Artık sabrım taştı

Eminim, pek çoğunuz benim gibi, şu Yemekteyiz programından şikayetçisinizdir. Baştan sona izlemeye hiçbir zaman tahammül edemediğim bu programa çok nadir göz atıyorum.

Aslında bir yemek kültür yazarı olarak televizyon programları hakkında yorum yapmamaya çalışıyorum. Çünkü bir programı izleyip izlememek tamamen kişilerin zevki ve beklentileriyle ilgilidir. Sizin beğenmediğiniz bir programı bir başkası bayılarak izleyebilir. Kimse kimseye “Nasıl olur da bu programı izlersin” diyemez. Ancak, Yemekteyiz programıyla ilgili bana o kadar çok soru soruldu ki... Bu soruların hemen hemen hepsi de eleştirel tarzda sorulmuş sorulardı.
Yaklaşık 10 yıldır televizyon dünyasının içinde olduğum için bu programın küçük “prodüksiyon oyunlarıyla” beslendiğinin farkındayım. Yani katılımcılara “birbirinize ukalalık yapın, kavgalar çıkarın, bağırıp çağırın” türünden direktifler verildiğini anlıyorum. Yani gerçek anlamda yapılmak istenen, bilgilendirici, eğitici, hoş sohbetin ön plana çıktığı, yemek ve yemek kültürünü anlatan bir program değil. Bunu zaten programın ilk bölümünde anlamıştım. Ancak geçen gün öyle bir şey yapıldı ki benim gibi sabırlı ve hoşgörülü birinin bile sabrı taştı.
Masa başında birbirine küstah, terbiyesiz ya da utanmaz diyen yarışmacılardan biri kusmak için ev sahibinden kova istedi. Açıkçası, olduğum yerde dondum kaldım. Sonra da çok utandım. şu düştüğümüz duruma bir bakar mısınız? Yemek de tıpkı şarkılar, türküler, folklor edebiyat gibi bir ülkenin kültür öğelerinden biridir. Hele hele bizim gibi çok zengin bir yemek kültürü halkın kimlik kartı gibidir. Bilmem siz ne düşünüyorsunuz. Yemek konusunda yapılan bir programda bu kadar aşağılanma olabilmeli mi? Yoksa zaman çabuk ilerledi de ben mi eskide kaldım?

Sebzeli piliç kebap

4 Kişilik
Hazırlama süresi 15 dakika
Pişme süresi 30 dakika

Malzeme listesi
· 2 adet tavuk göğüs eti
· 3 yemek kaşığı sıvıyağ
· 3 diş sarmısak
· 1 adet orta boy kuru soğan
· 2 adet yeşil sivri biber
· 1 adet kırmızı sivri biber
(salçalık biber ya da tarhana biberi de denir)
· 1 çay kaşığı tuz, karabiber
· 2 çay kaşığı kuru nane, kuru kekik
· 2-3 yemek kaşığı lor peyniri

Sos için;
· 1 tepeleme yemek kaşığı yulaf unlu karışım
(mısır nişastası da kullanabilirsiniz)
· 1 su bardağı süt
· varsa 2 çay kaşığı tatlı hardal

Yapılışı
Tavuk etlini kuşbaşı et formunda doğrayın. Sarmısakları pirinç tanesi büyüklüğünde, soğanı incecik dilimleyin. Biberlerin saplarını kesip, tohumlarını temizledikten sonra boylamasına dörde bölün ve serçe parmağı uzunluğunda dilimleyin. Sıvıyağı geniş bir tencereye ya da tavaya (wok denen Çin tavası kullanmanızı öneririm) koyup orta ısılı ateşte kızdırın. Soğan, sarmısak ve biberleri tavaya koyup karıştırarak 1 dakika kadar kavurun. Üzerine hemen tavuk etlerini ekleyip ocağın altını açın ve sürekli karıştırarak 2-3 dakika kavurun. Tuz ve karabiberi serpip ocağı biraz kısarak orta ısıya getirin. Diğer taraftan, sosu hazırlamak için; süt ve hardalı küçük bir kaseye koyup üzerine yulaflı un karışımını ekleyin. Yulaflı un karışımı bulamazsanız, mısır nişastası kullanabilirsiniz. Karışımı çatalla iyice çırptıktan sonra tavukların üzerine aktarın. Tavuk etlerini orta ısılı ateşte, ara sıra karıştırarak 5 dakika kadar pişirin. Kuru nane ve kuru kekiği serpiştirip ocağın altını kısın. Yemeği kısık ateşte 25-30 dakika daha, tavuklar iyice yumuşayıncaya kadar pişirin. Ocaktan alıp, üzerine ince kıyılmış yarım demet maydanoz serpiştirin. Varsa üzerime tuzsuz lor peynirini katın ya da herhangi bir tuzsuz peyniri rendeleyin. Karıştırıp sıcak sıcak servise sunun.
Yazarın Tüm Yazıları