Paylaş
Mesela Berna Laçin “Kapitalizmin sözlük karşılığı Hülya Avşar. Hatta kapitalizmin kendisi Hülya Avşar kadar kapitalist değil” demiş.
Çok Hülya Avşarcı gibi görüneceğim ama her şeyinde muhalifi olmayın be kardeşim.
Bazı laflar duyunca ağır gelebilir, çarpabilir ilk başta kafanıza. Ama yalan mı ya?
Bırakın oyunculuk sektörünü tüm sektörlerde böyle değil mi... Siz güçsüzün güçlüyü yendiği kaç sektör gördünüz? Hangi dünyada böyle bir düzen var Allah aşkına?
Bunlara isyan edip, karşı gelmek yerine iyi olmayı seçin bence! Ne iş yapıyorsanız, hangi sektördeyseniz, neyle uğraşıyorsanız uğraşın ama ‘güçlü’ olan siz olun.
Yoksa büyük balık küçük balığı her zaman yiyecektir...
Ha tabii ‘pirana’lık başka bir mesele....
Ülke ve para değişince
Fatih Terim bir süredir Suudi Arabistan Ligi’nde bir takımı yönetiyor. Takımın son maçında gol atan futbolcu şişedeki suyu Terim’in yüzüne fırlatarak şaka yapıyor.
Terim önce şaşırdı sonra güldü ama karşısındaki futbolcu hemen kaçıyor oradan.
Şimdi şunu soruyorlar, “Türkiye’de bir futbolcu yapsaydı sonucu ne olurdu” diye...
Vallahi ne siz sorun ne ben söyleyeyim...
Yapamazdı zaten kimse.
Kimse Terim’in gazabını almak istemezdi.
Ama demek ki ülkeler değişince, kazanılan paranın miktarı artınca oluyor böyle şeyler....
Bu da olmadı be
Umre’ye gitti, namazlar kıldı, dualar etti, baş örtüsü taktı derken şimdi de Marmaray’a binmiş Dilan Polat.
Binerken de video çekmişler ve ‘Marmaray çok ucuzmuş’ dediği duyuluyor Polat’ın.
Hahahaha...
Bir yanı çok istiyor halka inmek ama bir yanı da başaramıyor bunu. Bir de talihsiz zamanları seçiyor.
Tam toplu taşımaya zam geliyor onun videosu ortaya çıkıyor ve ‘Marmaray çok ucuzmuş’ diyor.
Ona iyi bir iletişimci şart.
Yoksa halka hoş gözükeyim diye diye rezil etmeye devam edecek kendini.
Yemek ‘Sanat’tır
Son zamanlarda et ve ocakbaşı deyince Ataşehir’de açılan mekânlar çıkıyor öne.
Onlardan biri Sanat Ocakbaşı.
Mekânın kısa sürede yakaladığı başarının nedenlerinden biri de ünlülerin de orayı fark etmesi sanırım.
Artık gidilecek yerleri, müşteri kalitesini, mutfaktaki hijyeni vesairesini düşünmemiz lazım bir yere giderken.
Sanat Ocakbaşı’nda bunları da düşünmüşler. Aylar oldu ben gideli.
Mutfağı çok iyi, e ortamı da aynı şekilde olduğu için saatlerinizi geçirebilirsiniz orada. Benim gibi Avrupa Yakası’ndan gelene ‘keşke bu yakada otursam’ dedirtiyor.
Gidip kebaplarını deneyin, mekânın müdavimlerini görün sonra haklı mıyım değil miyim konuşalım.
Bu ayıp ama
Ben ne bayılırdım Niran Ünsal’a zamanında. Çok iyi sesi var diye anlatırdım her yerde...
Zamanla yıprattı maalesef kendini. Yılbaşı gecesi 23.00’te sahneye çıkması gerekirken 00.40’ta çıkmış. Sonra da sahnede sigara içerek tepki almış.
Hatta tüm bu olanlardan sonra mekân 10 milyon liralık tazminat davası açmış kendisine. Yani yüzde yüz sağlığa zararlı olan sigarayı tabii ki kimse içmesin ama sahnede sigara içti diye tepki çekme konusu biraz mantıksız.
Ne yani izleyenler içmiyor mu? Bence burada tepkinin tek nedeni sahneye geç çıkması.
Yani kusura bakmayın da 1 saat 40 dakika geç çıkılmaz sahneye. İnsanlar yeni yıla onunla girmek için para verdiler.
Nereden bakarsanız bakın saygısızlıktır bu seyirciye.
Eğer ki doğruysa tüm bu olup bitenler bundan sonra zor sahne verirler ona.
Paylaş