeleri var. Bunların uygulanmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Aksi takdirde, dünyanın 43 değişik ülkesinden insanların geldiği Antalya'yı gecenin karanlığında bırakmaya kimsenin hakkı da yoktur. Antalyalı, kendi tarihini karanlıkta bırakanları da bir gün karanlığın derinliklerinde bırakacaktır. Bu haftayı sosyal konularla noktaladık. Haftaya bomba gibi dedikodular, yasak aşklar ve kaçamakları paylaşacağız.
e-mail: sucar@hurriyet.com.tr
Paylaş