Paylaş
Dr. Karp, Mehtap Erel’e mutlu çocuk yetiştirmenin sırlarını, 2 yaş sendromuyla nasıl baş edileceğini ve “Mahallenin En Mutlu Çocuğu” adlı kitabını anlattı.
Yeni doğanlarla başlayalım. Kolikli bebekleri rahatlatmak için beş ana formülden bahsediyorsunuz? Alabilir miyiz bu formülü?
- Aslında bebekler normal doğmaları gereken sürenin üç ay öncesinde doğuyorlar, bunu kabul ederek başlayalım. Mesela yeni doğan bir tay, doğduğu anda ayaklanır ve yürümeye başlar, oysa insan yavrusu başını dahi dik tutamaz. Çünkü aslında hâlâ anne karnında olması gerekmektedir, ama dışarı çıkmıştır. O yüzden yeni doğan bebeklerde kolik dahil pek çok sıkıntı olabilir ve bu normaldir.
Bebeğiniz sürekli ağlıyorsa yapacağınız beş şey var. Son derece gevşek bir şekilde, çok sıkmadan, ince bir kumaşla gevşekçe sarmak, bir nevi kundak yapmak. Kucağımıza alıp sakince, yavaşça, ritmik bir şekilde sallamak. Bu, anne karnındaki sallanmayı taklit eder. Kısık sesle, müzikal bir sesle şiiiiiiişşşşş demek, bu da anne karnında duydukları sesi taklit eder.
Eğer ağlıyorsa, asla sırt üstü yatırmıyor, yüz üstü çeviriyorsunuz (uyurken değil, ağlarken). Elektrik süpürgesinin sesi de yine anne karnındaki sese çok benzediği için elektrik süpürgesi açabilir veya beyaz gürültü denen (white noise) okyanus sesine benzeyen CD’ler dinletebilirsiniz.
2-3 yaş grubu çocuklarda “korkunç iki” denen bir dönem var. Bu dönemde çocuk ağlıyor, her şeye “hayır” diyor, itiraz ediyor, kendini yerlere atıyor... Bununla ilgili sihirli bir formülünüz var mı?
- Bu yaş grubu çocuklarla ilgili en büyük hata şu: Çocuk yemek saatinde “kurabiye” diye bağırırken, biz çocukla ya zıtlaşıyoruz ya da bir anda psikolog kesilip sakin bir ses tonuyla ona mantıklı olmayı anlatmaya çalışıyoruz. ?öyle düşünün; siz çok kızgınsınız ve ben size çok sakin bir sesle “ama neden, olmaz, yapamayız” diye konuşmaya başlıyorum. Veya “şu an sinirlisin, bunu anlıyorum” diyorum. Daha çok kızarsınız değil mi? Çocukta da durum aynı. Çocuk karşısında böyle bir büyük görünce anlaşılamıyorum diye daha fazla öfkeleniyor.
Bir de şöyle düşünün; çocuk gelip size mutluluk ve heyecanla, ellerini çırparak bir şey anlatıyor, siz ne yapıyorsunuz o zaman? Onu taklit ediyorsunuz değil mi? Ellerinizi çırparak, aynı onun gibi gülerek, çocuksu bir ses tonuyla “aferin benim yavruma” diyorsunuz. “Evet mutlusun, seni anlıyorum” demiyorsunuz. Çocuk büyüğün kendisini ayna gibi yansıttığını görünce rahatlar. O halde çocuk kızgınken de aynısını yapın. Abartmadan, kontrollü bir şekilde kendisini sizde görmesini sağlayın.
O “kurabiye” diye bağırmaya başlayınca siz de aynı elinizi onun gibi yapıp, “bu mu, bu kurabiye mi, bu kurabiyeyi mi istiyorsun” deyin. Çocuğun dikkatini çekmeye başladığınız anda mesajı verin: “Kurabiyeyi yemekten sonra vereceğim.” Görün bakın yansıtma metodu işe yarayacak. Küçük çocuklar medeniyet kazanmamış mağara adamları gibidirler ve özel bir dil isterler.
Kitabınız Türkiye’de de satışa sunuldu. Sizin Amerika’da öğrendikleriniz, uyguladıklarınız, buradaki anne ve çocukların işine yarayacak mı? Ben uzun süre yurt dışında yaşadım, oradaki aile sistemi ile bizdeki arasında dağlar kadar fark var. Siz burada Türk ailelerine hitap edebileceğinize inanıyor musunuz?
- Herkese olmasa da yenilikçi, açık görüşlü, yeni fikirlere açık, dinleyen, araştıran pek çok aileye ulaşacağıma inanıyorum.
Peki, bunu sormalıyım... Madonna nasıl bir anne? Size gelip arıza çıkardığı oldu mu hiç? Bize anlatabileceğiniz ilginç bir anekdot var mı?
- Olsa da anlatamam biliyorsunuz. Ancak şunu söylemeliyim. Ne kadar ünlü olurlarsa olsunlar, çocuklarını alıp doktor kapısından içeri girdiklerinde hepsi sadece annedir. O sahnede gördüğünüz kadınlar değil, sadece çocukları için en iyisini isteyen anneler olurlar.
Ünlüler çocuklarını size getiriyor. Sizi bu kadar özel yapan ne? Neden o kadar doktorun içinde size geliyorlar?
- Çocuklarıyla iyi geçindiğimi görüyorlar, bana güveniyorlar, işimi iyi yaptığımı biliyorlar. Ha, bu arada Los Angeles’ta neredeyse herkes ünlüdür o yüzden her doktora birkaç ünlü düşer.
Milyonlarca ailenin el kitabı!
Öğrenme konusunda uzman iki psikolog Dr. Nathan Azrin ve Dr. Richard M. Foxx, öğrenme güçlüğü çekenler için bir tuvalet eğitimi programı geliştirdi. Tuvalet eğitiminin, hafızanızda saçlarınızı diken diken eden sıkıntılı bir dönem olarak değil hoş bir anı olarak kalmasını istiyorsanız, “Bir Günden Kısa Sürede Tuvalet Eğitimi” adlı bu kitabı okumalısınız. Gün yayıncılık
Body Worlds Orijinal Vücut Dünyası Sergisi
İstanbul’da ilk kez açılan dünyaca ünlü Body Worlds Orijinal Vücut Dünyası Sergisi, ziyaretçilerin insan bedeninin iç alanlarını ve dış oluşumunu keşfetmesini sağlıyor. Çocuklarınızın merakla gezeceği bu sergiyi kaçırmamanızı öneriyoruz.
Adres: Meclis-i Mebusan Caddesi Liman Sahası Antrepo No: 3 Karaköy/ İstanbul
Son Hava Bükücü
“Son Hava Bükücü”, dün vizyona girdi. Film, insan medeniyetlerinin dört ulusa bölündüğü bir yerde geçiyor: Su, Toprak, Hava ve Ateş... Ateş ulusu, bir savaş başlatır. Filmin kahramanı “Son Hava Bükücü”, dört elementi de kontrol edebilecek güce sahip tek Avatar olan Aang’dır. Aang, düzeni tekrar sağlamak harekete geçer... İyi seyirler...
Yetmeme duygusu!
Son günlerde kendime sorduğum soru bu...
“Ben nasıl bir anneyim?”
Hele hele 3 çocuktan sonra...
Yani vakit iyice yetmemeye başlayıp...
Her biri ayrı bir şey istemeye başladığında...
Bende de bir “yetmeme”, “yetememe”, “yetersiz gelme” durumu oluşmaya başladıkça...
Başka soru soramaz oldum kendime...
İçim çok ama çok sıkıntıda!
* * *
Soruyorum soruyu. Soruyorum da. Verecek cevap yok aslında. Gözlerim dolu dolu oluyor, çünkü cidden yanıtı bulamıyorum. Geçen akşam saçma sapan bir konuya yetişemeyince. Oturdum ağladım. Hüngür hüngür, böğüre böğüre...
* * *
Emre 8 yaşında, dünyası ayrı, istekleri ayrı. Ergenlik öncesi en önemli dönemde. Çocuğum hayatının ilk 7 yılı gibi olsun istiyor doğal olarak her şeyi. Son 1 yılda değişti o küçücük dünyası, büyüdü, genişledi ailesi.
Doğal olarak bizimle geçirdiği zaman azaldı. Çok sevse de kardeşlerini! Biliyorum içine atıyor bazı şeyleri...
* * *
Kaila 1 yaşında minicik.
İlk adımlarını atıyor.
Annesinin koynunda olmak, etrafı onunla gezmek, onun elini tutmak, onunla oynamak istiyor.
* * *
Rüzgar’ım daha yeni geldi.
Tek istediği kokum.
* * *
Vicdan yaram 3 kat hızla kanıyor artık.
Gece rahat uyuyamıyorum.
İçim içimi yiyor.
Büyüdüklerinde, iyi anılar ile hatırlayacakları bir anne olmam lazım.
Her biri kendini en özeli sanmalı.
Hepsi “Annem bana çok güzel vakit ayırırdı” diyerek beni anmalı.
Bu gidişle...
Ölmezsem eğer vicdani kan kaybından!
Bulursam yanıtını sorduğum sorunun...
Sizinle de paylaşacağım.
Her zaman olduğu gibi...
İyiyi, kötüyü, doğruyu, yanlışı...
Sizle paylaşarak bulacağım!
Bu arada varsa yeten, “ben yetiyorum” diyen biri. Cidden onu tanımak istiyorum...
Pınar ben...
Aslında feci rahat bir anne olan ama bu üçleme olayından sonra arap saçına dönen, “bu da gelir bu da geçer” diye gün sayan!
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta...
Hürriyet Çocuk Kulübü Gazetesi’nde bu hafta, Body Worlds Orijinal Vücut Dünyası Sergisi, eğlenceli şarkılarıyla son dönemin en iyi genç şarkıcılarından olan Avril Lavigne, sabırsızlıkla beklediğimiz 3 boyutlu film Son Hava Bükücü, golf sporu, psikoloji sayfasında popüler olmaya çalışmak, ayrıca rengarenk bilmece bulmaca sayfaları ve yaza özel moda önerileri var. Kaçırmayın!
Çocuklar için
Çocukların ciltleri güneş ışınlarının zararlı etkilerine karşı daha duyarlıdır ve yoğun korumaya ihtiyaçları vardır. Erişkin yaştaki cilt sağlığı, çocukluk dönemindeki güneşe maruz kalma ile doğrudan ilgilidir. Arkadaşları ile plajda koşturan, denizde oynayan ve kumdan kaleler yapan çocuklarınızı güneşten sürekli korumalısınız. +50 yüksek koruma faktörlü, UVA ve UVB güneş faktörleri içeren, çocukların duyarlı ciltlerine bakım sağladığı iddia edilen Vivatinell Genisol, Türkiye’de satışa çıktı.
Paylaş