Çayın Türkiye serüveni

Çay günlük hayatımızın içine öyle bir sızmıştır ki, farkında olmadan paylaşırız onunla hayatımızı.

Arkadaş sohbetlerimizin, yorgun günlerimizin ve uykusuz gecelerimizin vazgeçilmezlerinden biridir o.

Peki ne zamandan beri durum böyle? Yani çay ne zaman paylaşmaya başladı, kahvenin hayatımızdaki yerini.

Osmanlı İmparatorluğu zamanında ve sonraki yıllarda yemeklerden sonra kahve içmek adetti. Herkes kendi damak zevkine uygun kahveyi bilir ve şekerli, az şekerli, orta şekerli, sade ama mutlaka kahve içerdi. Yani Türk insanının favori içeceği hiç şüphesiz kahveydi. 17. yüzyıl Osmanlı’sında kahvenin yanında çay da içilmeye başlanmış, hatta 1800’lü yıllarda birkaç kez çay yetiştirilmeye de çalışılmıştı. Ancak bu girişimler başarısızlıkla sonuçlanmış ve nihayet 1917’de ilk kez Doğu Karadeniz’de yapılan tarım başarılı diyebileceğimiz sonuçlar vermişti.
Tarımının yapılıyor olması elbette ki Türkiye’deki çay içicilerinin sayısını artırmıştır. Ancak bu sayıdaki artış asıl II. Dünya Savaşı sırasında gerçekleşmiştir. Dediğimiz gibi, kahve tiryakisi olan Türkler savaşın zor şartlarında yurt dışından kahve gelememesi ve gelen kahvenin pahalı olması nedeniyle “başka içecekler” içmeye mecbur kalmışlardı.

Pideli çubuk kebabı
8 Kişilik
Hazırlama süresi 15 dakika
Pişme süresi 45 dakika
Malzemeler
500 gr kuzu kuşbaşı et
4 adet orta boy patates
4 adet orta boy patlıcan
2 adet orta boy kuru soğan
Türk kahvesi fincanıyla 2 fincan zeytinyağı 
2 çay kaşığı tuz, karabiber
2 adet pide ekmeği
(ya da 6-8 dilim kızartılmış tost ekmeği) 
1 demet maydanoz
Sosu için; 
1 yemek kaşığı domates salçası
2 adet orta boy domates
6-8 diş sarmısak
2 adet yeşil sivri biber
1 tatlı kaşığı toz kekik, tuz 
2 yemek kaşığı narekşisi
(Narekşisi yerine 2 yemek kaşığı elma sirkesi de kullanabilirsiniz.)

YAPILIŞI: Kuşbaşı kuzu etini derin bir kaba koyun. Üzerine soyup kuşbaşı et boyutlarında doğradıktan sonra yıkayıp süzdüğünüz patates ve patlıcanları, dörde böldüğünüz soğanı, ekleyip tuz ve karabiberi de serptikten sonra iyice karıştırın. Çöp şişlere sırasıyla, et, patlıcan, et, patates, et ve soğan dizin. Sişe dizme işlemini malzemeler bitinceye kadar sürdürün. Zeytinyağını geniş bir teflon tencerede kızdırdıktan sonra dövülmüş sarmısakları kızgın yağda çevire çevire 5 dakika kadar kızartın.

Salçayı yarım su bardağı ılık suda ezip tencereye ilave edin. Üzerine kabuklarını soyup tavla zarı formunda doğradığınız domatesleri ve ince halkalar halinde dilimlediğiniz sivri biberleri ekleyin. Tuz, karabiber ve toz kekiği de serpin. Sos kaynamaya başlayınca, 1 su baradğı sıcak su aktarıp yemeği 36-40 dakika kadar pişrin. 5x5 santimlik ekmeklerin üzerine önce sostan gezdirip sonra şişleri yerleştirin. Çok ince kıyılmış maydanozla süsledikten sonra sıcak sıcak servis yapın.

Zeytinyağlı domatesli pilav

6 KİŞİLİK
HAZIRLAMA SÜRESİ 20 DAKİKA
PİŞİRME SÜRESİ 25 DAKİKA
MALZEME LİSTESİ 
2 su bardağı pilavlık pirinç
2 su bardağı sıcak su 
1 adet orta boy kuru soğan 
2 diş sarmısak 
Türk kahvesi fincanıyla 1 fincan sızma zeytinyağı
4 adet orta boy domates 
2 çay kaşığı tuz, karabiber

YAPILIŞI : Pirinci tuzlu, bol suda 20-25 dakika kadar bekletin. Soğanı soyup incecik doğrayın. Sarmısakları da soyduktan sonra mercimek tanesi iriliğinde dilimleyin. Domatesleri de rendeleyip bir kenarda bekletin. Zeytinyağını geniş bir teflon tencereye ya da pilav tenceresine aktarıp orta ısılı ateşte kızdırın. Üzerine sarmısak ve soğanları ekleyip tahta bir kaşıkla karıştırarak 2-3 dakika kadar kavurun. Rendelenmiş domatesi ilave edip sık sık karıştırarak, domates suyunu çekinceye kadar, yaklaşık 4-5 dakika pişirin.

Yıkayıp süzdüğünüz pirinci tencereye aktarıp karıştırarak 3-4 dakika kadar kavurun. Üzerine 2 su bardağı kaynar suyu ilave edip tuz ve karabiberi serpiştirdikten sonra tekrar karıştırın. Tencerenin kapağını kapatıp orta ısılı ateşte, pilav suyunu iyice çekinceye kadar pişirin. Pilav suyunu iyice çekince ocağın altını iyice kısın. Pilavı kısık ateşte 5 dakika daha pişirip ocaktan alın. Pilavı tencerenin kapağı kapalı vaziyette 15-20 dakika dinlendirin.Tahta bir kaşıkla hafifçe karıştırdıktan sonra sıcak sıcak servise sunun.
Yazarın Tüm Yazıları