Paylaş
İlk kez herkesin aynı anda isyan ettiğini okuyorum...
Bayram boyunca birçok kişi yollara kurulan radarlardan şikâyetçiydi...
‘Tuzak kuruluyor bize, bu ne iş kardeşim’ isyanları her yerdeydi. İş öyle ileriye gitti ki bakanlık radar bulunan noktaları açıklamak zorunda kaldı.
Kitabın ortasından konuşacağım ‘hız yapmazsanız biraz daha uzun yaşarsınız.’
Evet bu sene radar noktaları artırıldı çok belli.
Her yere radarlar kuruldu çok net.
Ama gördünüz mü sayıları...
Kaza ve ölüm oranlarını...
Eskiye göre azalmış.
Üstelik ciddi oranda azalmış.
Demek ki neymiş?
Bizim böyle tedbirlere ihtiyacımız varmış.
Kızsak da her şey bizim içinmiş...
Bu kadar da değişmeyin yahu
Estetik olaylarına asla karşı değilim. Özellikle kadınlarda. İsteyen istediği gibi kendisine işlemler yaptırabilir. Ama ‘niteliki dolandırıcılık’ işlerine de girmeyin be kardeşim.
Bakın modacı Gülşah Saraçoğlu kendisiyle öyle oynamış ki...
Pasaport kontrolünde bile polis ‘parmak izine gidin’ lütfen demiş.
Ben olsam başıma gelen böyle olayları paylaşmam mesela.
Siz bunu paylaşırsanız insanlar eski fotoğraflarınıza bakar hemen. Neymiş ne olmuş kıyaslaması yapar. Skandal ortaya çıkıyor sonra...
Ben gözlerime inanamadım Saraçoğlu’nun eski fotoğraflarına bakınca.
Neyse kendisi mutluysa bize ne yahu...
Ama pasaport sisteminin bile tanıyamayacağı bir hale de getirmeyin kendinizi.
Çiçek gibi hareket
İrem Derici, Galatasaray’ın şampiyonluk kutlamasından sonra Coşkun Sabah’a göndermeler yapıp eleştirmişti.
“Hayaller Dua Lipa, hedefler Coşkun Sabah mı?” falan deyip hafiften tiye almıştı usta ismi. Şimdi de “Benim bazen saçmalıklarım oluyor. O benim üstadım, büyüğüm... Özür diliyorum’ demiş.
Çiçek gibi hareket değil mi...
Helal olsun vallahi.
Bazı sözler bazen ağızdan çıkıverir. İnsanlık hali her şey olur. Ama sonrasında toparlamak güzelce gönül almak çok daha şahanedir...
O yüzden amasız fakatsız helal olsun İrem Derici’ye...
Kaldı ki kıymetini bilelim yahu değerlerimizin, büyüklerimizin.
Coşkun Sabah o değerlerden biri.
Büyüttü şarkılarıyla bir kuşağı.
Eleştirmek serbest ama saygı da kusur yok öyle isimlere.
Özledik
◊ Eski bayramları özledik. O sıcak kahvaltı sofralarını, el öpüp sarılmaları...
◊ Çamur at izi kalsından utanmayı... Biri hakkında konuşursam, iftira atarsam ömür boyu bunun vebalini ödeyemem duygusunu.
◊ Parayla hava atmanın ayıplığını. Göstermemek, belli etmemek çok değerlidir. Eskiden böyle insanlar vardı. Şimdi mumla aranıyor...
◊ Bir story, bir post için gönül kırmamayı. Önceleri zaten böyle mecralar yoktu.
Doğal olarak samimiyet vardı.
Şimdi iki like, üç kalp için kıran kırana birbirini...
Paylaş