Paylaş
Likidite denen şey
Banka bilançolarının önemini vurguladık.
Bankanın elindekilere varlıklar diyoruz.
Bundan bankanın yükümlülüklerini, yani borçlarını düşün, geriye bankanın sermayesi kalır.
ZOR DURUM
Peki...
Ya varlıklar, yükümlülüklerden daha az ise?
Yükümlülükleri düştüğünüzde ortada bir şey kalmaz. Hatta...
Ama bu durumdaki bankalar Amerika ve Avrupa'da dahi iş görmeye uzun süre devam edebiliyor. Kendilerine ‘‘insolvent’’ diyoruz. Ama yok olmuyorlar.
Çünkü günlük bankacılık işlemleri hiçbir zaman yükümlülüklerden varlıkları çıkarmayı gerektirmiyor.
Elinizde ‘‘likidite’’ olsun yetiyor.
LİKİDİTE
Likidite, iktisat ve finansta önemli bir kavram. Yanılmıyorsak, yakın gelecekte daha da ön plana çıkacak. Yeni araştırmalar ‘‘likidite kavramı’’ üzerine daha çok eğilecek.
Tanımı kolay değil. Basite indirgiyoruz.
Likidite ani bir nakit ihtiyacını ‘‘kolayca’’ karşılayabilecek durumda olmanız demek.
Elbette bu tanıma göre ihtiyaç ne kadar ‘‘büyük’’ olursa, ‘‘kolayca’’ sözcüğünün anlamı da ona göre değişme durumunda.
Likiditenin bilançonun durumu ile ilgisi var. Ama dolaylı.
ÖRNEK
Bir banka alın, varlıkları yükümlülüklerinden fazla. Yani bilançosu sağlam.
Ama almış eline uzun vadeli bonoları...
Bunları haftalık repo ile fonluyor. (Yani bonoları haftalık toplanan TL'lerle satın almış.)
Dünyada bir olay olur. Repo yatırımcısı:
‘‘Bir dakika’’ der. ‘‘Bir hafta uzun zaman. Ben repo vademi bir güne indireyim. Hatta hatta, neme lazım birkaç gün kenarda bekleyeyim.’’
O zaman söz konusu bankanın tuttuğu bonoların bir kısmını elinden çıkarması veya bilançodaki başka varlıkları kolayca satabilmesi lazım.
Elinde kaliteli varlıklar olan bankalar bunu gerçekleştirebiliyorlar. Bu bankalara ‘‘likid’’ diyoruz.
Varlıkların kalitesi düşükse TL'ye dönüş daha yavaş oluyor.
SONUÇ
Yukarıdaki günlük gelişmelerle ilgisi olmayan bir örnek.
Ama likidite ile varlıkların kalitesi arasındaki ilişkiyi sanırız yeteri kadar yansıtıyor. Vatandaşa ‘‘iyi’’ banka ile ‘‘daha iyi banka’’ arasında bir ayrım yapmada yardımcı olabilir.
Bir dilek
BAŞKALARINI kandırma alışkanlığı niçin zararlıdır?
Çünkü insan bir zaman sonra çarpıttığı gerçeklere kendisi de inanmaya başlar. Gerekli adımları atacağına, tehlikeli bir rehavet içine girer.
Karakterinde bazı zayıflıkları olan birilerini bul. Destekle. Para kazanırsın.
Belki. Ama sonra zırvaya kendin de inanmaya başlarsın.
Yol değildir. ‘‘Gelecek sefer’’ unutulmaması dileğiyle.
Paylaş